5. Bölüm Kavga

211 17 1
                                    

Yiğit'in anlatımıyla
3 gün önce

Sıralarımızda oturmuş dersler ne zaman bitecekte tatile gireceğiz diye bekliyordum. Bulut benim yanımda en köşede, Berk'te bizim önümüzde oturuyordu. Dersimiz coğrafyaydı. Basit ama zor bir ders. Aynen bu şekilde. Özellikle Bulut için, kendisi benim gibi sayısalcı hatta sürekli seksen beş üstü not alıyor. Üzülerek itiraf ediyorum ki bende sayısalcı olmama rağmen, üç dersten kaldım.
Ama Bulut hiçbir zor dersten kalmadı ve aramızdaki en zeki kişi. Fakat sayısalcı diye diğer derslerden kalmayacak diye bir kanun yok, çünkü Bulut'un iki yıldır kaldığı tek ders coğrafya. Hiçbir halt anlamıyor. Sorular ona, o sorulara bakıyor. Sözlü notu olarak girilecek coğrafya sınavından sonra hayatı söverek yaşamaya devam etmişti. Bu derste de coğrafya sınavı açıklanacaktı. Bulut kafasını sıraya gömmüş oturuyordu.

Berk ise yeşil uçlu kalemini eline almış, sıraya birşeyler çiziyordu. Şengül hoca birkaç dakika sonra gelecekti ve notları okuyacaktı. Gerildiğim ve havanın sıcaklığı yüzünden beyaz okul formasının üstünde hediye paketlemek için duran lacivert kravatımı açtım. Üstümde de siyah bir okul ceketi vardı. Pişmiştim bari camları açsalardı. Ceketi çıkarıp Bulut'a uzattım. "As sana şunu" can sıkıntısı ile aldı ve astı.

Şengül hocanın içeriye girmesi ile Bulut'un oflaması bir oldu. Ayakta durarak öğretmenler masasının önüne geçmesini bekledikten sonra bize bakarak "Oturabilirsiniz" dedi. Şengül hoca siyah saçlı ve kahverengi gözlü bir kadındı. Boyu biraz kısaydı ve kırmızı gözlükleri ile bize bakıyordu.
"Sonuçlar gayet güzel, fazla düşük alan yok" dediğinde Bulut yine kafasını sıraya gömdü. "Zaman kaybetmeden sonuçları açıklayacağım ve konu anlatımı yapacağım" dedi ve elindeki kahverengi çantanın içinden bir dosya çıkardı.

Sırayla okumaya başladı.
"Zeynep Deniz , 90"
"Selin Solmaz , 85"
"Kaan Çetinkaya, 76"
"Yiğit Yıldırım, 88" coğrafyamın iyi olduğunu söylemişmiydim?
"Birtan İnanmaz, 60"
"Berk Karakurt, 75" Berk arkasını dönüp "bence gayet iyi bir not" dedi.
"Beyzanur Kurtar, 96"
Bir sürü kişinin notlarını da okuduktan sonra gözleri direkt olarak Bulut'u buldu.
"Bulutcuğum, tebrik ederim gelişmelerin var. Bu aldığın sonuç diğer sonuçlarına göre daha iyi." Dedi. Bulut, kafasını kaldırıp "Nasıl yani?" Diye sorunca Şengül hoca aldığı notu okudu.

"Bulut Güneş, 43" dedi. Berk bize doğru dönüp gülmeye başlayınca "Oğlum sen farklı gezegende falan yaşamıyorsun değil mi? Dünyanın özellikleri bu kadar zor değil" dedi.
"En azından gelişme var, önceki daha düşüktü." Diye kendisini savununca bende gülmeye başladım.
"Berko, öyle deme Oğlum önceki sonucu kırk ikiydi. 1 puan gelişmesi var, tebrik edelim bence" dediğimde Bulut hariç herkes gülmeye başladı.

Bulut oturduğu yerden "Hocam Allah aşkına 7 puan verin, lütfen. Ben sadece bu lanet dersten kaldım. Geçirin beni yaa"
"Çalışırsan yaparsın Bulutcuğum"
"Hocam ben çalıştığım için sadece bu dersten kaldım, hem diğer notlarım yüksek" dediğinde Şengül hoca olmaz anlamında kafasını salladı ve kollarını birleştirdi.
"Bu ders basit. Kimya, fizik, matematik bunları yapan coğrafyayı yalayıp yutar."
"Hocam gerçekten kalbimi kırıyorsunuz ama. Belki ben ilerde bu saydığınız derslerden sonra doktor, mühendis, polis, profesör olacam. Ve bu coğrafya benim hiç işime yaramayacak, ilerde beni gördüğünüzde çok pişman olacaksınız 'keşke Bulut'a, o yedi puanı verseydim' diyeceksiniz." Şengül hoca gülerek kabul etti.

"Sadece bir kerelik bir istisna yapacam. O da derslerinde başarılı olduğun için ve başka olmayacak" dedikten sonra kağıdın üstündeki 43 yazısını silip 51 yazdı, fazladan bir puan daha. Bulut ilk kez coğrafyada şanslıydı.

Teneffüs zili çaldığında bir sonraki dersimiz beden olduğ için soyunma odasındaki futbol topunu alıp bahçeye çıktık.
Sınıftan birilerinide çağırıp takım kurduk. Biz üçümüz ve kaleci olması için Cem vardı.

Deniz KabuğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin