-15-

2K 107 81
                                    

Merhaba çocuklar, yeni bölümden hepinize kocaman sevgiler saygılar 😘

Gece hepinizin yorumlarını okudum ve bu bölümü sizin yorumlarınız doğrultusunda düzenleyerek atıyorum. Umarım beğenirsiniz çocuklar 🌺🪐

***
O günün üzerinden beş gün geçmişti.
Bu günlerde neler mi olmuştu? Hemen anlatayım.

O gecenin ertesi sabahı Eren gözlerini açtığı zaman ,babasını yine yanında bulamamıştı . Bu durum minik kalbini kırarken, sabaha gözlerini ağlayarak açmıştı. Onun sesine uyanan Asaf , bebeğine bir şey olduğunu düşünerek rüyasından sıçrayarak kalkmış, lakin hıçkırıkları arasında duyduğu 'babam nerede ?' kelimeleriyle rahatlamıştı. Bir an ciddi bir şey olduğunu sanmıştı çünki...

Bu sırada gözü çıkasıca Erhan neredeydi mi ? Evdeki gereksiz kişiyi yok etmek için son adımları gerçekleştiriyordu . Yıllardır gerçekleştirmek istedikleri planlarını bu akşam hayata geçirecekti.

Bulunduğu arabadan inmiş ve hızlı adımlarla eski eve yaklaşmıştı. Bunu normalde asla yapmazdı ama ... Mecburdu.

***
Eren tatlı uykusundan uyandığında odada yalnızdı. Bu ilk olarak küçük alanını tetiklemiş ve gözlerinin dolmasına sebep olmuştu. Malum , son günlerde Erhan babası sayesinde terk edilme korkusu yaranmıştı garibim de.

"Baba ben uyandım..."

Seslenmesinin ardından geçen iki dakika sonra ayak sesleri gelmişti. Duyduğu seslerle dolan gözleri durulmuş, yüzünde kocaman bir gülümseme oluşmuştu. Babaları onu yalnız bırakmamıştı. Yani en azından Asaf babası...

Büyük bir sabırsızlıkla kapının açılmasını ve kocaman güçlü babasının kendisini kucağına almasını beklemişti. Lakin görmeyi beklediği kişi kesinlikle o değildi. Korkuyla kasılan kalbi duracak seviyeye gelmişti. Aldığı nefesler yetmiyordu sanki . Az önce normale dönen gözleri yeniden yaşlarla dolmuş, uykudan yeni uyanması sebebiyle al al olan yanakları göz yaşlarıyla yıkanmıştı . Çok korkuyordu ...

***
Günün ilerleyen saatlerinde odadaki şahısla tek başına kalmıştı Eren . Başını yerden kaldırmıyor, babalarının gelip onu bu durumdan kurtarmasını bekliyordu . Yine çok korkuyordu...

***
Akşam olmuştu. Hizmetçiler mamasını getirmişlerdi, ama yemeyi kabul etmemişti. İstemiyordu bir şeyler yemek , o sadece babalarını istiyordu.

Odada derin bir sessizlik hakimdi . Ne Eren , ne de o konuşuyordu. Ondan çok korkuyordu.

Yarım saat sonra ...

Eren uyumuştu. Hoş, ne kadar uyku denile bilirse ... Kabus görüyordu sürekli.Birkaç dakika sonra evde olan sessizlik andı bozulmuştu. Babaları gelmişti. Ama Eren uyuyordu .

Odanın kapısı açıldı, adamlar içeri girdi . Tekli koltukta oturan şahıs ayağa kalktı. Gözlerinde öfke, nefret ve bilinmezlik vardı. Ama en fazla hayalkırıklığı.

Adamlar yorgundu . Gözlerinde yılların yorgunluğu ve bıkmışlığı vardı. Ama bitmişti sonunda , her şey yoluna koyulmuştu.

Eren'in sesleri yükselmeye başladı o anda ve saniyesinde gözleri açıldı. Korku dolu gözlerini ilk olarak tavanda daha sonraysa odada bulunan üç kişi üzerinde gezdirdi. Asaf yaklaştı hemen , aldı onu kucağına. Eren yasladı başını yuvası olan boyun girintisine.

Sadece birkaç dakika , sonrasında sakinleşti kalbi , sakinleşti solukları.

Kafasını kaldırıp Erhan'a baktı Eren . Açtı kollarını. Artık bu uzaklık canına yetmişti. Babasını istiyordu minik Eren .

"Bayba Eyeni ay . O şeyniy çoyk öyjedi , yüffen ay Eyeni ."

Konuşması boyunca açıp kapattığı ekleriyle Erhan'a uzanmaya çalışmıştı. Eh bu minik isteği de babası (gözü kör olasıca Erhan ,ben sana yapacağımı bilirim !) tarafından geri çevrilmedi tabii ki de . (Cesareti varsa denesin ...)

Hızlı adımlarla minik bedene yaklaşmış ve eşinin kucağından almıştı oğlunu .

Sıkıca sarılmıştı Eren babasına. Günlerdir kokusuna hasret kalmıştı resmen çünki. Öyle bir sarmıştı ki boynunu , sanki her an kaçıp gidecekte , eğer tutarsa gidemezmiş gibi düşünüyordu, hissediyordu minik kalbi .

Erhan bebek odasında olan üçlü koltuğa oturmuş ve sıkıca sarılmıştı bebeğine. Öyle bir sarılıyordu ki , sanki uzak durmak zorunda olduğu günlerin acısını çıkarıyordu.(Ayh ben bu gariban Erhan'ın uzak durma sebebini unutmuşum ya , az daha masum bebeğime günahsız yere hain planlar kuracaktım ...)

Bu sırada odada bir kadın sesi yankılanmıştı . Hiç te yabancı olmayan bir kadının...

"Ben ... Gideyim artık , evet- evet gideyim ..."

Onun bu davranışı Asaf'ı sinir etmişti. Bazı şeyleri yanlış anlamıştı da minik ayı bey ...

"Otur oturduğun yerde sinir etme beni . Başlarım senin homofobik düşüncelerine ha ... "

Onun bu tavrına şaşıran kadın  , çatık kaşları eşliğinde sesini yükseltmişti. Kimse ona bağıramazdı bir kere .

"Bana bak , mafya filan dinlemem seni döverim. Homofobik olsam yıllar boyunca aynı evde bir eşcinsel'le birlikte yaşamazdım. Bilip bilmeden konuşma, asabımı bozma benim ."

Onun bu sert haline gülümseyen Erhan ,

"İyi madem , o zaman bu gece bizim evde misafir ol . Yarın konuşur, hallederiz tüm olayları tamam mı Biricik hanım?"

Onun bu ukala haline sinir olan kız, tam ağzını açıp itiraz cümlelerini sıralayacak olduğu zaman duyduğu şeyle olduğu yerde kalmıştı.

"Yoyuy giydme Biyijik . Yüffen Eyeni biyakma. Eyen şeyniy çoyk öyjedi. Diytme .."

Onun bu hali ile ilk defa karşı karşıya kalıyordu genç kız ve kesinlikle ne yapacağını bilmiyordu . Onun bu karasız halini minik beden yok etmiş, eli kolu bağlı bir şekilde bırakmıştı.

"Beyni biyakma Biyijik . Ayyeyey coycuklayini biyakmayz kiy , deyiy miy? Bayna sey soyyemiyştiyn beyn seyniy ayyeyn gibiy seveyim diyey ...( Beni bırakma Biricik . Anneler çocuklarını bırakmaz ki , değil mi ? Bana sen söylemiştin ben seni annen gibi severim diye  ) "

***
Ayh be , bu çocuk beni öldürecek. Ben sonunda kalp krizi geçireceğim bunun yüzünden.

Umarım beğenirsiniz çocuklar, umarım eline  yüzüne  bulaştırmadan yazmayı başarmıştır bu yazarınız.  Bu geçiş bölümü gibi bir şeydi haberiniz olsun. Gelecek bölüm esas konuların yer aldığı bir bölüm olacak .

Yazım hatalarım varsa affola, sizi seviyorum 💜🪐🌺

Yorum yapmayı ve minik yıldıza basmayı unutmayın lütfen 🥲



Papatyalar aşkına Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin