-11-

2.4K 136 40
                                    

Ay sonunda be ! Yeni bölümden herkese merhaba çocuklar. Umarım beğenirsiniz 🥲

***

Gece geçmiş, sabah olmuştu. Minik beden uykusunda yedirilmiş , bezi değiştirilmişti . Şimdiyse her iki tarafında yatan babalarıyla birlikte uyuyordu başına gelecek olaylardan habersiz .

Saat sabahın beşinde gördüğü korkunç kabusla uyandı Eren . Ama kabus dememeye kırk şahit aranırdı .
Çünki gördüğü kabus değil annesinin ölüm anıydı.

Bal gözleri gece lambasının cılız ışığıyla aydınlanan  odaya açılırken, kalbi korkuyla atıyordu. Öyle ki göz yaşları yanaklarından süzülürken hıçkırıkları odayı süslüyordu acı bir şekilde.

Duyduğu hıçkırık ve iç çekişlere ilk uyanan Asaf olmuştu. Normalde Erhan daha duyarlı olurdu seslere karşı  ama gece geç uyuduğu için bu durum geçerli değildi maalesef ki .

Asaf hemen doğrulmuş ve Eren'le göz göze gelmişti. Bir dakika - bu işte bir yanlışlık vardı. Eren neden hiç hareket etmeden sadece gözlerinin içine bakarak ağlıyordu ?

Asaf hemen öne doğru uzattığı kollarıyla Eren'i kucağına almıştı. Baştan sona sırılsıklam ter içinde olan bedenle kaşları çatılmış, ne olduğuna anlam verememişti .

"Ne oldu Eren , neden ağlıyorsun ? Bir yerin mi ağrıyor ? Susadın mı? Altın mı pislendi ? Bir şey söylesene!"

Soluksuz bir şekilde kelimelerini sıralamış aynı zamanda da zavallı çocuktan cevap bekliyordu bizim akıllı .

Gördüğü kabusa bir de Asaf'ın ona bağırması eklenince daha fazla ağlamaya başlamıştı Eren .

"B-beyn boy şey yaypmaydım . Eyen biy şey yaypmaydı bayba , noyuy kıyjma !"

Artan hıçkırıkları arasından zar zor kurduğu cümle Asaf'ı bozguna uğratan en büyük etken olmuştu o anda . Erhan uyuyordu , onu uyandıramazdı . Bebeği çok yorgundu çünki . Lakin diğer taraftan öbür bebeği ağlıyordu. Ne yapacaktı ki şimdi ? (Ebenin ...)

"Bayba Eyene vuyma noyuy . Eyen koytü cojuk deyiy kiy , yüffen vuyma bayna ..."

Asaf duydukları sayesinde sinirlendiğini hiss ediyordu . Çaresiz hissetmesiyle gelen karmaşa hissi onu deli ediyordu her zaman . Hoş bu durumu sadece Erhan sayesinde tatmıştı şimdiye kadar ama olsun .

En nihayetinde baş veren olayı idrak eden Asaf (Yarabbi çok şükür 🙏🏻) kucağındaki Eren'le birlikte banyoya gitmiş ve Eren'i klozet'in üzerine oturtarak kıyafetlerini çıkarmaya çalışmıştı. Lakin bu başarısı hiç iyi bir sonuç vermemişti . Çünki Eren vücudunu kontrol edemiyordu . Bunu da maalesef ki az kalsın yere düşmesiyle anlamıştı Asaf .

Son anda tuttuğu bebeği yeniden kucaklayıp, önüne gelen saçlarını kulağının arkasına itmişti nazikçe. Ardından onu oturtmaya çalıştırdığı klozet kapağına kendisi oturmuş, Eren'i de kucağında yan şekilde oturtmuştu.

"Bak Eren , ben sana kızmadım. Sadece ne olduğunu anlayamadım bir anlık ve seni asla dövmem tamam mı? Lütfen ağlama şimdi . Daha önce hiç bir bebeğe doğru düzgün bakmadım . Senin bezini değiştirdiğime bakma sen , doğru düzgün biberonu bile tutamam ben . Yani anlayacağın bebek alanına geçecek hiç güzel bir zamanı bulmadın haberin olsun . Şimdi... Elinde olanla yetinmek zorundasın ve ne yazık ki elde ben varım. Erhan baban uyuyor , çok yorgun o . Onu uyandırmak doğru olmaz şimdi . Ahh , anla işte sana ben bakacağım tamam mı? Anladıysan göz kırp ."

Upuzun cümlesini saçma bir şekilde bitirmiş, bir de garibanımdan onay bekliyordu Asaf bey. (Abi bunun kendisi bebek zaten . Bu olmamış be 🙂)

Anlamaz gözlerle bakan Eren , babasının kendisinden istediğini yapmaya çalışmıştı ama bu başarısı sonuçsuz kalmıştı. Çünki hiç bir kasını kullanamıyordu .

Papatyalar aşkına Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin