"Bırak Sikeyim Bırakmanı Söyledim!!"
"Üzgünüm diyene kadar olmaz!!"
"Milyon yıl geçse de olmaz!!"
"O zaman ben de seni çözmüyorum."
"Ama ben işemek istiyorum!!"
"O zaman lanet pantolonuna işe Park Jimin. Özür dileyene kadar gitmene izin vermeyeceğim...
Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın ki bir sonraki bölüm erken gelsin 💗
BTS stream kasmaya devam edelim lütfen 😊
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jimin ve Jungkook göz göze geldiler. Jimin ona ifadesiz bir yüz verirken, Jungkook cesaretlendirmek için başını salladı. Jimin içini çekti ve Tae'ye doğru yürüdü.
Jungkook merdivenlerde dururken, Jimin ve Tae zemin katta, tam olarak lobideydiler. Tae vitrinlerden birine bakıyordu ve arkasındaki Jimin'in varlığından habersizdi.
Jimin ona doğru yürüdü ve bir şeyler mırıldandı.Neredeyse duyulmayan bir "Özür dilerim" dedi ve ışık hızıyla yanından geçip gitti.
Taehyung gözlerini kırpıştırarak başını kaldırdı, Jungkook'un yüzünde de aynı ifade vardı, ancak ifadelerinde daha fazla inanmama vardı.
Tae arkasını döndüğünde Jimin çoktan gitmişti.
Jungkook gülümsedi. Eğer kendisi bile Jimin'in dudaklarının kıpırdadığını görmeseydi, onun 'özür dilerim' dediğini fark etmezdi.
Tae, bir arının vızıldayarak yanından geçip gittiğini düşünerek omuz silkti.
"Özür dileme şekli bu mu?" Jungkook kendi kendine sordu.
"Hadi Tae! Gitme vakti geldi!" Bayan Jeon'un sesi malikanede yankılanırken, odalardan birinden çıktı, birkaç hizmetçi onu ve Bay Jeon'u bavullarla takip ediyordu.
"Eve dönüyoruz Kook. Burada kalalı çok uzun zaman oldu." Bayan Jeon sıcak bir gülümsemeyle konuştu.
Çok geçmeden, Bay ve Bayan Park da arkadaşları için bazı hediyelerle dışarı çıktı ve tüm bu kargaşa Jimin'in bile lobide onlara katılmasına neden oldu.
Jungkook Jimin'e baktı. Yüzünde sıkılmış bir ifade ile telefonunu karıştırıyordu.
"Ama bugün gidemezsin, kutlama için dışarı çıkıyoruz." Jungkook hâlâ Jimin'e bakarak söyledi.
"Kutlama mı? Neyi kutlayacağız?" Bayan Park gülümseyerek başını eğdi ve dans eden bir kızın güzel cam heykelini dikkatle tutarak sordu.
"Park Jimin'in ilk özrünü kutluyoruz." Jungkook sırıtarak konuştu ve o anda Jimin başını ona doğru çevirdi ve Bayan Park'ın cam heykeli ile birlikte işçilerin ellerinden kayan bavulların sesini duydular.
"Ji- ne- özür- ben - " Bayan Park kekeledi ve Bay Park da öyle, sanki iki kafası varmış gibi oğullarına bakıyordular.
Hizmetçiler ve uşakların hepsi sesli bir şekilde nefes alırken, Park çifti bunu hâlâ hazmedemiyordu.
Jimin, ise sadece Jungkook'a ters ters baktı.
"Değil mi Jimin? İlk kez özür diliyorsun, değil mi?" Jungkook kocasına yaklaşarak alaycı bir şekilde sordu.
