1K! OLMUŞUZ OKUYAN HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM, BU ARALAR BÖLÜM BIRAZ GEÇ GELIYOR BILIYORUM AMA BU SADECE BU HAFTA DEVAM EDICEK DAHA SONRA AYNİ HIZINDA YÜKLEMEYE DEVAM EDICEM, SIZDEN ISTEDIGIM TEK SEY YILDIZA BASIP VOTE VERMENIZ, ELINIZ DEGMISKEN BIRDE YORUM ATARSANIZ HIC FENA OLMAZ.
BAŞINDAN BERI BU HIKAYEDE YANIMDA OLAN KISI BUKET ONA AYRI AYRI TEŞEKKÜR EDİYORUM.MULTI GÜZELLER GÜZELİ SUMRU :)SON OLARAK "KEYIFLI OKUMALAR :)) "
Barınakta yan yatmış korkumun gecmesini bekliyordum, gözyaşlarım durmuştu ama yanaklarımda kuruyan gözyaşlarımın yüzünden yanaklarım gerilmişti, hala inanamıyordum bunu nasıl yapmıştı, kafamın içinde bu düşüncelerle tartışırken dışarıdan Öykü'nün sesini duydum, onunda yanına gidememiştim, meraklanıp göz diplarimde kalan nemide silip ayağa kalktım akşam akşam neden bağırıyorsu diye düşündüm.
Barınaktan çıkınca közleri kızarmış Öykü'yü gördüm ve gözlerim karşısında ki Koray'a kaydı telaşlı gözüküyordu.
Bu dahada meraklanmama neden olmuştu.
"Öykü lütfen dinle" Koray Öykü'ye yalvarıyordu ortada ne dönüyordu!Öykü bağırmaya başladı "YA NEYİ DINLIYCEM YA NEYII! RESMEN BENI SALAK YERINE KOYDUN!"
"Saçmalıyorsun ben- ben unuttum tamam mı? Bağırmadan dinlersen herşeyi açıklıycam" Koray elini Öykü'nün koluna uzattı fakat Öykü kolunu hızla çekti "Dokunma bana! Bundan sonra seni ne dinlemek istiyorum nede görmek" Dolu gözlerle kahkaha attı "Lanet olası bir ıssız adaya düştük ve ben sebepsizce sana güvendim!" Diye bağırarak arkasını döndü ve ormana doğru yürümeye başladı tam arkasından gidecekken Hızla bize dogru döndü ve "Sakın! Sakın gelmeyin peşimden!"Sonunda ağzımı açabildim "Öykü farkındaysan gece, nereye gidiceksin gel sakince konuşalım hadi" diye onu yumuşatmaya çalıştım ama sonuç vermedi.
"Yalnız kalsam iyi olucak yoksa burada birilerinin kalbini çok fena kırıcam " dedi ve ormanın icinde gözden kayboldu.Koray ayagını sinirle bağırarak kuma vurdu. Tırsmadım desem yalan olurdu.
Korayın arkasında ki Savaş'ı daha yeni fark etmistim.
Hiç birşey umrunda değilmiş gibi tişörtünü kafasından çıkardı ve ıslak tişörtü sıkarak suyunu çıkarttı, gözlerim istemeyerek karın kaslarına yöneldi, resmen gel bana dokun diyordu, gözlerim yerinde durmayarak biraz aşşagıya kaydı ve belirgin adonislerine baktım, şuan resmen vücut şov yapıyordu. Eğer ağzım açık olsaydı salyalarımın akacağına emindim.
Ama bu kadar kolay ona karşı ölebilirdim ve bunu hiç düşünmeden atlamıştı. Gözümün elinde sallanan el ile düşüncelerimden sıyrıldım.
Savaş pişkince sırıtarak konuştu. "Ciğer görmüş kedi gibi bakıyorsun, çok istiyorsan bir kere elleye bilirsin"
Hemen itiraza geçtim "Ne ellemesi ya ölsem gene ellemem dalmışım öyle, hemen sapıklaş zaten"
Onun cevap vermesini beklemeden çoktan kendi barınağına giden Koray'ın yanına gittim tam barınaktan girecekken arkamdan sesini duydum gülerek "Bunu sana hatırlatıcam" dedi.
Ona aldırman barınaktan içeri girdim dizlerini karnına çekmiş başını kollarının üstüne koymuş bir vaziyette Koray'ı gördüm eger Öykü'yü üzdüğünü bilmesem bu haline acırdım.
"Koray"
Kafasını kaldırmadan cevap verdi.
"Ne"
"Neler olduğunu anlatmayı düşünüyormusun?"
"Hayır"
"Peki" diyerek barınaktan çıktım, zorlamanın bir anlamıyoktu nasıl olsa yarın kesin öğrenicektim.
Dışarıda Savaş'ı göremedim.
Gözlerim etrafı tararken onu görmeyecegimi anlayıp barınagıma doğru yürüdüm, gece ormsna girmek cesater isterdi ve o cesaret Öykü'de kesinlikle vardı.
Barınaktan içeri girdiğimde Savaş kollarını başının altına koymuş sırt üstü yatıyordu.
Ve hala üstünde tişört yoktu, ona git demek istiyordum ama diyemiyordum, çünkü o giderse uyuyamayacağıma emindim bana sarılmasa bile burada olduğunu bilmek huzur verip güvende olduğumu hissettiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ISSIZ ADA
Teen FictionIssız Ada'ya düşen dört genç. Çaresiz. Yapayalnız. Ve Kurtulmayı bekliyorlar. Çektikleri zorluklara rağmen ayakta durabileceklermi? Ya Sumru aşık olursa? Aşık olmak için bir kalbi olmayan Savaş'a.