Papatyalar aşkına

-19- (Final , gerçek olmayan )

Merhaba çocuklar, umarım iyisinizdir . Hepinizi çokkkkk seviyorum 💜✨🪐

***

Merhaba, ben Eren . 25 yaşındayım. Evet .... Tahmin ettiğin gibi en son olan olayın üzerinden 6 yıl geçti. Şimdi belkide dersin neden böyle oldu , neden yıllar sonraki ben ile karşı karşıyayız diye . Eh , haklısın da aslında...

Son yaşanan olayın ardından her şey çok hızlı ilerlemeye başlamıştı. Öyle ki , huzurlu geçen birkaç günün ardından bir anda benim yarım bıraktığım eğitim hayatım ortaya çıkmış, her şeyi bir nevi berbat etmişti.

Babamların ısrarı sonucu sınavlara çalışmış ve güzel bir üniversiteye kabul olmuştum. Bunun sonrasında ise babamların yaptıkları tüm yeraltı işlerinden bana bir zarar gele bileceğini düşündükleri için çekilmeleri ve bizim Fransa'ya gitmemizle devam etmişti. (Bu çocuklar adam oldu be sonunda ya ... Eh nereden nereye ya 🥺)

Peki ya diğerlerine ne oldu diye sorarsanız , onlar hakkında da kısa bir bilgilendirme vereyim .

Asaf babamın annesi hayatında olan olaylar yüzünden kendini çok kötü hissediyordu . Onun bu çaresiz devam eden hayatı Deniz isminde kimsesiz bir kız çocuğuyla karşılaşana kadar devam etti . Denizi bulması ve ona aile olmaya karar vermesinin üzerine bizim ile vedalaşıp küçük kızı ile birlikte Fransa'da yaşamaya başladılar. Eh şimdi de hayatları çok güzel ilerliyor.

Biricik ,güzel kalpli küçük annem ...

Babamın üvey kardeşi olan Ömer abi kısa bir süre içinde - nasıl başardı artık orası muamma - Biricik'in kalbine giden yola keşif yapmış ve sadece bir ay içerisinde evlenmişler di . Ve şöyle bir sır vereyim ki , Ömer abi tüm herkese aslan kesilirken bir tek onun ve küçük oğulları Ali'nin yanında uysal bir kediye dönüşüyor...

Ah evet siz bilmiyorsunuz onu da ... Ömer abi evlendiklerinden sonra büyük ısrarları sonucunda Biricik'i yeniden sınava sokmuş, bırakmak zorunda kaldığı eğitim hayatını çok güzel bir şekilde tamamlamasına yardım etmişti.

Biricik tam da ondan beklenen hareketi yapmış ve anaokulu öğretmeni olmuştu . Eh bu iş sanki onun için yaratılmış gibiydi...

Babaanne, yaşlı ama gözü korkusuz kadın savaşçı...

Üç yıl önce bir anda kalp krizi geçirmiş ve seksen beş yaşında hayata gözlerini kapatmıştı. Onun ölümünden sonra herkes çok
yıkılmıştı. Özellikle de Ömer abi ...

Gitmeden önce yapacağı en büyük iyiliği yaparak gitmişti ama . Onlarca çocuğa umut olmuş, hayata güvenli ve sağlam adımlar atmalarına yardımcı olmuştu. Eh bu hareket tam da ondan beklenecek bir şeydi ...

Biricik'in annesi ...

Eşinin ölümünden sonra türlü sıkıntılar çeken bu güzel kalpli kadın, beş yıl önce çiçekçi açarak, hayatına bir şekilde renk katmıştı. Büyük özeni ve hevesiyle kısa sürede işini büyütmüş şehrin en tanınan kadınına dönüşmüştü.

Eren'in babası...(Tüm içten dileklerinizi yorumlara döke bilirsiniz çocuklar...)

Yaptığı kötülüklerin hesabını çok güzel vermişti kendisi . Bir gece uyuduğu yatağında öldürülmüş, ölümle savaşan vücuduna verilen son etkili darbeyle hayata gözlerini kapatmıştı.

"Eren'in ve annesinin selamı var "...

Eh şimdi ne olduğunu merak ediyorsanız şöyle söyleyeyim. Yıllar önce gittiğimiz ve hem benim hem de babalarımın işleri sebebiyle sadece yılda iki defa gittiğimiz ülkemize geri dönüyoruz. Eh tabi odada bilmem kaç dakikadır yaptığımız gibi birbirimize armağan ettiğimiz öpücüklere bir son vere bilirsek ...

Belki dersiniz 'önceden annem diye ortalığı yakıyordun, şimdi nasıl oldu da bu kadar uzak kala bildin papatyalar cennetinden '-diye . Eh yine haklısınız aslında ...

Yıllar önce , biz daha Fransa'ya taşınmadan birkaç ay evvel bir çocuk ile tanıştık. Çok çalışkan ve azimli biriydi . Annemin mezarına gittiğim zaman onu orda sıkça görmeye başlamıştım. Bir gün yine annemin mezarında oturmuş, papatyalar dizerken, bir anda yanıma gelmiş ve bu sayede tanışmıştık. Çok sevimli ve iyi kalpli biriydi .

Orada bulunmasının sebebinin yıllar önce kaybettiği ablası olduğunu duyduğumda çok üzülmüştüm . Ve bir gün olan konuşmalarımızda gitmek zorunda olduğum ama annemin mezarını sahipsiz bırakmayacak olduğumu söylemiştim. O da bunun üzerine " eğer istersen ben senin annenin mezarına bakarım , hem böylelikle gözün arkada kalmaz "- demişti.

Babamlar ile yaptığımız kısa bir konuşma sonucunda anlaşmış ve teklifini kabul ettiğini söylemiştim. Eh tabii ki de bu yaptığı işin karşılığında ayda belirli bir miktar maaş da veriyorduk . Ne kadar istemese bile ...

Bunun haricinde hayatımda çok değişen bir şey olmadı. Günlerim babalarım sayesinde çok güzel ve eğlenceli geçiyor. Onlara çok şey borçluyum. Ve asla haklarını ödeyemem. Böyle şeyler düşündüğümü bilse Erhan babam bana güzel bir ceza verir - cezalar kesinlikle çok güzel - ve bana bir süre trip atardı. Ama iyi ki şu anda bunu görmüyor...

Sizi özleyeceğim çocuklar, kendinize iyi bakın. Sizi seviyoruz...

***
Ben şu anda çok duygusal'ım ya ...

Bu güne kadar sabırla yanımda olan , bana destek olan herkese çokkkkk teşekkür ederim . Belki de sizin sevginiz ve desteğiniz olmasa bu hikaye yarıda bırakılırdı . Bu güne kadar gele bildiysek bu sizin sayenizde . Kendinize çok iyi bakın çocuklar . Özel bölümlerde görüşmek üzere. Sizi seviyorummm 💜✨

Umarım beğenirsiniz çocuklar. Yazım hatalarım varsa affola. Lütfen diğer hikâyelerime de şans vermeyi unutmayın.

Minik yıldıza basmayı ve bolca yorum yapmayı unutmayın lütfen. Ne kadar çok oy gelirse özel bölüm de o kadar çabuk gelecek sanırım 🤔

Sizi özleyeceğim... Hoşçakalın çocuklar 🌺🪐🌹