Mozart Etkisi

705 89 54
                                    

Bölüm aşırı uzun ve bölüm hakkındaki düşüncelerinizi de aşırı merak ediyorum. Başımın ağrısını yorumlarınızı okuyarak dindirmek ne hoş olur. 😁😪

Hadi pamuk eller yoruma vallahi diğer bomba bölümü vermem he sjskskjs

Hadi kip by. 💚

🌠

Mozart etkisini duymuş olmalısınız. Psikoloji, evrendeki en küçük maddenin dahi canlılar üzerindeki etkisini incelerken müziği es geçmemiştir. Klasik müziğin ineklerde süt yapımını ve hasta insanlarda iyileşme oranını arttırdığı, çiçeklerin büyümesini hızlandırdığı ve anne karnındaki bebeğe dinletildiği takdirde IQ seviyesinin arttığı gibi iddialar ortaya atılmış. Tabi bilim adamları durur mu? Bunu detaylı araştırmak ve halka etkili bir sonuç sunmak için deneylere başlamışlar. Fakat sonuç beklentinin altında kalarak hüsran doğuruyor.

Biraz safsata biraz da inanca göre şekillenmiş olduğu söylenerek konuşulmaya devam ediyor. İşin içine Sevgili Mozart karıştığında onun bestelerinin sevgi, neşe ve coşku gibi olumlu duyguları işlemesi insanda azımsanamayacak etkiler bırakmaya başlamış ve bilim adamları tekrar harekete geçmişler.

Rauscher ve arkadaşları; denekleri hemen üç gruba ayırıyor ve bir gruba on dakika Mozart’ın bir eserini, diğer gruba başka bir mistik müzik dinletiyor. Üçüncü gruba da hiç müzik dinletmiyor. Dinletme aşaması bittikten sonra becerileri ölçecek bir test hazırlıyorlar ve aldıkları sonuçlara göre Mozart’ın eserini dinleyenlerin bilişsel becerilerinin arttığı ortaya çıkıyor. Birebir zeka üzerinde bir etkisi olmadığı kanıtlanıyor fakat işitme ve uzaysal becerilerde artış gözlemlendiği ortada.

Sonuç olarak klasik müziğin zeka da değil de insanın bazı şeylere eğilimlerinde etkisi olduğunu ve ruhu dinlendirip huzura kavuşturduğunu, gevşettiğini artık kesin olarak biliyoruz. Dedemin tozlu pikabını bodrumdan çıkarıp holdeki fiskosun, evet bizimkiler hala fiskos kullanıyor, üzerine koymamın ve yine dedemin plak koleksiyonundan Mozart’ı çekip almamın bir sebebi vardı.

Dedemin de kallavi bir adam olduğunu eklemeden geçemeyeceğim. Amasyalı Mozart seni. Koleksiyondaki Chopinler, Beethovenler gözümden kaçmamıştı. İbrahim Tatlıses ve Bergen de…

Bilim adamlarından sonra bu deneyi yapmak tabi ki bana düşecekti. Görelim bakalım Mozart etkisi nasıl bir şeymiş. Sevgili Mozartçığım, oyun başlasın. Spring Waltz arka planda tüm ihtişamıyla çalarken parmak uçlarımda yükselip elimdeki jileti Erez’in köpüklü yanağına sürttüm. Jilet kar küreme aracı gibi köpüğü ve ince sakalları toplarken ortaya çıkan kaymak gibi tene hayranlıkla bakmamak elde değildi.

Pikabın plakta bıraktığı ince cızırtı aramıza nostaljik bir koku gibi karışırken pelte kıvamına gelen bedenimi dik tutabilmek oldukça güçtü. Jilette kalan köpükleri koluma astığım havluya silip başımın açısını Erez’in kalan sakallarına göre ayarlayarak tekrar parmak uçlarımda yükseldim fakat bu defa sendelemeden edemedim. Neyse ki Erez benim için oradaydı.

Gözlerini bir saniye olsun üzerimden ayırmaktan ödü kopuyor gibiydi. Sendelediğim an, dakikalardır bunu bekliyormuş gibi rahatlamış bir soluk vererek belime uzandı ve beni göğsüne çekti. Tamam, bu çok hoş ama kollarım göğsüyle bedenim arasında kalmışken nasıl sakallarını keseceğim? Ayrıca kazdığım kuyuya düşmek biraz amatörce değil mi?

Erez’in kendi için yarattığı buz dağının arkasını görebilmek için o buz dağını kar tanelerine çevirene kadar tüm kozlarımı üzerine oynamaktı amacım ama… Nasıl oldu da bu pozisyona geldik anlamış değilim.  

Ah, Sen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin