Hyunjin"Dediğim gibi elimde sadece bir fotoğraf var."
Changbin"Neredesin sen? Arka planın farklı bugün."
Gecenin ikisinde görüntülü konuştukları için Hyunjin odasında yerdeki halıya oturmuş ve sırtını yatağına yaslamıştı. Biraz risk aldığı söylenebilirdi ama gece gece Jisung'un odasına geleceğini düşünmüyordu, daha önce böyle bir şey yaşanmamıştı en azından. Üstelik oturduğu açıdan içeri giren biri ilk aşamada sadece Hyunjin'in saçlarını görebilirdi ki karanlıkta o bile zordu.
Hyunjin"Odamdayım bugün. Banyonun kilidi zaten... neyse."
Changbin"Hyunjin... düşünüyorum da elindeki fotoğraf belki işimize yarayabilir."
Hyunjin"Nasıl? Fotoğraftaki kişiyi bulmamız imkansız."
Changbin"Bu kadar sakladıysa o fotoğrafları bunun bir nedeni olmalı. Felix haklı olabilir."
Hyunjin"Fotoğraftaki kişinin Jisung'un sevgilisi olduğunu mu düşünüyorsun yani?"
Changbin"Evet. Öyle değilse bile değer verdiği birisi olduğu kesin. Buradan yürüyelim bence. Çocuk hakkında bir şeyler öğrenemez misin?"
Hyunjin"Odasında başka bir şey bulabilir miyim emin değilim."
Genç çocuk yakalanacak diye çok korkmuştu zaten. Tekrardan böyle bir risk almak istemiyordu.
Changbin"Bulamayacağını düşünüyorsan hiç tekrar odasına girme boşver."
Hyunjin"Bir şeyler öğrenmemin başka bir yolu var mı peki?"
Changbin"Telefon. Sevgilisiyle muhakkak konuşuyorlardır."
Her sevgili ikili gibi telefonda konuşma konusunda şanslı değildi fakat ikisine de mantıklı geliyordu telefon kurcalamak.
Hyunjin"Tabii ya. Biz mesela..."
Genç çocuk sevgili olduklarını sanmıştı bir anlığına. Utançla yanakları kızarırken Changbin güldü.
Hyunjin"Y-Yani... biz derken.... biz görüşemediğimiz için konuşuyoruz gerçi onlar görüşüyorlardır ama yine de sevgililer ya..."
Changbin"Hyu-"
Hyunjin"Changbin ayak sesleri duyuyorum kapatmalıyım."
Doktor olanın yüzüne kapattı. Utançtan ne yapacağını bilememişti. Telefonu bırakıp kızaran yanaklarını kavradı. Doktor olan mesaj yazmaya başlamıştı. Hyunjin mesajlara bile bakmaya utanırken odasının kapısının aniden açılmasıyla telefonunu yatağın altına itmiş ve ayağa kalkmıştı.
Jisung odanın ışığını yakarak kapıyı örttü.
Jisung"Uyumamışsın."
Hyunjin"Uyumadım. Bir şey mi oldu?"
Jisung kollarını çaprazlayıp gözlerini genç çocuğun üzerinde gezdirdi. Bir şey olmuştu evet. Jisung ilk kez bu saatte odasına geliyordu.
Jisung"Ne yapsam bilmiyorum ki... sinirlensem sinirlenmemem gerek, sana vursam... yok yine olmaz. Jeongin'i seni dövmesi için çağırsam ve sadece izlesem... bu güzel fikir ama Jeongin'i durduramayabilirim. Nasıl cezalandırabilirim seni? Ne zaman güvenebileceğim sana? Güvenebilecek miyim?"
Genç çocuk anlamayan bakışlarını mafya olana yolladı. Yanlış bir şey mi yapmıştı? Aklına dört gün önce Jisung'un odasından aldığı fotoğraf geldi, fark etmiş miydi?
Hyunjin"Ne yaptığımı söyleyecek misin?"
Jisung"Söylememe gerek var mı? Kendin gayet iyi biliyor olmalısın. Fotoğrafımı ver önce."
Hyunjin yastığının altında duran fotoğrafı Jisung'un açtığı eline bıraktı. Gizli ne varsa yastığının altına koyuyordu genç olan, neyse ki telefon şuan yatağının altındaydı.
Jisung"Niye aldın bu fotoğrafı? Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"
Hyunjin mafya olanın nasıl öğrendiğini merak ediyordu. Adamların söylediğini düşündü fakat Jisung sık sık kutudaki fotoğraflara bakıyordu. Birçok fotoğraf olmasına rağmen bir fotoğrafın eksik olduğunu fark etmiş ve odasındaki kamera kaydını izlemişti. Tek merak ettiği şey Hyunjin'in bu fotoğrafı neden almış olduğuydu.
Hyunjin"Jisung..."
Jisung"Benden nefret ettiğini biliyorum ama birkaç gündür iyi geçiniyorduk. Dövüşmeyi de öğrendin... çabuk öğreniyorsun, yeteneklisin. Asıl görevine hazır olduğunu düşünmüştüm. Şimdi görüyorum ki hala sana güvenemem."
Asıl görevi? Hyunjin merakla Jisung'a bakıyor ve bu görev hakkında bir açıklama yapmasını istiyordu. Altından bir şey çıkacağını bekliyordu zaten genç olan.
Jisung"Bakma öyle. Bu göreve hazır mısın bilmiyorum. Bu aşamada aramızda az da olsa bir güven bağı olmalı. Var mı?"
Hyunjin'in görev hakkında hiçbir fikri yoktu fakat görev Jisung'a daha yakın olabileceği bir şeyse yapmalıydı. Düşmanına ne kadar yakın olursa onu o kadar iyi tanıyabilirdi.
Hyunjin"Alt tarafı bir fotoğraf."
Jisung"Neden aldığını söyle o zaman."
Hyunjin odanın içerisinden herhangi bir belge almış olsaydı Jisung şuan bu konuşmayı yapıyor olmazdı. Kendisinin açığını aradığını bilir ve Hyunjin'i öldürürdü. Fotoğraf... bu konuda emin değildi her şey genç çocuğunun dudakları arasından dökülecek olan sözcüklere bağlıydı.
Hyunjin"Odandan sadece temiz bir kağıt ve kalem alacaktım, çünkü resim çizmeyi çok seviyorum ve odamda bunun dışında her şey var... Sonra, sonra masanın altındaki kutu dikkatimi çekti. Merak ettim... fotoğrafı yanıma aldım çünkü... orada çok farklı görünüyordun, sanki sen değilmişsin gibi. Berbat birisin ama fotoğrafta iyi birine benziyordun."
Jisung çattığı kaşlarıyla Hyunjin'i dinlerken düşündü. Kamera kaydında Hyunjin'in masasını ya da raflarını kurcaladığını görmemişti. Yalnızca çekmecelerine bakmıştı ve bu da kağıt kalem için olabilirdi mafya olana göre.
Genç olan Jisung'un bakışlarının yumuşadığını görmesiyle rahat bir nefes aldıktan sonra son bir şey daha ekledi sözlerine.
Hyunjin"Seni bu kadar farklı gösteren fotoğraftaki kişiyi merak ediyorum. Fotoğrafı alarak ileri gittiğimi biliyorum ama sadece merak ettim işte."
Jisung hafifçe gülümsedi. Genç olanın sözlerini samimi bulmuştu.
Jisung"Merak etmene sevindim aslında... yarın onunla tanışmak ister misin?"
Hyunjin şaşırdı, gözleri parlamıştı adeta. Fotoğraftaki kişiyi kendi başına bulması imkansızdı zaten.
Hyunjin"N-Neden?"
Jisung"Asıl görevin için hazırsın."
![](https://img.wattpad.com/cover/315896812-288-k116664.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
not schizophrenic⚝changjin
FanfictionAilesinin peşinde olan kötü adamlar yüzünden zor zamanlar geçiren Hyunjin kendini bir akıl hastanesinde bulur. Tek isteği akıl hastanesinden kurtulup normal bir hayat yaşamaktır. 09.07.2022 02.09.2022