Hufflepuff'ın Kupası ve Gaunt Yüzüğü

759 77 125
                                    

Harry içeriye girdiğinde yüzüne vuran sıcak hava ile rahat bir nefes çekti. Dışarıda üşümüştü. O mutfağa yönelirken Dumbledore da içeriye girmişti. Harry masanın üstünde duran Regulus'un telefonunu aldı ve bir şarkı açtı. Müzik dinlemek onu her zaman sakinleştirirdi. Rahatlatırdı, mutlu ederdi.

Şarkıyı dinlerken bir yandan da yumurtaları kırdı ve başka bir tavaya da pastırmaları yerleştirdi. Onlar pişerken Harry de çalan şarkıya mırıldanarak eşlik ediyordu. Biraz daha sakinleşmişti. Dumbledore ile sohbet etmek ve müzik dinlemek onu rahatlatmıştı.

Sofra hazırlanmışken merdivenlerden aşağıya Regulus indi.

"Günaydın abi! Hadi, iksirini iç. Özellikle de bugün kriz geçirmemelisin. Ben olmayacağım için müdahale de edemezler"

"Yavaş ol şampiyon. Sakinleş biraz. Saat yedi ve kahvaltı hazır. Kaçta kalktın Harry?"

"Yataktan kaçta mı ayrıldım, kaçta mı uyandım?"

"İkisi de"

"Öncelikle gece boyu hiç uyumadım. Yani uyandığım saati söyleyemem. Yataktan ise saat beşte kalktım"

"Sen sevimli bir çılgınsın"

"Teşekkür ederim" diye yanıtladı Harry sarkastik bir sırıtışla.

Tam bir buçuk saat sonra herşey bitmişti. Amelia, Regulus ve Harry giyinmişti. Herkes koltuklar ve sandalyelerde otururken Harry planların üstünden geçiyordu. Draco atlayıp sordu.

"İşleri bitince buraya gelecekler yani"

"Evet. Şimdi çıkalım artık. Regulus sizi Gringotts'un önüne bırakayım mı kendiniz gider misiniz?"

"Biz gideriz" dedi Regulus.
Harry onu onayladı. Haritanın cebinde olduğunu kontrol etti. Herkese son bir bakış attı ve cisimlendi.

Kendini dağda buldu. Ama dağın en altında. Cisimlenme sınırı vardı anlaşılan. Sanırım kanatları çıkarma vaktiydi çünkü buraya tırmanma ihtimali yoktu. Asasını eline aldı. Ardından kanatlarını çıkardı. Yükseldi ve yükseldi. Uçmaya başladı. Mağaranın ağzına gelince yavaşça içeri girdi. Girmesiyle karşısına çıkan euh emiciye karşı asasını salladı ve sötledi.

"Expecto Patronum!" Çıkan çatal boynuzlu geyik ile ruh emici kayboldu. Harry hala asası elinde tetikte ilerliyordu.

Amelia, hazırdı. Regulus da hazırlanmıştı. Amelia, Regulus'un koluna tutundu. İkisi herkese son bir kez selam verdiler ve şak sesiyle ayrıldılar. Regulus bulunmasını engelleyen büyüleri yapmıştı. Harry'nin talimatıyla Lucius da Malfoy Malikanesi'nden ayrılmadan önce yapmıştı büyüleri. Regulus sarışın haliyle, kolunda Amelia ile birlikte Gringotts'un önünde belirdi.

Lucius ve Narcissa oradaydı. Narcissa'nın elinde Bellatrix'in kasasının anahtarı vardı. Önceki gece bunu ablasından almıştı. Bellatrix sebebini sorunca da tek kelimeyle cevap vermişti.

'Kartal'

Yani Bellatrix Lestrange, Lord'una ihanet etmişti. Kartal kim bilmiyordu, ama anahtarını vermesinin sonucunu biliyordu. Aydınlık tarafta değildi yani. Kartal ile birlikteydi. Kimliğini bilmediği Kartal ile birlikte...

Dört kişi karşı karşıya geldiler ve birbirlerine selam verdiler. Sonrasında hiç konuşmadan bankaya girdiler.

Cin cücenin önüne geldiler. Cin cüce onlara baktı.

"Girmek istediğiniz kasa neresi?" Dedi tiz sesiyle.

"Bellatrix Lestrange'ın kasası" dedi Cissa. Cin cüce onlara şöyle bir baktı.

Beyaz Bir SayfaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin