Bölüm akşın'dan...
Bir hafta olmuştu ogün Kuzey sorduğum soruya cevap vermedi bende kendi evime geldim ve bir haftadır görmedim onu.
Ne aramalarına nede mesajlarına cevap vermiyordum. Çünkü kırıldım kimse için değil beni sevdiği için evlenme teklifi etsin istedim. Okulumun son günleri olduğu için gitmek istemedim zaten vize ve finaller bitmişti.
Gizo: fıstık işin yoksa birlikte bişeyler yapalım mı...
Ben: olur napıcaz
Gizo: senin şu kahvesini çok sevdiğin cafeye gidelim
Ben: tamam hazırlanıp çıkıyorum on dakika parkta buluşalım
Gizo: tamamdır...
Hazırlanıp çıktım evden parka doğru yürümeye başladım. Gizemi görünce yanına gittim.
"hoş geldim kuzum" dedi
"hoş bulduk hadi gidelim"
"ee şey şimdiden özür dilerim" dedi
"anlamadım ne için özür diliyorsun ki" ensemde bir nefes hissettim onun kokusu doldu burnuma "gizem yapmadım de"
"yaptım ama napim ikinizide mutsuz görmek istemiyorum" Kuzey karşıma geçti "daha ne kadar kaçıcaksın benden"
"kaçmıyorum konuşmak istemiyorum sadece"
"iyi sende konuşma sadece dinle"
"dinlemekde istemiyorum gidiyorum ben" arkamı dönüp gidiyordum ki durdurdu beni "gidemezsin ya güzellikle geliceksin yada"
"yada ne zorla mı köyürüceksin gelmiyorum Kuzey abiii"
"peki sen kaşındın" dedi omzuna aldı beni
"Kuzey napıyosun saçmalama indir beni"
"konuşucaz bücür rahat dur"
"ya indirsene konuşmak falan istemiyorum"
" dinlesin sende ben konuşurum ama konuşmadan asla bırakmam seni" dedi parkın çıkışına doğru yürümeye başladı
"zorba mısın oğlum sen indir bak kötü olucak"
"çok korktum bücür" arabanın yanına geldik önce beni bindirdi kapıyı kilitledi
Oda binince yola çıktı. "nereye götürüyorsun beni" diye sordum
"kaçamıycağın ve bizi kimsenin bulamıycağı bir yere"
"şuç bu biliyorsun dimi şuan bildiğin kaçırıyon beni" dedim
"ne kadar zekisinsen öyle" dedi
"dalga geçme durdur şu arabayı gelmiycem ben" cevap vermedi. Bir saatlik yolun sonunda kuş uçmaz kervan geçmez bir yere gelmiştik.
"neredeyiz biz kimin burası" diye sordum
"şehirden uzaktayız bir arkadaşımın gönül isterdi ki seni daha iyi bir yer götüreyim ama cadının teki olduğun için anca burada rahat durursun" dedi
Evin kapısını açtı içeri girdik.
Evin içi oldukça güzeldi aslında dışarı ise karanlık olduğu için korkutucu gelmişti. Koltuğa geçip oturdum.
"telefon çekmiyor burda annemlere nasıl haber vercem merak edicekler" dedim
"haberleri var merak etmezler yani ee açıktın mı güzelim" diye sordu
"acıkmadım yemiycem"dedim camın önündeki koltuğa geçip oturdum. Kuzey mutfak tarafına geçti.
Yarım saat sonra Kuzey elinde tepsi ile geldi önüme koydu."yemiycem Kuzey canım istemiyor"
"tamam dursun Burda açıkınca yersin" dedi yandaki koltuğa geçip oturdu.
"istemiyorum Kuzey sırf insanları susmak için evlenmek istemiyorum ogün bizim en güzel günümüz bu sadece biz istediğimiz zaman olsun istiyorum" dedim
"biliyorum ama elimden başka bişey gelmiyor seni o insanlardan nasıl korurum bilmiyorum" kalkıp yanına gittim kucağına oturdum.
"koruma sadece sev aşkımızı kimseyi düşünmeden yaşayalım o bunu demiş bu şunu demiş benim umrumda değil sen ol bana yeter"
"çok seviyorum" dedi
"çok aşığım" dedim öpüşmeye başladık.
"sakın bir daha benden uzaklaşma bücürüm"
"sakın bir daha senden uzaklaşmama izin verme sevgilim"...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AKŞIN +18 (mahalle hikayesi)
RomanceHikayede argo küfür ve cinsel içerik mevcut +18yaş üstü için uygundur... Akşın ve kuzey'in çınar mahallesinde geçen hikayesi... "günaydın bücür" "bana nezaman bücür demekten vazgeçicen acaba çok merak ediyorum" "vazgeçmiycem oyüzden hiç merak etmene...