Keyifli Okumalar...🖤
-Bugün izniniz olursa... Gitmeden önce aileme bakmak istiyorum, Tsaritsa-sama.
-Oh, Tartaglia, bunu bana sormana bile gerek yok.
Tsaritsa önünde diz çöken gencin sağlıklı haline bakarken bir kere daha gülümsedi. Ayağa kalktı ve önüne ilerledi. Kırdığı bir dizinden eldivenli elini tutup Childe'ı ayağa kaldırdı.
-Yaşanan onca şeyden ve geçen vakitlerden sonra tabiki de bakabilirsin. Sonuçta bana emanet etmiştin ve hallerini merak ediyorsun~
Childe yavaşça başını salladığında Tsaritsa gülümsemesini büyüttü ve arkasına döndü. Childe derin bir nefes alırken tahtına yerleşen Tsaritsa'nın koyu mavi pelerinine baktı.
-Sadece birkaç ay sonra 18 oluyorsun değil mi?
-Evet, efendim.
-İstersen üniversite için başka bir yer düşünebiliriz. Sumeru veya Calestia sadece bir seçenek tabii, ama buraya gelipte ailenle bir arada da olabilirsin.
Childe başını eğerek Tsaritsa'nın cümlelerini dinlerken yutkundu.
-Orada rahat bir hayat sürdüğünün farkındayım. Derslerin çok iyi olmasa da iyi. Sen zeki bir çocuksun, istediğin okula istediğin vakit girebileceğinden eminim.
Tsaritsa tahtına oturup çenesini elinin tersine yerleştirdi ve ciddi bir ifadeyle başı eğik kızıla baktı. Gözleri kısılırken fısıldadı.
-Önüne serdiğim seçeneklerin hiçbiri sana cazip gelmezken, Liyue'de ne var da hep orayı arzuluyorsun?
Cevabı bundan yıllar öncesinden belirliydi. Kardeşleri harici başka bir yakın arkadaş edinmek onu heyecanlandırmıştı. Çalışmış, çabalamış ve sonunda onun yanına gelmişti.
Peki şimdi? Hiçbir sebebinin olmadığını hissediyordu.
-Ben- sanırım manzarası daha rahat çalışmamı sağlıyor.
-Anlıyorum.
Tsaritsa kıkırdadı ve gidebileceğini söyledi. Childe yutkunup kapıya ilerlerken, Cyno ve Nari'nin, hatta Al Haitham'ın gençliklerini geçirdikleri Sumeru'yu merak etti.
İnazuma? Hiç gitmemişti. Mondstadt? Ona da. Calestia? Sadece duymakla yetinmişti. Gözle görülen tek bir fotoğraf bulamamıştı.
Yine de-
Liyue'nin hepsinden daha iyi olabileceğini düşündü. Çünkü güneş gibi parıldayan bir şehirdi ve içinde...
En iyi arkadaşı vardı, bir ailesi...
Childe buzlu yollarda ilerledi. Keskin bir nefes alarak ciğerlerini yaktı. Gördüğü kâbustan sonra bu yolda adımlaması streslenmesini sağlamıştı. Gözlerini yumdu ve adımlarını hızlandırdı.
En sonunda evleri göründü. Bir arsa içerisinde 3 ev yan yana duruyordu. Komşulukları iyiydi ve hem aileler birbirlerine yardımcı oluyor, hem de çocuklar oyun oynamak için arkadaş sıkıntısı çekmiyordu.
Childe bulunduğu tepeye oturdu. Kar kalçasının altında erirken, gri pantalonu su oldu. Üşümüştü ama umursamadı. Bir dizini kırarken, diğerini uçurumdan aşağı sarkıttı. Kolunu dizine yaslayarak ailesini izlemeye başladı.
Annesi yan komşularıyla beraber yemek yapma derdindeydi. Snezhnaya hep kıştı, evet, ama yine de erzak yapmaları gerekiyordu. Erzak denince de akla ilk gelen şey ekmekti.
Kardeşlerini aramak için uçurumdan atladı. Yere yumuşak bir iniş yapıp karla kaplı bir kayanın arkasına ilerledi ve evin penceresine bakındı. Abileri ve ablası salondaydı. Yine sözlü kavgalarından birini yapıyorlar ve gülüyorlardı. Televizyon seyreden Tonia onlara susmaları için bağırıyordu ama dinlenmiyordu.
Tiz sesi kulaklarına kadar geldiğinde gülümsedi. Bakışları yumuşadı ve bununla beraber kalbi de rahatladı.
Kayanın arkasından çekildi. Birkaç adım attıktan sonra homurdanmalar duydu. Merakla başını kayanın arkasından çıkardığında Teucer'in kara çubukla çizimler yaptığını ve mırıldandığını gördü. Ne çizdiğine baktığında ise dudağını ısırdı.
Bu bir Cyclops bebeğiydi.
Oyuncak satıcısı olarak işini ailesine söylediğinde Teucer'e ilk hediyesi bu olmuştu. Şimdi ise yenisini istediği belliydi.
Geriye adımladı. Elini cebine soktu ve bir kolye çıkardı. Koyu mavi, altın süslemeleri olan balina şeklindeki bu kolyeyi yere koydu ve basamak halinde uçurumun tepesine yol alan taşlardan hızla ilerleyerek ortamdan uzaklaştı. Çok geçmeden eski yerini alıp elindeki taşı, saklandığı taşa yavaşça bıraktı ve ses çıkardı. Teucer çıkan sesle korkup yerinde sekti. Bunun için Childe özür dilercesine kardeşine baktı.
Teucer merakla sesin geldiği yere doğru ilerledi. Taşın arkasına geldiğinde ilk önce atılan ufak taş dikkatini çekti. Yanına adımladı ve taşı tuttu. Minik elinde çevirirken görüşüne takılan parıltıyla taştan bakışlarını çekti.
Bir kolye. Balina desenindeydi ve parıldıyordu. Teucer bunun pahalı olduğunu biliyordu. Daha bakmadan, dokunmadan sadece parıltısıyla bunu anlamıştı.
Taşı bırakıp kolyeyi aldı ve inceledi. Fazla düşünmeden dudaklarından "Büyük kardeş..." kelimesi döküldüğünde- avucundaki kolyeyi sıktı. Etrafına bakındı ve onu görmeyi umdu. Fakat Childe henüz kendisini gösterme niyetinde değildi. Toparlandı ve kardeşinin boynuna astığı kolyeyle beraber limana ilerledi. Liyue'ye dönmeden önce telefonunu açtı ve gelen bildirimlerle dudadığını ısırdı.
Fazla sürmeden gemi hareketlenmişti. Paltosuna sokuldu ve Liyue'yi sisli havada bulanık bir şekilde izlerken susan telefonunu inceledi. İnternetinin bittiğini bile düşünmeye başlamıştı.
Ekranı açtı ve bildirimlere kabaca bakındı.
Cevapsız 689 aramanız var.
Okunmamış 2.597 mesajınız var.
-Oh, kesin sıçtım.
Childe bu kadar aranmasıyla başının dertte olduğunu düşündü. Ama diğer yandan arandığı için kalbi sevinçten sıçradı. En çok kimin aradığını, veya kimin kendisi hakkında endişelendiğini görmek için ekranı açtı. Bildirim penceresini indirdi ve aramalara tıkladı. Geçmişte göz atarken sadece bir ismin kendisini 300 kereden fazla aradığını gördü.
Duraksadı. Gözleri şaşkınlıkla genişledi. Ardından arsızca sırıttı.
Evet, merak etmişti. Ailesi ve yakın arkadaşı olarak eğer tek bir arama yapmasaydı tabiki de üzülürdü.
Aramaları kenara atıp mesajlara girdi. Kaeya, Cyno, Aether, Thoma ve Yume'den çokça mesaj vardı. Dudaklarını ısırarak mesajların çokluğuna göre göz atmaya devam etti. Rehberinde kim varsa neredeyse hepsi yazmıştı evet ama-
Ondan...
Sadece ondan bini geçkin mesaj alması ve son mesajının sadece tehdit üzerine olması gözlerini yumdurdu.
Geri dönmek istedi çünkü Zhongli genellikle kızgın olduğunda korkulur birisine dönüşüyordu.
Childe herkese görüldü attı. Ne cavap vermesi gerektiğini bilemedi. Cyno ve Kaeya gelen görüldüden sonra kısa vakitte tekrardan mesaj atmaya başlamışlardı. Childe bildirim sesleriyle okyanusa gözlerini dikti. Gözleri kısılırken kalbi hızlandı.
Onu ne kadar endişelendirmişti?
°
YOU ARE READING
Adamım İyi Misin? /ZhongChi Texting\
FanfictionGenshin İmpact shipleriyle beraber ZhongChi texting/düz yazı/one shot~ Shipler~~ Zhongchi√ Xiaoven√ Thomato√ KazuScara√ Kaebedo√ Cynonari√ Haikaveh√ Vs. Diğerleri√ Kurgu kan, şiddet, argo konuşmalar, smut(NSFW) ve çoğunlukla cringe içermektedir.