01.17

429 17 59
                                    

Medyadaki Şarkıyla okuyabilirsiniz.

Keyifli okumalar...

'Gönül derin küser,
yarasına yara açana...'


Her halinden öfkeli olduğu anlaşılan adam hızlı adımlarla yaklaşarak Angelina'nın karşısında durdu. Şaşkınlıktan gözleri açılan kız sonunda sesini çıkarabildi.

"Ne işin var burada?"

"Ne demek ne işin var ya! Kaç saattir sana ulaşmaya çalışıyorum. Herkes deliye dönmüş gibi beni arıyor sana ulaşmam için ve sen buraya kadar gelip beni bi arama zahmetine dahi girmiyorsun?!"

Kızın kaşları çatıldı. "N-Neyden bahsediyorsun? Kim seni aradı?"

"Bunları yolda konuşacağız hanım efendi. Şimdi benimle geliyorsun." Deyip kızın kolundan tuttu. Kız kendini geri çekerek kurtuldu.

"Ya bir dur! Ne yapıyorsun? Yemek yiyorum burada!"

Kız ve genç adam aralarında tartışırken George sonunda dahil olmaya karar verdi. Elini adama uzattı.

"Merhaba. Henüz tanışmadık. Ben George Carrington."

Adam Angelina ile uğraşmayı bırakıp kendine uzatılan ele baktı. Ardından kendisiyle yaklaşık aynı boyda olan adamın renkli gözlerine baktı.

Umursamaz, soğuk bir ifadeyle konuştu. "Mesut Özil." Gayet netti. Adamın elini havada bırakarak kıza geri döndü.

"Benimle geliyorsun Angelina. Tekrar söylemeyeceğim."

Angelina arkadaşını en son ne zaman bu kadar ciddi ve sert görmüştü, hatırlayamıyordu. Daha fazla itiraz edemeyeceğini bakışlarındaki kararlılıktan anlayarak kabul etti.

"Beni kapıda bekler misin, hemen geliyorum."

Mesut kafasını sallayarak onayladı, "Hemen şuradayım." Diyerek girişi işaret etti, George'a ters bir bakış attıktan sonra yürüdü.

"George, ben her şey için çok teşekkür ederim. Çok güzel bir gündü. Ve bu yaşanan için de özür dilerim."

"Önemli değil. Güzel bir gündü. Dönüş için seni beklerim?"

"Ee, sanırım kendim dönebilirim. Görüşürüz." Gülümsemeye çalıştı ama pek odaklanabildiği söylenemezdi. Aklı Mesut ve söylediklerindeydi. Yanağında hissettiği baskıyla titreyerek kendine geldi. George'un dudakları yanağındaydı. Adam yüzündeki çarpık gülümseme ile geri çekildi ve "Görüşürüz, Angelina." dedi.

Kız tepki dahi veremeyerek arkasını dönüp onları izleyen Mesut'a yöneldi. Yanına ulaştığında donuk gözlerle yere bakıyordu kız. Mesut sıktığı dişleri arasından konuştu.

"O pisliği-"

Kız hızla kolundan tutup çekiştirdi. "Yürü, gitmeliyiz."

Hızla mekandan çıkarak Mesut'un arabasına bindiler. Yaklaşık 5 dakika kız transa girmiş gibi sessiz kalmıştı. Kendini garip hissediyordu. Gözlerini kapatıp açtıkça kesik kesik görüntüler geliyordu gözü önüne.

"Kafayı yiyeceğim ya! Sana diyorum Angelina!"

Sonunda adamın bağırışlarını duyarak kendine geldi. Doğrularak oturuşunu dikleştirdi.

"Ne?"

"Ne yapıyorsun sen? Ne oldu sana böyle? Nereden gittin o lanet şehre! Ne güzeldi Londra'dayken, sakin sakin, insan gibi..."

Pretinha (& Neymar Jr) (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin