Tüm gün ne yapacağımı bilemesemde artık ne olacaksa olsun diyip akşam yemeği için hazırlandım. Benim kaybedecek birşeyim yoktu. Abim kendi hesabından işlem gerçekleştirecekti. Tüm bunlar için bir kağıt hazırlayıp bunları gerçekten o kağıda yazdım. Şirkete karşı hiçbir zararı olmayacaktı. Gece odama girip odada kağıdı aradığını gördüm ama asla bulamayacaktı. Banka kasamda duruyordu o imzalı kağıt. Şirket eğer mal kaybı yaşarsa bunu o ödeyecekti. Saçma gelebilir belki ama onun sikimsonik sevgilisi ve işleri için kendi kariyerimi mahvedemezdim. Bu akşam onun için zorlu geçecekti. Sırf bunun için saatlerce alışveriş yapmış ve onu kudurtacak elbise almıştım. Bundan sonra onunla aramda asla birşey geçmeyecekti buna izin vermeyecektim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bacak boyumu oldukça uzun gösteren mavi bir şifon elbise seçmiştim bu gece için. İçime südyen giymeden sadece iç çamaşırı olarak tanga kilodumu giymiştim. Elbise boyu sadece iç çamaşırımı kapatmama yardımcı oluyordu. Saçlarımı kalın maşa yapıp sırtıma salladım. Ayakkabı olarakta şeffaf bantlı uzun hayat kurtarıcı topuklu ayakkabılarımı giydim. Sade ama ışıl ışıl duran makyajımıda yaptığımda hazırdım bu gece için.
Emre'ye yemeğe kendim geleceğimi kendisinin geçmesini geç kalma ihtimalimin olduğunu belirtip şirketten çıkmıştım. Evden eğer onunla çıkarsam bu elbiseyle asla çıkmama izin vermezdi bundan eminim. Arabamı restoranın önünde valeye teslim ettim ve içeri girdim. Bütün gözler üzerimdeydi ve bu beni şuan oldukça tatmin ediyordu. Masaya yaklaştığımda tüm herkes toplanmıştı ve gözleri yavaş yavaş bana kaydı. Emre ile göz göze geldiğimde sinirden kızarmış gözleri bana ateş atarak üzerimde dolaşıyordu. Masadaki herkesle selamlaşıp yerime, Emre'nin yanına oturdum. Bana dönüp yüzüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına attı. Bu sırada masada kimsenin duyamayacağı bir fısıltıyla kulağıma eğildi.
-Bu kumaş parçasını çok aradın mı? Ne yaptığını zannediyorsun iç çamaşırı bile giymeden gelmişsin? Kurtlar sofrasında olduğunun farkında mısın kız kardeşim? -Neden güzel olmamış mıyım? Ortalıkta daha kolay iş sağlamak istedim. Gözleri bendeyken herşey uyar onlara merak etme abicim. -Gecenin sonunda o elbiseyi parçalayacağım üstünde. -Üzgünüm ama senin parçalayabileceğin tek elbise müstakbel eşinin elbisesi olabilir. Evlilik düşünen bir adama bu sözler pek yakışmıyor.
Sinirle önüne dönüp masadaki adamlarla konuşmaya başladı. Yemek boyu sıkıcı iş konuşmaları devam etti. Abim ortaklığa varmak için elinden geldiğinin fazlasını sarfetti. Ama adamlar belli çizimleri beğenmemişlerdi bende olsam bende imza atmazdım. Yemeğe Refik Çam'ın oğlu Bedirhan Çam katılmıştı. Vekaleti ona vermişti anlaşılan. Bedirhan yemeğin en başından beri gözleriyle beni becerdi resmen eğer biraz daha gözleri bedenimde dolanırsa hamile kalabilirdim. Abimle aralarında konuşup masadan ayrıldılar salak gibi kalmıştım.
Yazarın ağzından;
Bedirhan Bey, Emre ile özel birşey konuşmak istediğini dile getirerek restoran dışına çıkartmıştı. Önce sohbet ettikten sonra amacına ulaşmak için sözlerine başladı.
-Emre'cim yanlış anlama ha diyeceklerimi. Doğruya doğru konuşalım. Senin bizim ile neden ortaklık yapmak istediğini biliyorum. Moda falan palavra. Doğru değil mi? -Bedirhan Bey yalan diyemem. Ama 2 iş içinde sizinle ortak olmak isterim. -Valla ne söylesem bu çizimler berbat ötesi bu çizimlerin sahibi bu gece burada mı? Emre hayır der gibi kafasını salladı. -İyi ki değil Emre yoksa büyük rezil olurdu. Bu işte üzgünüm ki ortak olamam sana. Ama diğer iş söz konusu olursa onda biraz düşünebilirim. Emre'nin gergin suratı son cümleyi duyduktan sonra gevşemiş yerini şaşkın bir surata bırakmıştı. -Bu söyleyeceğim sözler pek hoşuna gitmeyebilir. Gözlerinin içine baktığımda bu kaçakçılık işi için feda edemeyecek birşeyin olmadığını görüyorum. Yanındaki kız kardeşin değil mi? -Evet Bedirhan Bey ama onun bu konuyla alakası ne olabilir? -Kardeşin oldukça güzel bir kadın. Böyle bir kardeşe sahip olmak nasıl bir duygu bilemem. Yürüyen bir afet ve ben senin yerinde olsaydım erkekliğim onun için rahat durmazdı. Haksız mıyım? -Bedirhan Bey o benim kardeşim ve onun hakkında böyle konuşmanız normal değil. -Dediğim şeyi tekrar etmemi ister misin? Feda edemeyeceğin birşey yok değil mi bu iş için? Çok değil sadece bu gece için kardeşinin kadınım olmasını isterim. Onun altımda inlediğini hayal etmem bile erkekliğimin hareketliliğine yetiyor.
Emre duyduğu sözlerle kendini çaresiz bir şekilde hissederek adamın yanından uzaklaştı. Yaren'i yemeğe getirerek büyük bir hata yapmıştı. Ama adamın dediğide çok doğruydu. Emre için büyük bir yatırım olabilirdi bu iş. Başına herhangi bir iş açılmadan büyük yatırımlara sebep olacaktı. Eğer Bedirhan Bey ortağı olursa çalışanları her işi halledecek ve bir suç durumunda olay onların başında kalacaktı. Sigarasını yakıp elini saçlarına götürdü. Bu işi çözmenin farklı yollarını düşünüyordu. Ama önünde büyük bir fırsat varken kaçıramazdı. İstemeyerekte olsa adımları geri geri hareket etti ve Bedirhan Bey'in yanına geçti.
-Size söz veremem ama Yaren ile konuşacağım yemek sonuna kadar belli olacaktır. -Senden haber bekliyor olacağım yiğidim. Eğer kabul ederse gece sonunda imzayı atacağım. Senin gözlerinin önünde. Büyük yatırım, büyük servet. Ama şunu dile getirmek isterim kardeşine zorla sahip olmak istemem. Herşeyi o yapacak zevkle. İçten inlemelerle....
"Pezevengindeğilim senin o piç ile aranda neler geçebileceğini tahmin ediyorum"