S2- BÖLÜM 2: BAŞLANGIÇLAR

3.2K 301 168
                                    

Herkese hello diyoruuuuuumm!

Umarım iyisinizdir!

Ben pek değilim o yüzden sizi direkt bölüme uğurluyorumm!

Bir de lütfen oy ve yorumlar deseemm!

İyi okumalarr!

🌜🌚🌛

"Deliler her zaman bir çıkış yolu bulurlar. Oyun delileri kapsamaz."

🌜🌚🌛

Aynadaki görüntüme bakarken hafif bir tebessüm kondurdum yüzüme. Neler olacaktı bilmiyordum. Ne yazık ki hâlâ tam olarak çözemediğim güçlerim arasında geleceği görmek gibi bir yeti yoktu. O kadar bilinmezelikle dolup taşmıştı ki bedenim artık ileriye doğru bakmaktan yorulmuştum. Geçmişle gelecek arasında bir yerlerdeydim uzun zamandır. Ama artık burada, bu anda olmam gerekiyordu. Zorlanacaktım, bunu en başından beri biliyordum ama hangi güzellik zorluk olmadan gelirdi ki? En güzel güzellikler en zor zorluklarlardan sonra gelmez miydi? Herkes böyle derdi. Böyle olmak zorundaydı.

Bir nefes daha çekerken üzerimde olan borda elbisenin korsesi bir kez daha belimdeki varlığını hissettirdi. Aynadaki kendime baktığımda eksik hissediyordum. Kendimi değil, çevremi. Kendime baktığımda gözlerimdeki gölgeler arasındaki yalnızlığı seçebiliyordum. O gölgeler sürekli hareket hâlindeydi. O gölgeler düşüncelerimle daha da bulanıyordu. Aynadaki kendime hâlâ gülümsüyordum ama bacaklarım her an beni yarı yolda bırakabilirdi sanki. Ah, hadi ama!

Ben gerçekten kendimi yıkılmış gibi hissediyordum.

Aynadaki kıza baktığımda üzerindeki bordo elbise ile oldukça güzel görünüyordu. Korse sayesinde göğüsleri daha dolgun görünüyordu ve belinden sonra salık olan tüllerle bezenmiş etek kısmında baldırının biraz üstünde biten bir yırtmaç vardı. Kol kısmı tüllerle balon şekilde yapımıştı ve bu şekilde sırt dekoltesi de oluşuyordu. Saçları dalgalı bir şekilde omuzlarından aşağı dökülüyordu. Yüzünde dudakları ön planda olan bir makyaj vardı. Elbisesiyle aynı tonda renklenen dudaklarını birbirine bastırdı. Gözlerindeki siyah buğulu makyaj ve gözlerini daha çekik gösteren göz kalemi ile gözlerinin rengi gölgelenmişti sanki. Bunun aksine hafif koyu ton allığı ve elmacık kemiğinin üzerindeki aydınlatıcı bir tezat oluşturuyordu. Yapılan kontür ile yüz hatları ve bakışları daha da keskinleşmişti sanki. Güzledi. Oldukça güzeldi.

Nefesimi verirken belimdeki korse daha da sıkılaştı. Ben bu değildim. Ben aynada duran kadın değildim. Tüm benliğim ile bu elbiseyi yırtmam, ayağımdaki ayakkabıları atmak ve yüzümdeki makyajı silmek istiyordum. Elbiseyi veya makyajı beğenmediğimden değildi bu isteğim. Lionel Russel'ın, Meclis'in herkese gösterecekleri kuklayı silmek istiyordum. Tüm varlığım ile nefret ediyordum bu kukladan. Zihnimde hızlı hızlı geçen cümlelerin aksine başımı daha da dikleştirdim. Başımı sadece rol gereği eğecektim.

Aynadaki kişi bendim. Tüm benliğimle bendim. Ben olmak zorundaydım. Gözlerimdeki gölgeler yavaşça gitti. Arkasındaki ifadeye baktım. İçimdeki asiliği olabilecek en iyi şekilde sakladım. Bakan anlamayacaktı, gören şüpheye düşecekti. Ben kimsenin kuklası değildim! Kimsenin!

Yüzümdeki gülümseme daha da genişlerken içimden gelen kahkahayı tutamadım. Oda kahakahamla yankılanırken belimdeki korse daha da hareketlendi. Umursamadan daha da güldüm. Ah, hadi ama! Daha yeni başlıyorduk!

GÖLGE KANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin