6. Bölüm

93 22 11
                                    

0551***: Günaydın güzellik
0551***: Nasılsın
Siz: İyiyim sağol
Siz: Sana da günaydın
0551***: Bana daha gün aymadı
Siz: Neden
0551***: Çünkü daha senin yüzünü görmedim
Siz: E ben okuldayım sen okula gelmedin mi
0551***: Ben biraz geç geldim yani senden sonra geldim o yüzden göremedim
Siz: Hee tamam neyse sonra yazarsın şuan işim var görüşürüz
0551***: Görüşürüz Ay Işığım

Kafamı telefondan kaldırdım yüzüme şaşkınlıkla bakan Elif'i gördüm bir an bende şaşırdım acaba yüzümde birşey mi vardı. " N'oldu Elif niye bana öyle bakıyorsun? " dedim. Bu seferde Elif sırıtmaya başladı. " Kızım niye gülüyon yaa " dedim ardından " Elif geleceğine bana cevap ver " dedim. Ama beni hiç takmadı bile hala gülüyordu. Niye gülüyo yaa bari cevap verse de bende anlasam. Belki kızın güleceği gelmiştir Işık olamaz mı yani.

Elif gülerken neredeyse gözünden yaş gelecekti ama hâlâ gülüyordu. Bana söylemediği için boş boş Elif'e bakıyordum. Elif biraz kendini toparladı sanırım bana artık cevap vericekti.
" Evet Elif söyle hadi ne diye güldün o kadar "
Dedim. Elif derin bir nefes aldı sonra " Şimdi söylicem ama bana kızmıyacaksın " dedi bende tamam anlamında başımı aşağı yukarı salladım ve pür dikkat Elif'i dinlemeye hazırlandım. Acaba ne diyecekti umarım bu kadar gülmenin mantıklı bir açıklaması vardır.

" Bak şimdi hani ben tostları almaya gittim ya o zaman sen buradaydın oturuyordun sonra ben tostları aldım geldim bir de baktım ne göreyim Işık telefonda biriyle yazışırken gülüyor bu benden kaçar mı? Kaçmaz. Ondan sonra güldün güldün ben dayanamadım sonra bende güldüm. Çünkü konuştuğun kişi anonimdi ve sen onun sayesinde gülüyordun hatta ona gülüyordun sen bu çocuğa karşı birşey hissetmiyorsun değil mi?" dedi. Bende hiç beklemeden sorusunun cevabını verdim " Hayır hissetmiyorum " dedim Elif'e bakarak ve Elif'le beraber sınıfa doğru çıktık.

Sınıfa girdiğimizde benim sıramda bir başkası oturuyordu ama bu kişinin kim olduğunu ne ben ne Elif biliyordu. Ben sırama doğru yöneldim ve yerimde oturak kişiye " Şey burası benim yerimde oturabilirmiyim? " acaba çok mu kibar oldu ya. Kızım valla sende bu çok kibar bu çok kaba ne yapıcaksın kibarı kabayı söz ağızdan bir kere çıkar aman boşver. Çocuk sıramdan kalktı bana " Pardon, senin sıran olduğunu bilmiyordum Melih'le konuşmak için buraya oturmuştum " dedi ve Melih'le vedalaşarak sınıftan çıktı.

Bende Melih'e doğru dönerek " Ya Melih sen benim kendi sırama bir başkasının oturamayacağını bilmiyormusun? Ben senin yerine koridor da gördüğüm herhangi birisini getirsem oturtsam ne olur? Hem o çocuk da kimdi ben tanımıyorum? " dedim. Melih bana bakarak " Şimdi bu çocuk hani Rüya vardı ya onun sınıfında ve onun yakın arkadaşlarından bende onu çağırdım dedim Rüya hakkında birşeyler söylesin o yüzden. Sen tanımazsın sayısal sınıfında Yunus' la Rüya çok iyi takılıyorlar mesela sen ve ben gibi " dedi ve önüne döndü.

Bende önüme döndüm ve tam kafamı masaya koyup uyuyacaktım ki hoca geldi. Sende şans yok kızım. Gerçekten bende şans yoktu. Ama bu derstte çok sıkıcı ya niye böyle anlatırki insan ruh gibi ya. Ben dayanamıyordum gözlerim kapanıp duruyordu ama bu derside dinlemezsem olmazdı.

Dersin bitmesine 5 dakika kala hoca bizi serbest bıraktı bende bunu değerlendirdim 5 dakika 5 dakikadır ne de olsa. Kafamı masaya koydum ve rahatça uyudum ve birşey anladım ben evde uyuyamıyorum.

Yaklaşık 45 dakika boyunca uyumuştum ve 1 ders gitmişti aman neyse alırım Melih'ten. Melih'e baktım defterinde çizim yapıyordu, Elif'e baktım İnciyle koridor da dedikodu yapıyordu. Bende uyuyordum ama şu vakite kadar çünkü uyandım.

Melih'e doğru döndüm " Bu öğle arası oluyor değil mi? " dedim. O da " Evet " dedi sonra ben " Hadi kantine inelim ben sıkıldım ve de acıktım hatta istersen Rüyaları da çağırıyım hem daha yakından tanışmış olursun. " dedim. Melihte bana " Olur olur çok güzel olur " dedi ve hızla kapıya gidip İnci ve Elif'e haber verdi. Onlar aşağıya inerken bende Rüyaların sinifina gidiyordum.

