Sabah Ece'nin evdeki bağırışlarıyla uyandım. Ne olduğunu anlamak için dışarı çıktığımda kimse yoktu.
Ece Ece diye seslendim ama ses yoktu. Acaba dışarı mı çıktı diye kapıya gittiğimde kapının açık olduğunu gördüm.
Dışarı çıkıp bağırmaya devam ettim ama ses yok. İçeri geri girdim ağlıyordum. Ama bana sarılan kimse yoktu. Ece'nin odasına gittim yatağın üstünde bir not vardı.
"SENİ UYARMIŞTIM" hayır hayır Savaş yapmış olamazsın yanındayım ben ne istiyorsun Eceden. Hem benim arkadaşımdan hem de kardeşinin sevgilisinden ne istiyorsun.
Hemen Savaşı aradım. Çaldı açıldı açmadı. Tekrar aradım, tekrar tekrar aradım. Sonunda açtı.
"Ne var ya açmıyorsam işim var değil mi niye peş peşe arıyorsun?"
"BANA SÖZ VERMİŞTİN ALLAH BELANI VERSİN BIRAK ARKADAŞIMI. O PİSLİK KÖPEKLERİNE SÖYLE DOKUNMASINLAR ARKADAŞIMA"
"BAĞIRMA!!!! Sakin ol, anlat ne oldu kim kimi almış"
"BANA YALAN SÖYLEME OYALAMAYA ÇALIŞMA. YANINDAYIM İŞTE NE İSTEDİN ECEDEN. ECE KAÇIRILDI BİLMEMEZLİKTEN GELME"
"Ben kimseyi kaçırmadım, kaçırttırmadım da. Ama dur geliyorum yanına evde bekle beni" dedi ve kapattı. Aradan 15,20 dakika geçti. Kapı çaldı. Korka korka gittim delikten bakıp üstüne bir de kim o deyip öyle açtım. Evimden arkadaşım kaçırıldı benim de canım tehlikede olabilir.
Savaş gelmiş
Kapıyı açtım savaşa bağırmaya başladım.
" BANA SÖZ VERMİŞTİN ECEYE ZARAR VERMEYECEKTİN NASIL YAPARSIN"
"Tamam sakin ol" ben onu duymayıp göğsüne vurmaya devam ediyordum.
"ALLAH BELANI VERSİN!!!! NASIL YAPTIN NASIL KIYDIN ONA AAAAAAAAAAAAAA AAAAAAH aaaaaaaa" sesim gittikçe kısıldı sonrasını hatırlamıyorum.Bayılmışım galiba ayıldığımda Savaşın dizlerinde yatıyordum o da bileğimi okşayıp aynı anda telefonla konuşuyordu.
"Tamam Semih bekliyoruz, Gözde daha ayıl- ayılmış koçum kapatıyorum""Günaydın ufaklık nasıl hissediyorsun?"
"BIRAK BENİ, BANA ECEYİ GERİ VER!" Dedim dizilerinden kalktım ondan uzaklaşacakken bileğimden tuttu ve kendine çekti. Kucağına düştüm.
"Ece Semih'le beraber yoldalar geliyorlar merak etme. Peki sana az önce ne oldu niye bir anda bayıldın?"
"Gerçekten mi ??" deyip boynuna sarıldım. Boynuna sarıldımın bendeki anlamı kafamı boynuna gömerken sarıldım gibi bir şey.
Sonra aklıma kime sarıldığım geldi ve geri çekildim. Sonra devam ettim
"Şey az önceki mi sinir kriziydi. Normalde bayadır böyle olmamıştım ama işte konu Ece olunca"
"Peki konu başka bir değer verdiğin olursa o zaman ne olur?"
"Aynı şey olur yine mahvolurum" derken kapı çaldı. Savaş Bey'in kucağından kalktım ve kapıya koştum. Gelen Ece ve Semih di.
Eceyi görür görmez sıkıca sarıldım onu bir daha kaybetmek istemezcesine.
Olayı sonradan öğrendik. Semih'in biriyle tuhaf bir ilişkisi mi ne varmış. Yine bir mafyayla Semih'i önceden uyarmışlar sevdiğini senden alırız falan diye ama o zamanlar sevdiği dediği kişi Ece değilmiş. Semih'in başka birini sevdiğini düşünüyorlarmış. Neyse işte Semih bir daha bunların kuyruğuna basınca suç Eceye kalmış.
Suçlunun Savaş olmadığına o kadar sevindim ki. Bir kez daha Savaş yüzünden yıkılmak istemiyorum.
Savaş Bey ile birlikte şirkete geçtik. Bugün çok fazla işimiz yoktu. Bunu üzerine Savaş Bey dışarıda yemek yiyelim dedi. Biz de sahil kenarına bir yere gittik. Yemek yedik ben sahile yürümeye çıktım. Tabi ki beyfendi gelmedi üstü başı kum olurmuş. Neyse sahilde yürürken canım denize girmek istedi. Denize gidiyordum arkadan Savaş seslendi. Nereye gidiyorsun sakın düşündüğüm şeyi yapma diye. Ama onu dinlemeyecektim. Suya girdim o da denizin önünde durdu. Yanına doğru gittim ve üzerine su sıçratıp kaçtım. Sinirlenmiş olacak ki denize girdi yanıma doğru yüzmeye başladı. O geldikçe ben ileri gidiyordum ama o daha hızlı yüzüp bana yetişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELA GÖZLÜM
RomanceHIRÇIN BİR KIZ VE PATRONU ARASINDA YAŞANAN GİZLİLERLE DOLU BİR AŞK