Hikayede argo küfür ve cinsel içerik mevcut +18yaş üstü için uygundur...
Akşın ve kuzey'in çınar mahallesinde geçen hikayesi...
"günaydın bücür"
"bana nezaman bücür demekten vazgeçicen acaba çok merak ediyorum"
"vazgeçmiycem oyüzden hiç merak etmene...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kuzey'im: LAN ORTADA ELBİSE YOK Kİ BEZ PARÇASI BUNLAR
Ben: BAĞARMA BANA....
Kuzey'im: hiç biri deme hakkım var mı
Ben: tabii ki yok hadi bekliyorum hangi
Kuzey'im: bende öyle düşünmüştüm siyah olsun en azından daha elbise gibi duruyor.
Ben: tamam sevgilim yarım saate gel al beni seni seviyorum 💋💋
Kuzey'im: çıldırt sonra seni seviyorum bende seviyorum anasını satayım.
Kuzey'in seçtiği elbiseyi giyinip makyaj yapmak için aynanın karşısına geçtim artık herşey tamamdı bu akşam kuzey ile bir arkadaşının düğününe katılıcaktık.
"Anne ben çıkıyorum"
"tamam çok geç kalma sakın"
"of tamam anne ya" dedim çıktım evden aşağı inip apartmandan çıktım.
Kuzey çoktan gelmişti yine çok yakışıklıydı simsiyah bir takım giyinmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yanına doğru yürümeye başladım olduğu yerde dikleşti baştan aşağı beni süzdü yutkunduğunu gördüm.
Tam önünde durdum tek kolunu belime sardı beni kendine çekti "çok güzelsin"
"teşekkür ederim" dedim kafasını boynuma gömdü önce kokladı sonra öptü geri çekildi. "akşınn"
"efendim sevgilim"
"biz hiç gitmesek mi baş başa mı kalsak çünkü ben bütün gece kendimi tutabileceğimi sanmıyorum"
"olmaz söz verdin gelicem diye ayıp olur hem sonuna kadar kalmamıza gerek yok yarım saat durur çıkarız"
"söz mü"
"söz"dedim arabaya bindik yola çıktık
"kuzeyy bence tam zamanı" dedim
"anlamadım yavrum neyin tam zamanı"
"gittiğimiz yerde eski biriyle karşılaşma olasılığımı söyleme zamanı vallahi bir sürprizle karşılaşmak istemiyorum varsa böyle bişey söyle"
"yok öyle bir ihtimal yavrum rahat ol"
"emin misin bak üniversite döneminden arkadaşlar olucak e seninde o dönemin malum"
"neymiş malum olan küçük hanım"
"bir uçan bir kaçan konuşturma şimdi beni" dedim gülmeye başladı pis pis
"gülme ya yalan mı bak aklıma geldikçe tövbe tövbe"
"Allah aşkına yavrum konuştuğumuz konuya bak tamam kapat yok öyle bir olasılık"
"inşallah sevgilim çünkü düğünüme bukadar az kalmışken katil olup mapuslara düşmek istemiyorum" dedim
Düğün mekanın önünde durdu araba ikimizde indik arabadan el ele içeri girdik. Kuzey etrafı taradı sonra arkadaşlarını gördü yanlarına doğru gittik.
Herkes ile selamlaşıp oturduk yerimize.
"kuzey sizin düğün ne zaman" diye sordu masadakilerden biri
"iki ekimde Allah kısmet ederse" dedi masanın altından elimi tuttu. Bana bakıp gülümsedi.
"hayırlı olsun Allah tamamını erdirsin kardeşim"
"amin sağol" güzel bir sohbet döndü masada herkes çok yakın ve samimiydi aslında en sonunda gelin damat geldi salona. Kuzey'e baktım oda bana bakıyordu kulağıma yaklaştı
"çok az kaldı seni o bembeyaz gelinliğin için bir melek gibi görmeme"
Gerçekten az kalmıştı ve her geçen gün heycanım artıyordu. Gelin damat dans etmeye başladı bende etrafa göz gezdirdim bir masada takılı kaldım
Çaprazımızdaki masada bir kız ellerini çenesinin altına koymuş hayran hayran Kuzey'i izliyordu. Al işte ben biliyordum böyle olucağını sinirlerime hakim olup bende dik dik kıza bakmaya başladım ama nafile Okadar odaklanmış ki Kuzey'e gözü hiç bir şey göremiyordu.
"akşın yavrum noldu" diye sordu kuzey
"ne olucak yine birini kendine hayran bırakmayı başarmışsın" dedi
"o ne demek kız" dedi gözümle kızı işaret ettim kuzey göz ucuyla baktı hemen bana döndü
"vallaha benim bir suçum yok"
"biliyorum sevgilim ama biraz daha bakmaya devam ederse benim çok suçum olucak"
"akşın sakın bak şu dans bitsin takımızı takıp kalkarız"
Dans bitmişti birlikte kaltık gelin ve damadın yanına doğru gittik tabiki el ele tam Kuzey'e bakan kızın masasının önünden geçerken ellerimizi kıza gösterdim sahte bir gülücük gönderdim kıza kız hemen kafasını çevirdi.
Takımızı takıp çıktık düğünden arabaya bindik kuzey bana döndü.