Rüyaların sınıfına gittim hemen Rüyanın yanına gidip " Rüya merhaba ben sana bir şey diyecektim ben arkadaşlarımla beraber kantine ineceğiz sende gel istersen eğer istersen arkadaşlarında gelebilir. " dedim. O da arkadaşlarına doğru onay alırcasına bakarak " Tamam olur hadi gidelim " dedi beraber aşağıya indik. Elif ile İnci yan yana oturuyorlardı, Melih ve Rüya hemen onların yanına geçtiler ben de Rüyanın yanına geçtim benim yanıma Yunus oturdu. Yunus'un yanına Can. Can'ın yanına da arkadaşı oturdu.

Melih lafa girdi " Bir şey istermisiniz? " dedi ve hepimiz hayır der gibi kafamızı iki yana salladık. Sonra bu sefer Yunus'un yanına oturan erkek konuştu " Şey ya acaba böyle çok sıkıcı olmadı mı? Bir oyun falan oynasak " dedi hepimizin sanırım buna ihtiyacı vardı ki hepimiz " Tamam " dedik. Ama ne oyanayacaktık bende oyun yoktu ama bir fikir vardı. " Bence oyundan önce birbirimizi biraz tanıyalım yani herkes adını falan söylesin tanıştıktan Sonra oyuna başlayalım hem hangi oyunu oynayacağız ki? " dedim.

Daha sonra benim konuşmamın ardından ilk Melih başladı " Benim adım Melih. Dil sınıfındayım. Kendimi çok severim. Dedikoduya bayılırım özellikle Işıkla beraber yaptığımız dedikoduyu " dedi beni göstererek Sonra devam etti " 18 yaşındayım boyum 1.82 genellikle futbol oynarım. " dedi ve sonra Rüya konuşmaya başladı  " Benim adım Rüya. Sayısal sınıfındayım. Arkadaşlarımla takılmayı, konuşmayı çok severim. Genellikle test çözerim boş vakitlerimde arkadaşlarımla konuşurum. 18 yaşındayım bende boyum 1.74 ben herhangi bir oyun oynamam çünkü oyun oynamak çok sıkıcı geliyor." Dedi ve sanırım sıra bendeydi.

Derin bir nefes aldım ve başladım " Benim adım Işık. Bende dil sınıfındayım. Melihle dedikoduyu, Elifle stalk yapmayı, İnciyle sohbet etmeyi çok severim. Ben daha 18 olmadım. 24 Temmuzda 18 olucam. Hâlâ 17yim yani. Boyum 1.72 ben voleybol oynamayı severim hatta Elif çok güzel oynar. Ama ben genellikle kitap okurum. O yüzden fazla oynamam bile diyebilirim. " dedim ve kafamı sol tarafıma doğru çevirdim Yunus'u baktım sıra sende der gibi elimi kaldırdım.

Yunus konuşmaya başladı " Benim adım Yunus. Sayısal sınıfındayım. Ben arkadaşlarımla fazla konuşmam onlar konuşur ben genellikle geride kalırım onlar konuşurken. 18 yaşındayım boyum 1.86 ben çok az kitap okurum. Zaten okuduğum kitaplarda hep yarımdır sıkılır yarıda bırakırım kitabı. Ben oyun olarak futbol oynarım hatta geçen sene takımdaydım ama sonra derslerle aynı anda baş edemeyince takımdan çıktım. " dedi. Sonra bizim sınıftaki Can konuşmaya başladı o genellikle onlarla konuştuğu için bizimle fazla konuşmuyorduk o yüzden biz bile tanımıyorduk." Benim adım Can. Bende dil okuyorum. Ben Rüyayla genellikle konuşurum çünkü bunlar laftan anlamıyorlar. " dedi yanındakini ve Yunus'u göstererek sonra devam etti " 18 yaşıma 1 ay var ve boyum 1.84 bende futbolla ilgilenirim. " dedi.

Daha sonra yanındaki sarışın ve yine renkli gözlü olan çocuğa geçti sıra " Benim adım Kerem. Bende sayısal okuyorum. Arkadaşlarımla fazla takılmam çünkü konuşmayı sevmem. 18 yaşındayım. Boyum 1.85 futbolla ilgilenirim ama bazen. " dedi. İnci ve Elif'te kendilerini anlattı ve oyuna geçtik. Melih gitti bir şişe buldu, sanırım şişe çevirmece oyanayacaktık.

İlk ben çevirdim şişeyi şişe ben ile İncinin arasında durdu soruyu soran kişi inciydi " Anonimin vardı ya senin ona karşı bir şey hissediyormusun? " dedi ben de " Yani hissetmiyorum çünkü o beni seviyor olabilir beni tanıyor olabilir ama ben onu tanımıyorum. " dedim bu sefer İnci çevirdi şişeyi ve şişe Yunusla Melih arasında durdu. Melih soru soracaktı " Hiç karşındaki birine karşı birşeyler hissedip söyleyemediğin oldu mu? " dedi. Yunus hemen cevap verdi " Ona karşı hislerim var ama ona hiç söylemedim hatta belli bile etmedim diyebilirim " dedi.

Oyun devam ederken eğlenceyi bölen şey tenefüsün bittiğini anlatan zildi. Hepimiz ayağa kalktık sınıflara doğru yol aldık ve hocanın gelmesini bekledik ama ben beklemedim çünkü uyudum. Ne uykucusun yaa.

Ay Işığı ||Texting (ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin