Wattpad'in yine kafayı yeme dönemi gelmiş arkadaşlar. Hiç mutlu değilim.
Beklettiğim için üzgünüm...
Ertesi sabah Toprak hiç yapmadığı bir şey yapıp kardeşine kahvaltı hazırlamak için erken kalkmıştı. Ama kardeşi de erken kalktığından ve Karahan onların sesine uyandığından şu an hepsi ayaktaydı ve mutfakta kahvaltı hazırlamaya çalışıyordu.
Karahan üst raftaki tabaklara uzandığında poposuna hissettiği elle hemen elini arkasına atıp Toprak'ın eline vurdu. Arkası dönük Ceyda'yı işaret edip ne yapıyorsun anlamında kafasını salladı. Toprak omuz silkip dudağına yaklaşmaya başladığında Karahan elini Toprak'ın alnına koyup itti. Toprak geriye doğru sendelemişti ki Ceyda sesli bir nefes verdi ve onlara dönmeden konuşmaya başladı.
"Babasından gizli flörtleşmeye çalışan çiftler gibi 2 saattir birbirinize ellemeye çalışıyorsunuz yeter artık." Elindeki bıçağı bırakmadan onlara döndü. "Görmediğimi mi sanıyorsunuz?"
Karahan, Toprak'a bak gördün mü der gibi kaşlarını kaldırdı ve Ceyda'ya döndü.
"Kardeşin ellekçi ne yapabilirim?"
Ceyda tam bir şey demek için ağzını açmıştı ki kapı çaldı. Hepsi aynı anda kapıya döndüğünde Toprak'ın beyni hızla çalışmaya başlayıp gelenin kim olabileceğini düşünmeye başladı.
Karahan da burada kaldığı birkaç günde eve gelen kimsenin olmadığını öğrendiği için kim olduğunu merak edip Toprak'a döndü.
"Birini mi bekliyorduk?"
"Evet."
Ceyda soruyu Toprak yerine cevaplayıp elini kısaca lavaboya tuttuktan sonra ikilinin bakışları altında mutfaktan çıktı. Karahan Toprak'la göz göze gelince bakışlarından onun da geleni bilmediğini anladı.
Aklına gelen şeyle duraksadı ve kaşları çatıldı. Ceyda annelerini çağırmış olabilir miydi? Bunun cevabını bir gün önce öğrenmek için mutfaktan çıktı.
Karahan da onun yüzündeki gergin değişimi fark ettiğinde acele ederek onun arkasından mutfaktan çıktı.
Toprak kapının önüne yaklaştığında içeride dikilen Ceyda'yı ve kapının dışında dikilen çocuğu gördü. Gelenin annesi olmadığını görünce kasılan yüzü gevşedi ve daha sakin adımlarla onlara doğru yürüdü.
Çocuk, mutfaktan çıkan iki uzun adamı gördüğünde onlara yakın olan adamı çenesiyle işaret edip "Bu mu abin?" diye sordu. Ceyda çocuğun işaret ettiği abisine baktı ve "Evet." diyerek cevapladı.
Tahmin etmesi zor olmamıştı. Ceyda ve Toprak çok benziyordu.
Çocuk bu sefer Karahan'a bakıp "Diğeri kim o zaman?" diye sorduğunda Toprak en sonunda ters ters baktığı çocuğa hitaben konuştu "Asıl sen kimsin?"
Ceyda kapıdaki çocuğa kısa bir bakış atıp "Özgür," dedi. "Sevgilim. Ben de tam onu içeri girmeye ikna etmeye çalışıyordum. Ama girmedi bir türlü."
Toprak kim olduğunu öğrendiği çocuğa ters ters bakmayı kesmeyip"Girmesin zaten." dedi sertçe. "Evimde yabancı birine gerek yok."
"Ben çok mu tanıdığım sanki? Ben de yabancıyım." dedi Ceyda tek kaşını kaldırarak. Toprak bunun üzerine gözlerini devirdi ve "Evet tanıdıksın Ceyda. Sen beni tanımıyor olabilirsin ama ben seni tanıyorum." dedi yarı sinirli bir ifadeyle.
Karahan, Toprak'ın sinirlenmek üzere olduğunu fark ettiğinde elini omzuna koydu. Toprak omzunun üzerinden Karahan'a döndü. "Bezini değiştirdiğim çocuğun bana söylediği şeye bak." dedi sakin olmayan bir sesle.
"Bezimi değiştirmen beni tanıdığın anlamına gelmiyor."
"Popona kadar tanıdığım anlamına geliyor."
"Toprak!" diyerek atıldı Karahan ne söyleyeceği belli olmayan Toprak'a doğru. Toprak'ı omzundan tutup kendine çekti ve Ceyda'ya hitaben konuştu. "Sus artık."
Ceyda omuz silkip Özgür'e döndü ve onu kolundan çekip içeri çekti. Özgür de daha fazla direnmeyip Ceyda'nın onu içeri çekmesine izin verdi.
Toprak onun gitmesine itiraz etmek için ağzını açtığında Karahan kulağına "Bırak girsin." diye fısıldadı. Bunun üzerine memnuniyetsiz yüzünü bozmadan tersçe "O mikroplu ayakkabılarını çıkar." dedi ve bir şey demesine izin vermeden mutfağa geçti.
Karahan da onun peşinden gittiğinde Ceyda ve Özgür koridorda yalnız kalmıştı.
"Diğer çocuk kim?" diye sordu Özgür mutfağa geçen ikilinin arkasından.
Ceyda söyleyip söylememe arasında gidip gelse de "Toprak'ın sevgilisi." diye cevapladı kısaca.
"Onu bir yerden tanıyor gibiyim." dedi. Sevgili olmalarına takılmış gibi görünmüyordu.
"Kim olduğunu bilmiyorum. Ben de varlığını dün öğrendim."
"Onu daha önce gördüğüme eminim."
"İstiyorsan ona sorarsın nerede görmüş olabileceğini." dedi ve mutfağı işaret etti. "Hadi yanlarına gidelim artık. Kahvaltı edeceğiz."
Mutfağa doğru hareket hareketlendi ama Özgür'ün onu takipmediğini fark edince durdu.
"Neden gelmiyorsun?"
"Kahvaltı nereden çıktı Ceyda? Beni almaya gel dedin sadece. Bundan bahsetmemiştin."
"Çünkü böyle olacağını ben de bilmiyordum. Onun hakkında bir şeyler öğrenmeliyim Özgür. Bunun için elime bu fırsat geçti işte. Sen de yanımda ol. Onun yanında kendimi güvende hissetmiyorum."
"Onun yanında güvende hissetmiyorsan neden evinde bir gece kaldın? Ya sana bir şey yapsaydı?"
"Bilmiyorum Özgür. O an için yapmaz gibi gelmişti. Bunu sonra konuşalım. Şimdilik sadece yanımda ol. Sana ihtiyacım var."
Özgür sesli bir nefes verip omuzlarını düşürdü. "Tamam."
Bu sefer o Ceyda'dan önce davrandı ve mutfağa doğru hareketlendi. Sonra bir anda durdu ve Ceyda'ya doğru dönüp ellerini yüzünün iki yanına koydu. Kendine çekip kısa ama sıkı bir öpücük verip ayrıldı. O mutfağa giderken Ceyda arkasından sırıtarak onu takip etti.
Mutfağa girdiklerinde Toprak göz ucuyla onlara baktı. Ceyda'nın gülüşünü gördüğünde gözlerini kıstı ve gözlerini bir ona bir Özgür'e çevirip "Evimde elleşmeyin sakın." dedi ve Özgür'ün ters bakışlarına yüzünü buruşturup gözlerini devirerek bakışlarını çekti.
Bölümün daha uzamasını isterdim ama yeni bölüm için çok geç kaldım. Biraz daha uzatırsam atamayacağım bir türlü. Bunu atayım bir an önce okuyun. Diğer bölümü daha erken atmaya çalışacağım.
<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sütyen | BxB | Texting
RandomToprak: Sütyenin bizde kalmış prenses 19.08.2022 24.08.2022 Olumsuz örnek içerir.