Bölüm 8 = Davetsiz Misafir

5K 294 50
                                    

Cem kapıyı açtığı an karşısında her zamanki gibi kendisine çift gamzeleri ile gülümseyen Uğur'u görünce, aynı gülümsemesiyle karşılık verdi.

"Günaydın seni hangi rüzgar attı buraya" diye sorarken içeri giren Uğur kendisine bakıp "Rüyamda seni gördüm" dedi ve açık konseptli dairenin mutfak tezgahında oturmuş elinde tanıdık kupa bardakla bir şeyler içen adamı görüp durdu.

Adamı baştan ayağa süzdükten sonra merakla Cem'e dönüp "Müsait olmadığını söyleseydin gelmezdim" derken Cem arkasından kapıyı kapatmıştı bile.

"Sorun değil, Selim yabancı değil" derken eliyle onu içeri buyur etti.

Uğur bir Cem'e bir de karşısındaki geniş omuzlu adama bakarken "Tamammm" diyerek içeri girip yabamcı adama elini uzattı. "Kusura bakmayın ansızın rahatsız ettim, ben Uğur" diyerek kendisini tanıttı.

Selim de adamın elini sertçe sıkıp "Bende Selim" diyerek kendisini tanıtırken Cem tezgahın diğer tarafına geçip kahve makinasına su doldurup hızla kahveyi koydu.

Adamın soy ismini kullanmaması Selim'in işine geldi, o da kendi soy ismini vermek zorunda kalmamıştı. Bu tarz zengin insanlar yeni birileri ile tanışırken ilk kendi soyadlarını, ardından isimlerini söylerlerdi. Anlaşılan Uğur ya o insanlardan değildi ya da fazla temkinli.

Uğur adamın dağınık saçlarına kısa bir bakış atıp tezgahın diğer ucundaki yüksek tabureyi çekip oturdu. Kendisine kahve hazırlayan Cem'e sessizce bakarken kendisini inceleyen adamdan hiç hoşlanmamıştı.

Cem'i daha önce kendisinden bu kadar büyük ve böyle bir tiple görmediğinden açıkçası şaşırdı. Cem daha çok kendi yaşıtlarıyla takılan birisi olduğu için, bu herif onun tarzının epey bir dışında kalıyordu.

Selim "Siz arkadaş mısınız?" diye sordu Uğur'a sanki onu ilk defa görüyormuş gibi merakla incelerken.

Uğur "Sayılır" derken Cem birbirlerini inceleyen ikiliye döndü. Uğur'a Selim'i işaret ederek "Sevgilim" dediği gibi Uğur bakışlarını sorgularcasına Cem'e çevirdi.

"Ne zamandan beri?"

Uğur'un yüzünün aldığı ifade Cem'i eğlendirdi. "İki hafta oluyor değil mi hayatım?" dedi Selim'e birden.

Selim hiç bozuntuya vermeden onu başıyla onayladı. Bir erkeğin ona hayatım diye hitap etmesi kendisini çok değişik hissettirse de, bir kaç dakikalığına bunu göz ardı edebilirdi.

"Evet, iki hafta oluyor" derken Uğur'un yüzünün bir kaç saniyeliğine aldığı hayal kırıklığını görüp anladı. Bu adamın kesinlikle Cem'e ya duyguları vardı ya da daha farklı beklentileri.

Yüzünü yalancıktan da olsa gülümsemeye zorladığı bariz belliydi. "Hayırlı olsun" dedi ikiliye bakıp ciddi bir şekilde.

Selim ona değişik bir şive ile "Sağol kardeş" derken Cem onun bunu söyleme şekline sinirle bakıp burnundan derin bir iç çekti. Uğur'a dönüp ve öksürerek oğlanı kendisine bakmaya zorladı. "Sen sabahları gelmezdin, hangi rüzgar attı seni buraya?"

Uğur sanki neden geldiğini daha yeni hatırlamış gibi "Şey" diyerek aklındakileri toparlamaya çalıştı. "Dün mekanını apar topar boşaltmışsın, öyle bir duyum aldım. Hayırdır ne oldu bir sıkıntı mı var beni neden aramadın diye sormak için uğramıştım" dediğinde sesi gerçekten de onu merak etmiş gibiydi.

Cem'in yüzü birden asıldı. "Evet ya sorma, salağın teki mekanımda reşit olmayan bir kıza uyuşturucu satmış" diyerek dün yaşanan olayları üstünkörü hızlıca anlattı.

Tehlikeli Sular BxB (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin