Helllooovvvvv!!!!
Nasılsınız bakeeemmmmm????
Gününüz nasıl geçiyoyorrrr???
Benimki güzel diyebilirim :))
Sizlere upuzuuuuuuun bir bölümle geldimmm!
Çok ciddiyim 11.000 kelime! Dolu dolu ve bence bayağa da seveceğiniz bir bölüm olacakk!!
O YÜZDEN MİNNOŞUMUZLA BİR HALAYA DURMAYA, EL ELE TUTUŞMAYA NE DERSİNİZZZZ????
İyi okumalar efenimmm!!
🌜🌚🌛
"Her çığlığın pençesi bir acıydı, her fısıltı bir çığlığın son nefesiydi."
🌜🌚🌛
Çoğumuz olanların üzerine bunun daha kötüsü gelmez derdik, çoğumuz iyi olan şeylerin üstüne bunun bir tık üstü yoktur derdik.
Ben size bunların topunun yalan olduğunu söyleyeyim.
Bazen öyle şeyler yaşardık ki dahasını düşünürdük. Olamaz derdik, olurdu. Hayat böyle bir şeydi, olamaz dersin olurdu.
Karşımdaki gözler benim olamazımdı, sonsuza kadar düşmek istediğim bir çukurdu. Bu çukura düşmenin beni mutlu edeceğini biliyordum. Çünkü yol her türlü onun gözlerine çıkıyordu.
Soluklarım hızlıydı, şaşkındım. Onların burada olması beklediğim bir şey değildi. Onların burada olması beklediğim son şeylerden biriydi. Danny Charlie'yi almaya gidecekti. Danny...
Ne kadar uzun uzun Marcus'a bakmak istesem de şu an tüm planlarım yerle yeksan oluyordu. Gözlerimi Danny'e çevirdim. Gözlerimiz karşılaştığında ikimiz arasındaki gergin hat hissediliyordu. Bana söz vermişti. Beynindeki kalkanı ona güvenerek kaldırmıştım o ise hemen onlara mı gitmişti? Benim güvenimi ve sözümü çiğnemişti.
Başımı sorgulayıcı biçimde hafifçe eğdim. Adem elması titredi. Başını dikleştirdi. Arkada hâlâ şarkı çalıyordu. Dilimle çoktan kuruyan dudaklarımı ıslattım. Gözlerim yeniden diğerlerine çevrildiğinde yeniden Marcus'a baktım. İç çektim. Bu gözlerden uzak durmak ne kadar da zordu...
Gözlerindeki hayranlığa baktım. Bana hayranlık mı duyuyordu? Oysa ben onu kullanmış ve kandırmıştım. Bunu hak ettiğimi sanmıyordum. Yüreğim sıkıştı. O an aslında hepsine ne kadar da ihtiyaç duyduğumu anladım. Onlarsız daha fazla nasıl devam ederdim kestiremiyordum. Onlara gerçekten ihtiyacım vardı. Tam da bu noktada. Bu üç gün çok önemliydi, amatör tek bir anım bile olamazdı ve bunu önleyebilecek kişiler de karşımdaydı. Ben o kadar uzun zamamdır Marcus'a tam anlamıyla bakamıyordum ki...
Ortamdaki gerilim hattının ve üzerimde gezinin gözlerin farkındaydım. Tekrar Danny'e baktım. Biliyordu, onlara ihtiyacım olduğunu biliyordu. Marcus'un daha fazla bu işkenceye dayanamayacak olduğunu biliyor olmalıydı. Kaşları çatılır gibi olduğunda gülümsedim. Seviyordum ben bu Dandikler Dandiği Danny'i ya!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE KANI
FantasyEleanor için kurt adam, vampir ve büyücülere inanmak kolaydı. Sonuçta o, anne ve babasının kurt adamlar ve vampirler tarafında öldürüldüğünü savunan bir çocuktu. Ama artık büyümüştü ve bunları savunup tekrar deli olamazdı. Çocukluk arkadaşı olan Cal...