44 • 𝐈 𝐊𝐧𝐨𝐰 𝐖𝐡𝐚𝐭 𝐖𝐢𝐥𝐥 𝐒𝐞𝐭 𝐘𝐨𝐮 𝐅𝐫𝐞𝐞

192 13 3
                                    

Wakanda, 2018

"Teşekkürler," dedi James Rogers gülümseyerek.

Sarışın kadın, umursamazca omuz silkti. Kendisine bakan kimse umurunda gibi de görünmüyordu gerçekten de. "Eğer diğerleri yerine beni seçtiysen, bir anlamı olmalıydı, değil mi?"

"Babana bu kadar benzemiyor oluşun gerçekten keyif verici." Dedi Sara gülümseyerek.

Torunn, tehlikeli bir şekilde sırıttı. "Her konuda benzemediğimiz doğru ama bel altında ikimiz de çok iyiyizdir." Diyerek göz kırptı. Kendi ciddiyetini kazanmak için yalandan boğazını temizledi ve silkelendi. "Her neyse. 'Bana Thanos'u getirin' diye bağırmak o kadar havalı gelmedi bir an için. Onun başka bir versiyonunu yıllar önce söyledim zaten."

"Bana cadıyı getirin!" diye inceltilmiş bir sesle üç kişi taklit etti onun cümlesini. Clint Barton, Sam Wilson ve Bucky Barnes taklitlerinden sonra kahkahaya boğuldu. Stormbreaker, yaslanıldığı duvardan yavaşça süzülerek Torunn'a ilerlemeye başladığında üçü de baltayı görerek korkuyla kenara çekildi.

Torunn, baltasını alarak sırıttı. "Yaşlılıktan duyamıyorum sanırım. Tekrar edebilir misiniz?"

"Abartma," dedi Stella göz devirerek. "Altı üstü dokuz yüz seksen yedi yaşındasın. Ne kadar genç olduğundan haberin yok."

Artık bu tür yaşlara şaşırmadıkları için kimse şaşırma belirtisi göstermedi. Ölümsüzler sırayla onunla sarıldılar. Bu kadına minnettar olduklarını başka türlü gösteremezlerdi. Özellikle Sara, hayatında en çok değer verdiği insanlardan birini kaybedeceğini sanmıştı. Sadece birkaç salise ile onu kurtardığını bilmek bile ona yüzlerce kez sarılması için bir nedendi.

"Beni geri göndermeyi ne zaman düşünürsünüz bilmiyorum, ama babam Stormbreaker'ını aldığımı fark etmeden olsa iyi olur. Hem Skybreaker'ımı özledim."

James ona yalnızca göz devirebildi. "Asgardlılar ve silahlarına olan aşkı hayret edilesi."

"Ama kimse Rogers ailesinin kalkanlarına olan aşkını sorgulamıyor, değil mi?" dedi iğneleyici bir ifadeyle. Steve, Natasha ve James aynı anda omuz silktiler. Üçü de kalkan kullanıyorlardı ve bundan son derece memnunlardı. Natasha her ne kadar onların kalkanlarına basarak zıplasa da kendi kalkanı gibi görürdü çoğu zaman. Birkaç kere Steve ile kimin kalkanı olduğu konusunu tartışmışlardı.

"Teşekkür ederim," dedi Sara gülümseyerek. "Gerçekten."

Torunn, omuz silkti yalnızca. Kendisine açılmış geçide girdi ve arkasını dönmeden, kendisine doğru ilerleyen babasına ilerledi. Geçit kapanmadan önce ise baba ve kızın sarılmasına şahit olmuşlardı. Steve ve Stella'nın sarılışından sonra şüphesiz ki en çok etkileyenlerden biriydi.

"Yani," dedi Natasha Rogers uzatarak. "Thanos'u yendiniz. Şimdi ne olacak?"

Peter ve James birbirlerine gülümsediğinde Stella gözlerini kısarak onları inceledi. Hemen eski ifadelerine döndüler. "Bizim Legacy'nin yanına gitmemiz gerekiyordu." Dedi Peter Sara'ya doğru. Heyecanlı gülümsemesini saklamaya çalışarak derin bir nefes aldı ve arkada olan ellerinden birini sıktı. "Çocukları olacak ya, yardıma gidecektik."

"Evet!" dedi Sara heyecanla. "Benim Legacy ve Tommy'nin yanında olmam gerekiyor. Belki yine görüşebiliriz. Ama o zamana kadar gidip bir kızı doğurtmam lazım."

"Hı-hım," dedi Peter dudaklarını ısırarak. "Onu doğurtalım zaten sadece. Biz evlenmeyip milletin çocuklarını doğurtalım."

"Efendim?" dedi Sara duyamadığı için. Ancak Stella ve James gayet net duymuşlardı. Tabi süper asker ve örümcek olan kısım da öyle. Şaşkınca ona baktılar. Stella durumu kurtarmak için gülümsedi. Legacy'nin evrenine hızlıca bir geçit açtı ve Peter'ı omuzlarından ittirerek geçide götürmeye çalıştı. Aynı işlemi James de Sara'ya yapıyordu. "Acele edelim de biz gittiğimizde doğmamış olsunlar, diyor. Acele edin bence de." Dedi Stella sırıtarak.

Bahar Askeri GerçekliğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin