YAREN: Şirin artık kafayı yemek üzereyim ne olur yardım et ya.
ŞİRİN: Ne oldu güzelim neyin var?
YAREN: 3 gündür aklımdan çıkmıyor Emre. Bu kadar aklıma gelmesi normal mi bilmiyorum ama tekliften beri ona karşı bir özlem hissediyorum ve bunu bastıramıyorum.
ŞİRİN: Ersin ne güne duruyor kızım?
YAREN: Dalga mı geçiyorsun ya. Aynı şey mi? Zaten o konudada üzülüyorum. Hayatımdaki insan o kadar iyi ki ama ben hala abim olacak o Emre'yi arzuluyorum.
ŞİRİN: Akşam bir hangover?
YAREN: Okeyy.Önceden olsa onu arzuladığım an giderdim yanına ama şuan buna engel olan birçok şey var. Elif, Ersin...
Herşeyi geçtim evlilik yolunda olan bir adamdı. Elif'i düşündüğümden değil çünkü daha dün gece Emre bir başka kızın yanındaydı. Adam hala boynuzlamayı bırakamadı bir türlü.Emre'yi bazen gerçekten tanıyamıyordum. Sanki bir derdi, bir zorunluluğu var ama bunu anlatamıyordu kimseye. Acaba Elif ile evlenmek istemiyor muydu? Ee böyle birşey olsa aklı başında olan bir adam engel olurdu. Hem daha gençti. Bir insan neden 22 yaşında evlenmek ister ki? Bir an düşününce böyle çocukları olup geziyor falan. Şaka gibi..
Yiğenim gelip bana babamla olan anılarınızı anlatsana dese babanın altında şöyle böyle mi diyecektim. Ahmet bişi yok, bişi yok, bişi yok.
Bu gece deli gibi sarhoş olmak istiyordum. Bunu yapacaktım. Şirin'le mekana gittiğimizde neler neler içtiğimizi bilmiyorum. Ama artık mantıklı hareketlerde bulunacak halde değildim. Yanıma gelen her erkekle dans ediyordum. Dans ederken erkeklerin her hareketinde içimdeki arzu iyice artıyor ve kendimi kaybediyordum. Emre ve Ersin'in Şirin ile dışarı çıkacağımızdan haberleri vardı ama sürekli telefonum ikisi tarafındanda taciz ediliyordu. En sonunda dayanamayıp ikisinede eve geçtiğimizi söyledim.
Eve geldiğimde kapının önünde Emre dikilmiş beni bekliyordu.
-Bu halin ne Yaren senin, ne içtin kızım bu kadar?
-Bilemem ama bu halim ne biliyor musun abi? Bu gördüğün iğrenç halim senin eserin. Yapma Yaren sarhoşken şu çeneni tut ve pişman olacağın şeyler söyleme.
-Benim mi eserim? Ben mi dedim sana bu kadar iç diye?
-Ben mi dedim sana git evlen diye? Şu haline bak asıl sen. 1 haftadır kendinde değilsin. Lan sen evleneceksin hala karı kız peşinde koşuyorsun farkında mısın? 1 ay sonra senin düğünün var düğünün. Uçtu uçtu baba oğlun evden uçtuu. Dengemi kaybedip düşecekken Emre belimden kavrayıp kucağına aldı.
-Sessiz olsan iyi olur yoksa annemle babamın uyanıp seni böyle görmesini istemem.Ellerimi saçlarına atıp gezdirmeye başladım. Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar yakındım ona. Nefesi boynuma değiyordu ve ben onun kucağındaydım.
-Ben seni çok özledim.
-Yaren bende seni çok özledim. Yaşanan herşeyi unutalım mı bu gece ilk gün ki hevesle, gözlerinde beni arzuladığını görmek istiyorum.Elleri belimden kalçama doğru inmeye başlamıştı. Sanki canımı yakmaktan korkarcasına o kadar naif hareket ediyordu ki. Ellerimi boynunda gezdirmeye başladım. Dudakları tam karşımda duruyordu. Gözlerinin içine uzun süre bakmıştım. Dudaklarımızın arasında tek nefeslik uzaklık vardı. Sarhoşluğum göz yanılması yaşatıyor olması gerekiyordu. Umarım öyledir diye düşünürken kelimeler dilimden döküldü.
-Seni seviyorum Ersin.
-Ben, ben seni odana çıkarayım duş alıp kendine gelirsin.&&&&& Uzun bir aradan sonra kısa yeni bir bölüm. Hikayenin devamını siz kurgulamak istemez misiniz?
Sizlerin fikri ile yepyeni bölümler gelecek. &&&&&&Hikaye ilginiz için kosskocaman öpüyorum siziii❤❤

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK
ChickLitTenlerimiz birbirine tutsakken nasıl olurda üvey iki kardeş kalınabilirdi?