8.Bölüm~

5.2K 244 64
                                    

Medya: Baran Cihanbeyli.




~~
Sabah kulağıma gelen kuş cıvıltıları nedeniyle gözlerimi aralamıştım. Bambaşka bir yerde, bambaşka bir odada uyanmak garip hissettirmişti. Bu duruma yakın zamanda alışsam iyi olurdu, çünkü artık farkındaydım hep burada uyanacaktım. Yan tarafıma baktığım da Baran'ın hala uyuduğunu gördüm. O uyanmadan kalkıp üzerimi giysem iyi olurdu aksi taktirde utanıyordum.

Yataktan sessiz hareketlerle çıktım. Baran'ın yerinden kıpırdadığını görmek korkutmuştu ama neyse ki uyanmamıştı. Dolaba doğru ilerledim ve benim bölümümde duran kıyafetlerden elime ilk gelenleri hızlıca aldım. Kıyafetlerimi aldıktan sonra banyoya geçtim. Elimi yüzümü yıkayıp saçlarımı doğal halinde yan tarafıma attım. Üzeerime bebek mavisi bir badi ve altımada uzun beyaz bir etek giymiştim. Son olarakta vizyon renginde düz bir babetlede kıyafetimi tamamlamıştım.

 Son olarakta vizyon renginde düz bir babetlede kıyafetimi tamamlamıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Odaya girdiğim de baran ağa hala uyuyordu. Odada ki taş duvarda bulunan saate değdi gözlerim. Saat 10:00 olmuştu bile. Nasıl yorulduysak bu saate kadar uyumuştuk!

Acaba baran ağa'yı uyandırmalımıydım? Ya bana kızsaydı ama? Uyandırmazsam da eğer kızabilirdi gerçi. En iyisi yavaşça uyandırmaktı. Yatağa doğru ilerledim ve dün gece ki gibi aynı pozisyonda uyuyan baran ağaya yaklaştım.

"Baran?"

Yalnızca bir kere benim bile kendi sesimi zor duyduğum tonda seslenirsem tabi adam uyanmazdı arin!

Daha yüksek bir sesle seslendim ve bu kez omuzuna dokunmuştum. Omzuna dokunmamla baran ağanın reflekse kolumu tutup kendine yaklaştırması bir olmuştu. Sanırım onu korkutmuştum. Ama bende korkmuştum hatta ağzımdan ufak çaplı bir çığlığın kaçmasına engel olamamıştım.

"Dila?"

"E-efendim?"

"Niye başımda dikiliyorsun?" kaşlarını dikmiş bana soru soran baran ağayla kalbim sıkışmıştı. Kollarımı hala bırakmamıştı ve olduğundan daha yakın bir pozisyondaydık.

"Ben sadece seni uyandırmak istemiştim. Kahvaltıya inmek için."

Baran ağa kendine yeni gelirmiş gibi kollarımı bıraktı ve ayaklandı. Hemen ardından bende kendimi toparladım ve yatakta oturur pozisyonda durdum. Baran ağa banyoya girmeden önce bana döndü;

"Birdahakine beni böyle uyandırmak yerine daha güzel bir şekilde uyandırabilirsin karıcım." diyerek göz kırpıp beni dumura uğratmış bir şekilde ardında bırakıp gitti.

Neler demişti o öyle!

Karıcım?

Ne desin adam sanki? Karısıydım onun evet ama bunu açıkça söylemesi çok utandırmıştı. Bünyemin kesinlikle alışık olmadığı şeyler yaşıyor ve duyuyordum. Kalpten gitmezsem iyiydi! Baran ağa banyodan çıkmadan önce yatağı toparladım, daha sonra giyeceği kıyafetleri çıkardım. Siyah çizgili bir takım elbise çıkarmıştım. Onu tanıdığım kadarıyla hep böyle şeyler giyerdi. Hala çıkmamıştı banyodan. Bu sırada makyaj masasına oturdum. Genelde makyaj yapmazdım ama yeni gelin olarak sanırım yapmam gerekiyordu. Melek anne öyle söylemişti.

ARİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin