Bacak bacak üstüne atmış kahvesini yudumlarken camdan Hyunjin ve Changbin'i izliyordu.
Felix"Jisung Bey... daha fazla beklemeyin isterseniz çağırabilirim."
Jisung"Acelesi yok. Baya samimi görünüyorlar. Changbin her hastasıyla böyle midir?"
Felix daha fazla ayakta dikilmeden Jisung'un karşısına oturmuş ve kısaca bahçede oturan ikiliye bakmıştı. Kendisine de tuhaf gelmiyor değildi bu samimiyet.
Felix"Hayır, daha mesafelidir. Hatta en mesafeli doktorlardan biridir Changbin Bey fakat..."
Jisung"Fakat?"
Felix"Hyunjin sizin kardeşiniz sonuçta. Bence o yüzden fazla ilgileniyor."
Jisung iç çekerek kollarını çaprazladı. Kendisi de Felix'le aynı düşünüyordu hatta hiçbir şüphesi kalmamıştı... ta ki Hyunjin'in Changbin'in elini tuttuğunu görene kadar. Hyunjin kendini inandırmaya çalışıyordu doktor olana, Jisung bunu fark etmişti. Görünen o ki Hyunjin daha akıllanmamıştı. Jisung Changbin'den emindi. Doktor olan inanmayacaktı Hyunjin'e. Hyunjin'e yardım da etmeyecekti. Jisung böyle düşünüyordu. Changbin korkak biriydi zaten. Jisung'un düşünemediği nokta ise Changbin'in genç çocuğa aşık olmasıydı. Aşkın neler yaptırabileceğini biliyordu, kendisi Minho sayesinde deneyimlemişti çok kez fakat Changbin'in Hyunjin'e aşık olabileceği aklının ucundan bile geçmedi.
Jisung ikiliyi izlerken düşüncelere dalmıştı, kendisini dikkatle izleyen sarışından habersiz.
Changbin"Hyunjin... sana inanıyorum. Buradan çıkmana yardım edeceğim."
Hyunjin belki de geldiğinden beri ilk defa içten bir şekilde gülümsedi. Sonunda kendisine inanan biri vardı, yalnız değildi bu yerde. Bahçede olmalarını umursamadan sarıldı doktor olana. Changbin endişeli bir şekilde etrafına bakmış, Hyunjin'in boynundaki kollarını istemeyerek geri çekmişti.
Hyunjin"Sevgilin mi var?"
Changbin"Ne?"
Hyunjin"Etrafa bakıp duruyorsun. Sevgilin yanlış anlar diye korkuyorsan bir daha sarılmam."
Changbin güldü. Genç çocuğun söylediği hoşuna gitmişti.
Hyunjin"Tamam peki. Nasıl yardım edeceksin bana? Aslında tek yapmamız gereken benim şizofren olmadığımı kanıtlamak değil mi? Bence tüm testleri yapıp ortaya çıkaralım ve bitsin."
Changbin"Keşke o kadar kolay olsaydı, çoktan yapardım."
Hyunjin"Neden zor ki?"
Changbin"Jisung'dan hasta olmadığını kanıtlayan bir raporla kurtulabileceğini mi sanıyorsun? Seni de beni de mahveder."
Konuşurken gözü kafeteryanın penceresine takıldı doktor olanın.
Hyunjin"Tek isteğim buradan çıkmak Changbin. Lütfen... lütfen yapalım tüm testleri ve kanıtlayalım. Sonra... sonra polise giderim."
Changbin"Hyunjin anlamıyorsun. Polisten de güçlü bu adam ve şuan bizi izliyor bence sonra konuşalım."
Genç çocuk etrafına bakındı.
Hyunjin"Changbin lütfen... tek umudum sensin. Beni çıkar buradan."
Changbin"Çıkaracağım, söz veriyorum."
Hyunjin"Nasıl?"
Changbin"Bir yol bulacağım, şimdi gitmeliyiz. Seninle konuşmak için geldi."
Hyunjin Jisung'u fark etti. Ağlamak istiyordu. Sinirle baktı onun yüzüne uzaktan da olsa. Jisung tüm sevdiklerini elinden almış ve hayatını mahvetmişti genç çocuğun. Aynısını yapmak istiyordu. Dünyayı Jisung'un başına yıkmak istiyordu.
Mecburen gitti yanına. Felix'in ayaklanmasıyla sarışının oturduğu yere oturdu.
Changbin"Merhabalar Jisung Bey hoş geldiniz."
Jisung"Hoş buldum. Sizden ricam beni kardeşimle baş başa bırakmanız. Sonra konuşalım ama Changbin."
Changbin"Tabii ki."
Changbin ve Felix kafeteryadan ayrıldılar.
Jisung"Amerikano? Latte? Ne içersin balım?"
Hyunjin sinirle güldü. Jisung etraftaki insanlara rol yapıyordu, baş başa oldukları bir yerde konuşmak isterdi aslında.
Jisung"Odana gidelim istersen."
Hyunjin"Hayır burası iyi. Jisung ne yaparsan yap adamın olmayacağım anladın mı?"
Hyunjin'in hafif yüksek çıkan sesi rahatsız etmişti Jisung'u. Etraftaki insanların bakışlarını üzerlerinde hissediyordu. Kollarını masaya yaslayarak Hyunjin'e doğru yaklaştı.
Jisung"Bir rezillik mi çıkarmak istiyorsun? Devam et... burada şizofren olan sensin sence kime inanacaklar?"
Sessizce konuştu. Hyunjin de sesini alçalttı. Rezillik çıkarsa bile fayda etmeyeceğinin o da farkındaydı.
Hyunjin"Tamam. Tekrar söylüyorum. Sonsuza dek beni buraya hapsetsen de adamın olmayacağım."
Hyunjin'in kararlı bakışları Jisung'un canını sıkmıştı. Genç çocuğun her şeyini elinden almıştı zaten, onu nasıl tehdit edebileceğini bilmiyordu. Normalde umrunda olmazdı, çoktan Hyunjin'i öldürmüş olması gerekiyordu fakat ona ihtiyacı vardı. Minho'ya ulaşmak için bir yol bulmuştu ve bu yolu Hyunjin inşaa edebilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
not schizophrenic⚝changjin
FanfictionAilesinin peşinde olan kötü adamlar yüzünden zor zamanlar geçiren Hyunjin kendini bir akıl hastanesinde bulur. Tek isteği akıl hastanesinden kurtulup normal bir hayat yaşamaktır. 09.07.2022 02.09.2022