Tehlikeli Sular BxB (TAMAMLANDI)

Bölüm 11 = Club

Canolar canolar. Buraya kadar okuduğunuz bölümler kısaydı çünkü diğer hikayemin finali ile ilgili uğraşıyordum. Şimdi o bitti tamamen bundayım yani sıçtınız :D Kendinizi daha uzun bölümlere hazırlaya bilirsiniz.

Selim arabanın anahtarını Valeye verdikten sonra usulca Cem'in yanına ilişti. "Buranın sadece bir bar olduğundan emin miyiz?"

Cem şaşkınlıkla çevresindeki lüks araçlara ve şık giyinimli insanları süzerken "Bende daha önce hiç buraya gelmemiştim. Diğer gittiğim yerler daha sakindi, burası biraz daha zengin işi gibi olmuş" diyerek düşüncesini belirtti. Boğazın soğuk havası şimdiden iliklerine işlemesine rağmen bir yandan da temiz havayı içine çekiyordu.

Siyah halı ile kaplanmış merdivenleri teker teker çıkarken içeriden gelen müzik sesi şimdiden kulaklarını tırmalamaya başlamıştı. Kapıdaki güvenlik tarafından selamlanarak içeri girdiklerine Selim sessiz bir ıslık çaldı.

Cem, Selim'in yanına biraz daha ilişerek "Araştırmalarında mekan fotoğrafları yok muydu senin?" diye sordu. "Bu kadar şaşırmaman gerekirdi."

"Buranın fotoğrafı yoktu, burası en son aldıkları yer" derken komple mekanı üstün körü süzdüler.

Yer zemini ve duvarlar siyah renkteydi. Tavan ve duvarlardan yansıyan renkli ışıklar Club'ün her yerini aydınlatmaya yetiyordu. Sağlı sollu devasa boyuttaki barda bir sürü barmen harıl harıl çalışırken mekanın dört köşesinde de kafesin içinde dans eden yarı çıplak erkekler bulunuyordu.

Salonun sonunda yüksek bir platformda direk dansı yapan erkek ve kadınlar vardı. Onlarda diğerleri gibi sadece dantelli iç çamaşırları ile olduklarından Selim istemsizce yutkundu. "Bu kadarını beklemiyordum."

Selimin aksine Cem heyecanlıydı ve bunu belli etmekten de hiç sakınmıyordu. Birden Selim'in koluna girdi. "Ben tek kelime ile bayıldım" dediğinde içeri girmeden önce siyah takım elbiseli genç bir kız kendilerinin tam karşısına gelip "İsminizi alabilir miyim?" diye sordu.

"Cem Esir" dediğinde kız birden başını kaldırıp ikiliyi baştan ayağa süzdü.

"Sizler Uğur beyin misafirisiniz değil mi?" diye sorarken sesi az öncekinden daha nazik çıkmıştı.

Cem onu başıyla onayladığı an kız "Buyurun lütfen sizin için yukarıda ki loca alanımızdan bir masa ayrıldı" diyerek sağ taraftaki merdivenlerden yukarı çıkmaya başladı.

Bu merdivenlerde dışarıdakiler gibi simsiyah halı ile kaplıydılar. Üst kata çıktıklarında ise az önce karşılarında olan manzaranın tamamı şimdi ayaklarının altındaydı. Club'ün ortası açık konseptli olsa da yanlarına ekstra izleme katı yapılmıştı. En lüks masalar ve sandalyeler bu bölümdeydi.

Diğer masada oturmuş alem yapan insanların yanından geçerken Selim her birine göz gezdirdi. Tanıdık veya dosyalarda ki herhangi gibi birinin yüzünü görmeyi beklese de hepsi kendisine yabancıydı.

Kız "Buyurun burası sizin için ayrılmış" dediğinde Cem kıza teşekkür ederken Selim kendileri için ayrılmış en uç köşedeki boğaz manzaralı masaya baktı.

Selim köşeye geçip oturduğunda Cem de yanına ilişti. Selim ona sadece yan gözle bakıp bakışlarını geri aşağıdakilere çevirdi.

Cem Selim'in kulağına yaklaşıp "Senin ekibi görebiliyor musun?" diye fısıldadı. Aşağıya göre üst kata daha az müzik sesi gelse de yine de çok gürültülüydü.

Selim başını olumsuz anlamda salladı. Amir'i narkotiğin en genç beşlisini ona ekip diye vermişti. Güya çocukları eğitmesi gerekiyordu ama daha ilk görevlerinden onları clube eğlenmeye getirmiş gibi hissetti kendisini. Cüce lakaplı Ömer şubede hazır ol da beklerken Onurda trafik polislerinin yanında çevirme ayağına iki sokak uzaklıkta hazır ol da bekliyordu. İçeri de ise Ayşe, Kerim ve Şehmuz olmalıydı ama üçünü de daha görememişti.