Sınır: 33 Yorum, 33 Oy.
...İnsanların yalanlarıyla kurulmuş bu Dünya, bir tek benim doğru söylememle yıkılır mı?
Pars Kara; gemi karadan, yüzerek karaya çıkamayacağım kadar uzaklaştığında kolumdaki kelepçeyi çıkarmıştı. Bunun öcünü almak için saatlerdir bekliyor olmamın fevriliği ile kanepeden kalkıp o çok yakışıklı yüzünün tam ortasına kafa atmış ve beni yakalayıp tekrar kelepçelemesine fırsat vermeden koşarak uzaklaşmıştım
Geminin uzun ve geniş koridorlarını, güneş ışığının her zerresini mükemmellikle karşılayan salonları, 16 asansör, mürettebat odaları da dahil olmak üzere toplam 117 oda, her ihtiyacını karşılayacak restoran, spor, spa, jakuzi, eğlence, sinema, garaj, helikopter pisti ve hatta kapalı havuzu dahi dahil eden bölümlerini büyük bir ilgi ve şaşkınlıkla gezmiş her girdiğim bölüm ile Pars Kara'nın zenginliği ile tekrar karşı karşıya gelmiştim.
En sonunda, sürekli koridorlarda karşılaştığım hizmetçilerden birine odamı sormuş ve asansörle 7. kata çıkıp sağ koridora girmiştim.
Sol koridor demişti.
Hayır, sağ koridor 13. kapı demişti.
Kapının kulpunu kavradım ve kapıyı aralayarak içeri girdim.
Tam ortadan bir bölümü kahverengi parke, bir bölümü beyaz calacatta mermer olmak üzere düzenlenmiş geniş bir odaydı. Parke bölümünde siyah aynalı duvarla birleştirilmiş koyu kahverengi, victorian bazalı, beyaz ve gri tonlarında bir yatak ve yatağın sağ tarafında ahşap bir komodin; mermer bölümünde lacivert L koltuk, kahverengi fon perdelerle örtülü camın önünde yuvarlak çerçeveli kitaplık, L koltuğun hemen önünde ise kahverengi ünite ve televizyon bulunuyordu. Tavanda, yuvarlak gömme spot lambalar ve büyük siyah oval sarkıt avize yer alıyordu.
Derin bir nefes aldım. Banyoya girip soğuk bir duş almak, rahatlamak ve daha sonra da sert bir kahve içmek istiyordum.
Saçımdaki tokaları, stilettolarımı çıkardıktan sonra banyo olduğundan emin olduğum kapıya doğru ilerledim ama kısa süre sonra kulaklarıma dolan ingilizce kelimeler ile olduğum yerde durdum, parmak uçlarımda yükseldim ve yavaş, sessiz adımlarla ilerleyip kulağımı kapıya dayadım."Kasaları yükledim, Victor. İyi bir anlaşma olmasını istiyorum."
Pars Kara, neden benim banyomda mafyacılık oynuyor?
Sen, onun odasında olmayasın?
"Hayır. En az, 50 milyar dolar Victor. Daha azı, mümkün değil."
Ne malı?
Uyuşturucu, finans, kaçakçılık, karaborsa, çek senet tahsilatı, silah kaçakçılığı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Gül: Masumiyet
Mystery / ThrillerGece üç civarıydı, uyanıktım. Gözlerim kan doluydu, pınarlarımdan akan yaşlar her ne kadar durulmuş olsa da kalbimin derinliklerine yerleşen yangın hâlâ varlığını sürdürüyordu. Düşündüm, bir müddet sessizliğe adadım kendimi ama bitmiyordu, geçmiyord...