31.Bölüm

65 3 5
                                    

Addison Pearl
Chris'in hücresinden Alex'le birlikte çıktık.Chris diye bir sorunumuz kalmadı artık.İçim hem rahat,hem huzursuz.Okuduğum kural kitabına göre soylu birini ve yakınlarını kaçıran kişilerin cezası ölümdür ama yine de rahatsız oluyorum.Alex bana döndü ve
—Yanlış hiçbir şey yapmadın,kural kitabına göre cezasını verdin.Bu yüzden üzülmeyi bırak.
dedi.Ona gülümsedim ve
—T-teş-şek-kür e-ed-der-rim.
diyip sarıldım.Bana sarıldı ve
—Hadi  meleğim,çıkalım.Sonra motor eğitimine gidersin.
dediğinde heyecanlandım ve
—H-had-di k-koş!
dedim ve merdivenlerden koşarak çıkmaya başladım.Alex de gülüp arkamdan bana yetişmeye çalışıyordu.

    David ile Lena'nın odasının kapısını çaldım ve içeri girdim.David Lena'nın saçlarıyla oynuyordu.Bu hallerine kıkırdayıp zihnimden Lena'ya
—Hadi motor süreceğiz!
dedim heyecanla.Lena hızla ayağa kalktı ve yanıma koştu.Sonra ona da hazırladığım buz parçasını verdim.Ne yapacağımızı anlamış olmalı ki benimle sırıtıp merdiven tırabzanlarına doğru koştuk.Alex daha yeni geliyordu.Bizi böyle gülerek gelirken görünce kenara çekildi.

     Önce Lena tırabzanlara ulaştığı için önde kaymaya başladı.Biz gülerek kayarken gelen geçen bize hayretle bakıyordu.Lena'ya zihnimden
—Len,sörf taklası!
diye bağırınca hızlandım ve sörf tahtasının bir kenarını tutup zıpladım,Lena'nın bir elini tuttum.Alkışlar eşliğinde Lena'nın elinden güç alıp öne attım kendimi.Bu sefer ben önde gidiyordum.Hızlanmak için eğildik.Kata geldiğimizde buz parçalarıyla tırabzanlardan atladık ve buzları yok ettim.Arenaya geldiğimizde Ashley de oradaydı.Ashley bizi görünce gülümseyip
—Hoşgeldiniz efendim,başlayalım isterseniz.
dediğinde gülümseyerek başımı olumlu anlamda salladım.Ve eğitime başladık.

3 Saat Sonra
Motor ile çalışmamızdan sonra odalarımıza çıktık.Odama geçtiğimde duş aldım,duştan çıktıktan sonra üzerime lila renginde bir sweatshirt,altıma beyaz bir eşofman giydim ve odadan çıkıp yemek salonuna gitmeye başladım.

    Yemek salonuna geldiğimde herkesi masada otururken gördüm.Yanlarına gidip oturunca yemek yemeye başladık.Büyükannem
—Yarın Los Angles plajına gideceğiz çocuklar.Sabah erken gidip kalabalık gidene kadar orda durup plan yapacağız.Yarın deniz dalgalı olacak ama gelen kişi sayısının azalacağını zannetmiyorum çünkü yarın sörf yarışları var.Böylece daha iyi kamufle olabiliriz.
dedi.Demek sörf yarışı.Güzelmiş.Acaba ben de katılabilir miydim?İçimden bunları düşünürken büyükannem
—Katılabilirsin tatlım.Zaten bu soracağını biliyordum.
dedi.Gülümsedim ve büyükannemi heyecanla onayladım.Lena
—Peki ödül ne büyükanne?
diye sordu.Büyükannem
—10.000 dolar.
dedi.Ödül de iyiymiş.Ben varım.Alex
—Bu seferde para için kaçırılmasın?
dedi.Büyükannem Alex'in bu tepkisine güldü ve
—Merak etme oğlum.Plaj çevresinde EİT olacak.
dediğinde Alex rahat bir nefes verdi.David
—Taşı aramak için beraber gideceğiz değil mi?
dedi.Büyükannem
—Evet yavrum,Alex ile sana kolye vereceğim.Bu kolyeler ile siz de deniz erkeğine dönüşeceksiniz.
dediğinde David
—Havalı.
dedi.Yemeğimizi bitirince odalarımıza çekildik.Yorgun olduğum için kendimi yatağa attım ve uyudum.

      Sabah burnumun kaşınmasıyla uyandım.Gözlerimi aralayınca dibimde bana gülümseyerek bakan Alex'i gördüm.Bana
—Günaydın meleğim.İyi uyuyabildin mi?
dedi.Yerimden doğrulup gerindim ve başımı olumlu anlamda salladım.Alex kıkırdayıp
—Hadi sen bir duşa gir de ayıl.Sonra plaja gideceğiz.
dediğinde yine başımı olumlu anlamda salladım ve bikinimi,terliğimi ve plaj elbisemi alıp duşa girdim.Kısa bir duş aldıktan sonra bikinimi ve elbisemi giyip banyodan çıktım.Alex de üstünü giyinmişti.Sandaletlerimi de ayağıma geçirdim,en son sörf tahtamı da aldım ve odadan çıktık.Sörf tahtam siyahtı,üstünde Yin Yang işareti vardı.Kahvaltımızı plajda yapacaktık.O yüzden hızlıca yan tarafa gidipLena ve David'i aldık.Büyükannemi de aldıktan sonra otelin dışına çıkıp plaja gitmeye başladık.

     Plaja geldiğimizde çoğu insanın olduğunu gördüm.Ben Lena ile gidip yarışmaya kayıt yaptırmaya gittim.Masaya geldiğimizde iri yarı bir adam gelip beni ve Lena'yı ittirdi.Adama
—N-n'ap-pıy-yors-sun?
diye bağırınca adam gülmeye başladı.Arkadındaki çete de gülmeye başladı.Adama göz devirdim.Kaydımı yaptırıp gidecektik ki adam ikimizin de kollarından tutup bir daha yere attı ve sırıtıp
—Gerçekten yarışa mı katılacaksın?Bu halinle mi?
dedi ve gülmeye başladı.Lena sinirle
—Katılması için senin gibi bir bozayı olması lazımsa katılmasın daha iyi.
dedi ve beraber kafeye girdik.Lena zihninden
—Neden bir şey demiyorsun?Sen de sinir oldun bunu çok iyi biliyorum.
dediğinde ona sakince
—Evet sinir oldum ama ben onu önce sakinliğim ile sinir edeceğim,sonra hareketlerimle ezeceğim.
dediğimde sırıttı ve
—Hayırlısı.
dedi.

    Büyükannemgili bulunca bize sandviç söylemişlerdi.Sandviçlerimizi bitirdikten sonra anons yapıldı ve kayıt kulübesinin önüne toplandık.Üstümü çıkartıp büyükanneme verdim ve sörf tahtam ile görevliyi dinlemeye başladım.
—Hepiniz hoşgeldiniz!Bu yılki ödül 10.000 dolar.Yandaki panoda kiminle katılacağınız yazıyor.İyi eğlenceler!
dedi ve gitti.Yandaki panoya gittiğimde İlk müsabaka benimdi.Yanıma bir adam geldi ve
—Demek ezileceksin bebek!
dedi sırıtarak.Ona sakince
—G-gör-rüc-cez.
dedim ve sörf tahtamı alıp deniz kenarına hazır konumda beklemeye başladım.Adam da geldi ve
—Yenilmeyi bu kadar istediğini bilmiyordum.
dedi.Hakem başlamamız için düdüğü çaldığında hızla tahtamı denize ittirip üstüne çıktım ve ilerlemeye başladım.Adam benle dalga geçmekle meşgul olduğu için benden geç başladı.Önüme dalga çıkınca gülümsedim ve ayağa kalktım.Hızla dalganın içine girdim.Bu dalgaların içinde huzur buluyorum ben.Denizin berraklığına elimi daldırdım ve dalgada ilerlemeye başladım.Ben dalganın içindeyken adam bana yetişememişti.O yüzden dalga ona fena çarptı.Dalgadan çıkmış kıyıya doğru ilerlerken Sunucu
—Bu raundun kazananı Addison!
dediğinde beni alkışlamaya başladılar.

    Kıyıya geldiğimde Beni bekleyen ekibe sarıldım.David
—Aşırı havalıydın!Adam resmen havanda boğuldu!
dediğinde kahkaha atmaya başladım.Alex
—Hadi biz de birdahaki raunduna bakalım.
dediğinde gülümseyip uzattığı elini tutup panoya gittik.Panoyu incelerken Yine o iri yarı adam ve turnuvada yendiğim adam geldi.Yendiğim adam
—Sen nesin!
diye bağırınca onun aksine sakince
—S-sen-nin a-aks-sin-ne i-ins-san.
dediğimde iri yarı olan adam
—Bak güzellik,benim sabrımı sınama!
dedi.Alex gerginlikle
—Hayırdır?Ne istiyorsunuz?
dedi.Adam
—Sen karışma,bu güzellikle olan maçımı konuşucam.Sonra belki bir şeyler içip konuşuruz ha bebek?
dediğinde Alex
—Önce çeneni kapa,sonra sevgilime dair hiçbir imada bulunup ona dokunma!
dedi ve
—Hadi meleğim gidelim.
dedi.Sonra kolunu belime attı ve bizimkilerin yanına gittik.

      Finallere ben ve bu iri yarı adam kalmıştık.Adımız anons edilince büyükannem
—Hadi göreyim seni!Baban zaten şu an heyecandan yerinde duramıyordur.
dediğinde gülüp tahtamla giderken bu bozayı-ona böyle hitap edeceğim.-tahtamı alıp
—Yardım edeyim.Altında ezilip kalacaksın.
dediğinde sörf tahtasını dik tuttuğundan dolayı sörf tahtasına diz atınca elinden düşerken tuttum ve deniz kenarına gittim.

    Hakem düdüğü çalınca ikimiz de hızla ilerlemeye başladık.Bu seferki dalga en büyüğüydü.Adam hafif korkmuştu.İçinden"S*****!Ne yapacam ben?"
diyordu.Dalgaya yaklaşınca ayağa kalktım.Adam da korkuyla ayağa kalkmıştı.Ona
—K-kork-kt-tun m-mu?
diye sordum alayla.Bana
—Dalgadan korkan dalga gibi olsun!
dediğinde
—I-iy-yi.
dedim ve dalganın içine girdim.Girerken adam
—Manyak!
diye bağırdığını duydum.Şaka bir yana gerçekten büyük bir dalgaydı.Bundan kurtulabilmem için dalganın tepesine çıkmalıyım.Bozayı önü e geçince kahkaha attı.Ama bende daha iyisi var.Hızlanıp tahtamın bir kenarından tuttum ve tek elimle omzundan destek alıp kendimi ileriye attım.Bozayının sendelemesini sağlamıştım.Şimdi dalganın akıntısına gitmeliyim.Kendimi hızla dalganın akıntısına çevirdim.Akıntı beni hızla yukarı çıkarırken tepede tahtamı tutup ters takla attım ve artık dalganın tepesindeydim.Bozayı altta bana bakarken dengesini kaybetti ve tahtasından düştü.Onun bu haline gülerken dalga kıyıya yaklaştı.Dalganın tepesinden atladım ve kıyıya çıktım.

     Kıyıda bana tezahürat yapanlara bakıp gülümsedim.Karaya geldiğimde Koşarak bizimkilere sarıldım ve zihnimden
—Yukarıda babamın gözü yaşlı.
dediğimde güldük.Sonra sunucunun yanına gittim.Bana bir madalya verdiler,sonra 10.000 dolarlık çeki imzalayıp verdiler.Biraz fotoğraf çekindikten sonra Lena yanıma geldi ve beni kalabalığın arasından aldı.

ELEMENT PRENSESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin