25.Bölüm

62 2 1
                                    

Uyandığımızda Alex elimden tuttu ve ayağa kaldırıp
—Hadi meleğim daha hazırlanacaksın.
dedi.Ona anlamaz bakışlar atarken bana
—Hani yemeğe çıkartacaktım seni.
dedi.Ama benim aklıma küçük bir cinlik gelince gülümsedim ve Alex'e zihnimden
—Sevgilim benim aklıma bir fikir geldi.Şimdi siz David ile koruma gibi giyinin biz de Lena ile lüks giyinip lüks bir restorana gidelim mi?
dedim hevesle.Alex bu haline gülüp
—Neden olmasın?
dediğinde boynuna atlayıp zihnimden
—Çok çok çok teşekkür ederim teşekkür ederim!
dedim ve dudağına küçük bir öpücük kondurup gittim.Giderken zihnimden
—David'e söyle hazırlanın.Unutmayın koruma gibi.
dedim ve gülerek koşmaya başladım.Çıkarken Lena'yı bulduğum gibi bileğine yapışıp onu kıyafet odasına sürükledim.

Kıyafet odasına geldiğimizde Lena
—Allah seni bildiği gibi yapsın kız vakum makinesi gibi niye bileğime yapışıp veni buraya getirdin?
dediğinde zihnimden cevaben
—Bizimkiler koruma gibi giyinecek,biz de lüks giyinip lüks bir restorana gidicez!
dedim heyecanla.Lena benim heyecanımın iki katı bir heyecanla
—Kız daha ne duruyoruz hadi elbise bakmaya!
dedi.

Aradan 2 saat sonra Lena için pembe,karın bölgesinde biraz yırtmacı olan saten bir elbise beğendik.Benim içinse bordo omzu açık dar diz kısmının biraz üstü kadar olan bir elbise seçtik.Lena çanta olarak siyah taşlı bir el çantası seçti.Ben de kendime siyah zincirli bir el çantası seçtim.Lena saçını salık bırakırken bense saçımı düzgün bir topuz yapıp uçlarından birer tutam salık bıraktım.Makyaj olarak Lena'ya siyah göz farı,şeftali rengi ruj sürüp gerekli makyajı da yaptıktan sonra bu sefer Lena bana siyah bir göz farı bordo ruj sürüp gerekli makyajı yaptık.

Lena David'i aradı ve hoparlöre aldı.
(Lena)—Alo sevgilim biz hazırız.
(David)—Hazırsanız biz size gelelim siz beredesiniz güzelim?
(Lena)—Bizim odaların olduğu katta sor bir çalışana kıyafet salonu var oradayız.
(David)—Tamam güzelim biz hemen geliyoruz,görüşürüz.
(Lena)—Bye.
dedi ve kapattı.Parfümümüzü de sıkıp aynaya geçtik ve fotoğraflar çekmeye başladık.O sırada kapı çaldı.Lena
—Girin.
dedi ve bizimkilerin geldiğini gördüm.Bize hayranlıkla bakıyorlardı.Biz de sevgililerimize bakıyorduk.Alex çok yakışıklı olmuştu.Sonra ikisi de gelip elimizi hafifçe öptüler.Lena ile kızarırken David
—Çok güzel görünüyorsun güzelim.
dedi ve elini beline yerleştirip dudağına küçük bir öpücük kondurdu.Sonra önden gitmeye başladılar.Alex bana dönüp
—Niye bu kadar güzel olmak zorundasın?
diyip önce elimi öptü,ardından dudağımdan öptü.Öpünce dudağına bulaşan rujumu görünce güldüm ve çantamdan peçete çıkartıp dudağını sildim.Sonra zihnimden
—Hadi restorana gidelim sevgilim.
dedim.Bana gülümseyip
—Hay hay matmazel.
diyip koluna girdim ve yürümeye başladık.Geçerken Chris bizi gördü ve bize,daha doğrusu bana bakmaya başladı.Alex bu durumdan rahatsız olup bir daha elimi öptü ve
—Sizi öpmelere doyamıyorum matmazel.
dedi ve yürümeye devam ettik.Alex bana
—Şu çocuğun derdi ne?Sana yürüyüp duruyor!
dedi.Kıkırdayıp dudağına küçük bir buse kondurdum ve zihnimden
—Boşver sevgilim.Şimdi hadi limuzine binelim.
dedim ve gülümsedim.Lena ve David de bizimle geldi ve beraber limuzine bindik.

Restorana geldiğimizde gözler bize dönmüştü.İki yandan önce David'le Alex çıktı,sonra ellerini bize verdiler ve çıkmamıza yardım ettiler.Bizim çaprazımlarımıza geçip Kalabalığa yol vermelerini söylediler ve görevliye geldiğimizde David
—Addison Pearl,Lena Handerson,David Berg,Alex Jones.
dedi.Beyfendi
—Buyrun efendim sizle garsonumuz ilgilenecek.
dedi ve bir garson gelip bizi masamıza getirdi.Alex benim,David Lena'nın sandalyesini çekti,bizde oturduk.İtalyan restoranına gelmiştik.Lena kendisine Karidesli Spagetti,David Tortellini,ben Lazanya,Alex de Fettucine Alfredo söyledi.

Yemeklerimiz geldiğinde onları yemeye başladık.Herkes sohbet ediyordu.Lena
—Enişte şu Chris ne ayak? Addie'nin yanından ayrılmıyor.
dedi.Alex
—Bilmiyorum ki!Herif sürekli meleğimin peşinde.Bir gün patlatıcam artık dayanamıyorum.
dedi.Alex'e
—S-sak-kin o-ol.A-am-ma n-ne y-yal-lan s-söy-yley-yey-yim h-hiç h-hoş-şum-ma g-gitm-miy-yor.
dedim.David
—Fıstığım eğer bir şey yaparsa Alex'e,bulamadıysan bana geliyorsun onu pataklıyoruz.
dedi.Ona gülümsedim ve başımı olumlu anlamda sallayıp lazanyama geri döndüm.

Yemeklerimizi bitirdikten sonra tatlı olarak Alex Panna Cotta,ben Fındıklı Cannoli,Lena Tiramisu,David Çikolatalı Biscotti söylemişti ve şimdi tatlılarımız gelmişti.Lena
—Addie Cannoli'nden biraz alabilir miyim?
diye sorunca ona
—T-tab-bi.D-dur h-herk-kes-se v-ver-rey-yim.
dedim ve bıçağımla böldüğüm parçaları üçüne de paylaştırdım.Biz gülerken bir çığlık koptu ve silah sesleri gelmeye başlayınca herkes çığlık atıp ortalıkta koşturmaya başladılar.Hemen bizimkileri masanın altına yerleştirirken karnımda bir acı hissetmem ile elim karnıma gitti.Elime sıcak sıvı değince kan olduğunu anladım ama bilincim kapanıyordu.En son Alex
—Addison!
diye bağırdığını duydum ve bilincim kapandı.

ELEMENT PRENSESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin