-16-

1.9K 109 36
                                    

Merhaba çocuklar, yeni bölümden hepinize selamlar. Umarım beğenirsiniz 🪐🌺

***

"Baba beyni biyakma biy dayha taymaym mıy? Eyen şeyniy çoyk öyjedi, biyakma Eyen'i " (Bu çocuk kalbime zarar be !)

"Merak etme bebeğim, bir daha böyle bir şey olmayacak . Sakin ol artık lütfen. Bak dayanamıyorum bu hallerine ..."

"Seyni sebiyoyum bayba, Ayşaf bayba seyni de çoyk sebiyoyum. Siyzi çoyk sebiyoyum beyn . Beyni biyakmayın ."(Merak etme aşkım öyle bir şey yapmazlar. Hele bir yapmaya çalışsınlar ...)

"Merak etme babacığım seni asla bırakmayacağız. Sen gitmek istesen bile seni bırakmayız . Güven Ayşaf babana " (Bu Asaf deli gibi aşık ha . Aşk böceğim yaa)

Evet çocuklar o gecenin son konuşması böyle olmuştu. Asaf büyük bir söz vermişti. Ve bu sözü tutmak için elinden gelen her şeyi yapacaktı.

Erhan mı? O sadece kafasını Eren'in boynuna yaslamış, sanki son nefesi minik bedenin kokusunda saklı kalmış gibi içine çekiyordu . (Seni deli etmek vardı ama neyse ...)

***

Sabah ...

Sabah olduğunda büyük bir karmaşa karşıladı bizim üç aşığı. (Salak diyelim biz ona ...)

Biricik bir anda odalarına dalarak uykunun en güzel yerinde uyandırmış, salonda beklediğini söyleyerek gitmişti.

Salona geldikleri zaman tüm aile üyelerinin aşağıda olduğunu gören Eren , sıkı bir azar işiteceğini anlamıştı. (Sikmeseler bari ...)

"Evet ... Herkes burda olduğuna göre esas konuya gelelim . Siz kimsiniz , Eren neden burda ve neden bu ... Kıyafetleri giyiyor ?"

Biricik sorularını teker teker sıralamış, tekli koltuğa oturarak Eren'in bile ilk defa gördüğü bir yüz ifadesiyle bakmaya başlamıştı. (Boku yediniz abi ...)

Herkes suspus olmuştu sanki hatta babaanne bile ...

Lakin içlerinde sadece birinin sessizliği başka anlamlar yaratıyordu . Asaf ... İçinde büyük bir korku vardı. Kaybetme korkusu. Eren kaldığı süre boyunca alışmıştı onlara doğru, ama ya Biricik ... Ya Biricik ile gitmek isterse ? Eren her zaman Biricik hakkında sanki büyük bir kahramanmış gibi bahsederdi .

Söze ilk başlayan ve olayı baştan sona anlatan Erhan oldu ...

"Neyse , kısacası anlayacağın olaylar bu yönde. Bir aylığına bir anlaşma yaptık ve bunun için Eren bizim evde yaşadı. Bir neden için ..."

"Ne ? Hangi neden ? Neymiş o neden ?"

Yine sıraladı sorularını Biricik ...

"Asaf'ın üvey babası yıllar önce annesiyle evlendi . İlk başlarda tek maksatı zengin ve yeni eşini kaybetmiş bir kadını tuzağına çekip gün geldiğinde tüm mal varlığını ele geçirmekti . Lakin sonradan olayların sadece parayla bitmeyeceğini aynı şekilde büyük bir gücü de ele geçirebileceğini anladı . Ve bunun için de sanki ilk görüşte aşık olmuş ve deli gibi seviyormuş gibi taklit yaptı ve kısa sürede evlenme teklifi etti . Ve maalesef ki evlilik gerçekleşti.

Yıllar boyunca evli ve aşık koca rolünü oynadı. Aslında gayet başarılıydı ama bir gün patlak verdi . Ve bu hatası onun sonu oldu . Yakın bildiği adamlarından biri bize çalıştı ve onu bize sattı . Sonrası da çorap söküğü gibi geldi . Bize kalan tek şey onun sonunu getirecek son bir kozdu . Ve o da sadece onun peşini bıraktığımızı düşünmesini sağlayacak, onu rahatlatacak biri ola bilirdi . Eren bu eve geldiği zaman tüm ilgimizin üstünde olduğunu gördü ve rahatladı. Ama bu rahatlığı bize son adımımız için çok yardımcı oldu . Tüm oyunları ve planlarını ortaya çıkaracak bir dosya hazırladık ve onu burada tutan tek kişiye - Asaf'ın annesine verdik . Eh tabi sonrasında da her şey bitti . Ait olduğu yeri boyladı . "

Uzun soluklu cümlesi içine çektiği derin bir nefesle bitti . Yıllar süren bu maraton dakikalar içinde anlatılmıştı.  (Lan yazarken ben soluksuz kaldım , çocuk öldü her halde ya  )

"Vay be ... Ne plan ama ... Eh ama neyse madem her şey bitti , o zaman ben kardeşimi de alıp gide bilirim artık . Artık burda kalmasının bir nedeni yok . Değil mi ?"

İşte olmuştu. Asaf'ın korkusu gerçek olmuştu. Eren gidecekti . Ayrılacaktı minik bebeğinden...

"Hayıy , oymaj beyn diydemem !"

Lakin bu korkusu minik avcı tarafından yok edilmişti . (Bu bebek aşk be ya 😩)

"Lan Eren , neden gidemezsin be ? Bitti işte her şey. Senin onlarla onların da seninle işi kalmadı. Saçma sapan konuşma da hadi eve gidelim "

Çok ilginç geliyordu Eren'in aynı bir bebek gibi konuşması. Ama böyle bakıldığında Eren her zaman çocuk gibi davranırdı. İlgi muhtaçlığı vardı mesela , hemde hiç bitmeyen . Sonra en ufak bir olaya bile fazla sevinmesi ve ya fazla tepki göstermesi vardı. Yani anlayacağınız her zaman bir fazlası vardı.

"Biyj ayyaşma yayptıyk , beyn diydemem. Oyyaya söyj beydim . Oymaj ! Heym diydeyseym Ayşaf baybam çoyk üjüyüy . Aylay vey yemeyk yeymej . Sonya Eyyan baybam da çoyk üjüyüy ve öjyey beyni ."

Sıkıca dudaklarını bir birine bastırdı Biricik . Eren ilk defa kendisiyle bir yere gitmek istemiyordu . Şimdi ne yapacaktı? Kocaman adam olmuştu. Zorla kolundan tutu götüremez di değil mi ? Hem hareketlerinden ve bakışlarından kalma sebebinin anlaşma olmadığı çok belli oluyordu . Eren'in erkeklerden hoşlanması fikri onu rahatsız ediyor mu diye bakarsak eğer , kesinlikle cevap hayır olacaktı. Evet doğru, daha önce hiç bir erkekten hoşlandığını görmemişti, ama bir kadından da hoşlandığını hiç görmemişti ...

"Beyn buyda baybalayımla kaliycam hıh ..."

***

Gözümden uyku akıyor be resmen ya . Çok yorucu bir gündü benim için . Elimden geldiği kadar uzun yazmaya çalıştım bölümü ama ne kadar başarılı olduğumu bilemem .

Umarım beğenirsiniz çocuklar, minik yıldıza basmayı ve bolca yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Yazım hatalarım varsa affola 🌺🪐🌹



Papatyalar aşkına Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin