UNKNOWN / Minsung ✔

1-Lütfen Beni Öldürme

*Merhabalar efendim. Yeni bir hikaye ile sizlerleyim. Çok uzun olmayacak diye planlıyorum. Saygılar.

Bu hikayeyi yazmama vesile olan, başta Jisung'a teşekkür etmek istiyorum. Bir insan bu kadar içten gülemez birine. Son olarak herkese panter olup Jisung'a gelince yavru kediye dönüşen Minho'ya teşekkür ederim.

* * *

Han Jisung, herkesçe sevilen başarılı bir gençti. Yirmiikinci yaş gününü ailesinin düzenlediği büyük bir organizasyonla kutlamaktaydı. Kore'nin önde gelen iş insanları, aile dostları, basın ve arkadaşları ile oldukça güzel bir akşam geçiriyordu Jisung.

Saja Han, Kore'nin en büyük şirketlerine sahip holdingin adıydı ve yönetimi Jisung'un ailesindeydi. Şirketi başlarda Jisung'un dedesi kurmuş olsa da şimdiki haline gelmesi babasının eseriydi. Bu yaş gününün bu denli büyük kutlanmasının sebebi ise yönetimin yavaş yavaş Jisung'a geçeceğini duyurmaktı aslında.

Jisung, yanına gelen herkes ile gülerek konuşmaktan yanak kasları ağrımıştı. Bir boşluk bulduğunda arkadaşlarının yanına gitti.

"Kardeşim."

Chan ile ellerini birleştirip, omuzlarını tokuşturmuşlardı hafifçe.

"Nice senelere."

"Kendini tutmayı bırak Chan. Hadi söyle."

Jisung, arkadaşlarının bu büyük organizasyon ile dalga geçeceklerini biliyordu. Buna hazırlıklıydı.

Chan ve diğerleri gülmeye başladı. Bu kez Changbin konuştu.

"Kuğulu pasta kestin Jisung. Yıllarca konuşacak bir ton malzeme çıktı bize."

Jisun başını eğip, tek eliyle şakaklarını ovdu. Gülüyordu.

"Fikrimi alsalardı senin şeklinde yapmalarını isterdim."

Bu kez Seungmin girdi araya.

"O kadar küçük pasta kime yetecekti?"

Seungmin, Changbin'in boyuna atıfta bulunduğunda, Changbin yalandan sinirlenmiş gibi yaptı.

"Beyler, birazdan gitmem gerek. Ama herkes dağıldıktan sonra bize geçelim mi? Ya da her hangi bir yere?"

Jisung'un arkadaşları onu onayladı. Yalnızca seçkin ailelerin gittiği okullara gittiği için arkadaşlarının çoğu çocukluktan beri tanıdığı kişilerdi. 7 kişilerdi.

Chan, halasının oğluydu. Kendisinden 3 yaş büyük olsa da bebekliklerinden beri yan yanalardı.

Seungmin, Felix ve Hyunjin ile kreşten üniversiteye kadar aynı sınıfta okumuşlardı ve yine aileleri tanışıyordu.

Felix'in babası Saja Han Holding'in şirketlerinden birinin Avustralya şubesini başındaydı. Felix annesi ve kız kardeşi ile Kore'de yaşıyordu.

Hyunjin'in babası ile tanışmaları ise ikilinin arkadaşlıkları sayesinde olmuştu ve Jisung'un babası Hyunjin'in aile şirketlerini Saja Han bünyesine almıştı.

Seungmin ile işler biraz daha karmaşıktı. Ailesinin karşı çıktığı bir arkadaşlıkları vardı. Buna rağmen Seungmin'le araları hiç bir zaman açılmadı. Seungmin'in babası, Jisung'un babasının deyimiyle mafyaydı ve ailesinden uzak tutmak için elinden geleni yapıyordu. Geçmişte yaşanan bir takım şeyler vardı Jisung ve Seungmin'in bilmediği. Ara sıra konu üstünde tartışırlar, sonra da aralarındaki husumetin yalnızca iş çıkarları için olduğuna karar verip konuyu kapatırlardı.

Changbin onlardan bir yaş büyüktü ve onunla da sürekli gerçekleşen organizasyonlardam birinde tanışmışlar ve arkadaş olmaları için bir araya getirilmişlerdi.