Bilmiyorum, aşırı tereddütte olarak yazdığım bir bölümdü ve hepinizin yorumlarına ciddi manada ihtiyacım var. Bana bir şey söylemelisiniz. Sanırım beynim durdu. Hele bir bölümü okuyun da, teselli edilmeye değer miyim bir bakın.
Çokça aşkla, ❤️
Fotiyi Pınterestten çaldım 😂Hiç, ciğerlerinizin elektrik süpürgesinin torbası gibi olduğunu düşündünüz mü?
Ben leblebi tozu yerken nefes almaya çalıştığımda fark etmiştim. Tozlar solunum yoluma kaçmıştı ve nefes alabilmek için epey cebelleşmiştim. Çocukken ise annem deli gibi çalıştığı için evi temizleyemiyordu. Bu yüzden tozlu halılar, yataklar ve perdeler arasında yaşarken ciddi bir hastalık atlatmıştım. Ciğerlerim tamamen tıkanmıştı ve oksijen benim için eski bir sevgili gibiydi. Neredeyse ölecektim.
Kirli havadan, endüstriyel bölgelerin dumanlarından, pasif içicilikten ciğerlerimizin ne kadar mahvolduğunu düşünsenize? Çıkartıp boşaltmaya kalksak içinden neler çıkardı kim bilir? Ben bunlardan kat ve kat daha zehirlisine maruz kalıyordum. Benimkini açtığınızda ne çıkacağını size söyleyeyim; Erez’e dair her şey. Onun her parçası yıldız tozu gibi içime serpiştirilmişti. Fark edemeden ciğerlerime, kanıma, beynime her yerime sızmıştı. Adı konulamayan, devası olmayan bir hastalık gibiydi.
Her nefes alış verişimde Erez’in tıraş losyonunun kokusu burnumdaydı. Üstelik gideli daha on dakika bile olmamıştı. Sözlerinin ok keskinliğindeki kesinliği kalbimi hırpalamış ve ezmişti.
Öfke, güçlü bir motivasyon kaynağıydı.
Erez, benim içinde olmadığım eski hayatını özlediyse buyurup gidebilirdi. Arkadaşlığımızın değerinin sadece laftan ibaret olduğunu göstermişti ve sıktığı bütün o destekleyici adam palavralarını buraya kadar idare edebilmişti. Korkaktı ve benim korkaklarla işim yoktu.
İçimdeki sefil buhranı yok etmek istercesine bir soluk verdim ve kaküllerimi dağıtarak alnımı ovdum. Olmuyordu işte. Onunla ilgili kötü düşünemiyordum. Her hareketinin, tüm sözlerinin yalan olduğuna kendimi ikna etmek istiyorum ama Erez öyle biri değildi. Erez bir şey söylüyorsa veya yapıyorsa o bir beyan niteliğindedir. Gözleri; içtenliğinin, samimiyetinin ve sevgisinin tapusuydu.
Kavga ederken gözlerinde güvensizliği görmüştüm. Güvensizlikleri tarafından kontrol ediliyordu ve bir yanım hala ona yardım etmek istiyordu. Belki de bencilce davranıyordum. Erez’in korku ve sevgiyle hareket ettiğini biliyordum. Zayıf yanı karşımda çırılçıplak kaldığı için utanç içinde hissediyor olabilirdi. Onu sıkıştırmam psikolojisine ne denli etki ediyordu kestiremiyorum ama bana söylediği son sözler iyimser tüm düşüncelerimi öldürüyordu.
Belki de seni bir daha görmemeliyim. Sözleri bu kadar kolay sarf etmesi kalbimi kırıyordu.
Ruanda’da sekiz tane yanardağ bulunduğunu biliyor muydunuz? Yanardağlardan sadece iki tanesi aktifti ve canlı popülasyonu için oldukça büyük tehdit oluşturuyordu. Biliyorum… Biliyorum volkanik dağlardan falan çok bahsediyorum ama Ruanda’da bulunan aktif yanardağlar sanki benim kanımda fokurduyordu ve bu, sadece Erez için tehdit oluşturuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ah, Sen
HumorSiyanür zehirlenmesi yaşıyorum. Gülüşü bir çeşit zehir. Bu yol bağımlılığa varmadan öldürüyordu. O denli etkili. Belinden tuttuğum gibi yere indiriyorum ve boynuna dökülen kılların kaşındırmaması için banyo yapmasını öneriyorum. Uysal bir şekilde ç...