Kendi yolunda yanlış gitmek başkasının yolunda doğru gitmekten iyidir .
.
.
.
.İrade'miydi yoksa beyin'miydi tüm bu kötülükleri yaptıran yoksa kalp'miydi?.
Artık şeytanın bir şey yapmasına gerek yoktu zaten tohumları dünya'da kök salmıştı bile .
Êzmân , Payiz'i kahya'yla birlikte hastaneye yollayıp tekrar odasına gitmişti ,hiç bir şey olmamış gibi davranmış tekrar kaldığı yerden devam etmişti .
Esma ise Êzmân abisini takmayıp arabaya binmiş Pâyiz'le hastaneye gitmişti .
Gözlerin'de yaşlar dudaklarında dualar eksik olmuyordu .
Gördüğü şeyler hala tekrar tekrar gözlerinde canlanıyor ,canlandık'ça daha da çok ağlıyordu .
İçinde abisine olan öfkesi kocamandı .
Yüreği korkuyla çarpıyordu yengesine bir şey olucak diye .
Haberi alan diye konak sakinleri hızla hastaneye gelmişti'ler .
Herkesin gözündeki korku,endişe çok belirgin'di hepsi olayın şaşkınlığı'daydı.
.
.
.
.
PÂYİZ' DENGözlerimi açamıyordum ama her şeyi duyuyordum . Vücudumda koca bir sızı vardı boğazımda ise büyük bir acı . Yutkunamayacağım kadar büyük bir acıydı .
Değişik bir koku vardı galiba hastaneydi .
Ve o cihaz sesi vardı .Kendimi zorlayıp önce yutkunup gözlerimi zorlada olsa açtım . Beyaz bir odaydı beyaz sade bir oda sadece hastane cihazları ve ben vardım bu oda da .
En son ne olmuştu ?
Bana ne olmuştu ?
Benim burda ne işim var ?Aklımda milyonlarca soru vardı ama hepsi cevapsız .
Kendimi zorlayıp oturmak istedim ancak acının daha da fazla olması beni durdurup dudaklarımdan acı dolu bir nida çıkmasına neden olmuştu .
Lanet olsun !
Bedenim acıyla kıvranırken kapı açılmıştı .
Önce hafif açılan kapıdan sadece kafası çıkan Esma sonrada o ince zarif bedeni beyaz odaya süzülerek girmişti.
Gözlerindeki hüzün kırıntıları çok belli oluyordu ,göz altları şişmişti o güzel uzun saçları bir birine girmişti .
Beni görünce yüzünde bir tebessüm bellirmişti kalbimi ısıtacak bir tebessüm'dü .
Onu görünce içim bı an ferahlamisti biraz .
Kapıyı kapatıp hızla ve sevinçle bana doğru geldi .
" Esma "
Zar zor acıyla yutkunup onun adını söyledim ama fısıltı gibi çıkmıştı.
Görümcem cılız ve fısıltı gibi çıkan sesimi duyunca gözlerindeki hüzün bu sefer yüzünede yayıldı .
Ellerim'den tutup hafif bana eğildi .
" İyimisin Pâyiz nasıl hissediyorsun ?"
Sesinde suçlu bir çocuğun azar işitmesi gibi bir ton vardı .
Şu istiyordum sadece kuruyan boğazımı ıslatacak biraz su .
" Su"
Dudaklarımdan çıkan kelimeyle hemen şimdiye kadar fark etmediğim suyu alıp yavaş yavaş bana icirmeye başladı .
.
.
.Dakikalardır tek kelime etmeden Esmayla bakısıyorduk . Bedenindeki acılar birazcık gitmiş olsada kadınlıgımda ve karnında hâlâ dayanılmaz bir sızı vardı .
" Ne oldu Esma neden buradayım "
Sanki yılardır bu soruyu bekliyormuş gibi duruyordu.
Gözlerinde tarif edemediğim bir görünüm vardı buruk bir görünüm.
Ne olmuştu da Esma böyle hüzünlü bakar olmuştu sahi zaten geldiğim günden beri bana hüzünle bakıyordu .
" Şey Pâyiz ..."
Sustu ve kalkıp tekrar yanıma gelip ellerimi tutu.
Yutkunamıyordu farkındaydım görüyordum .
" Pâyiz... Zehir yani yediğin bir şeyin içinde zehir varmış ... Bebeğin ölmüş "
..
.
...
.
....Arkadaşlar çoooooook kısa oldu ama yurtta telefon yasağı var ve telefonları müdüreye teslim ediyoruz belirli saatler içinde alıyoruz anca bu kadar yazabildim sizi seviyorum sö, haftasonu çoook uzun olucaak ama bunun için sizlerin boool beğeni ve yorumları gerekliiii. Sizi seviyorum kendinize iyi bakın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kuma yarası
General Fiction17 . 17 yaşındaydı umutları elinden alınırken 17 yaşındaydı hayalleri çalındığında . 17 yaşındaydı hayatı bitiğinde . 17 yaşındaydı kuma olduğunda. 17 yaşındaydı anne olduğunda. 17 yaşındaydı can verdiğinde . Pâyiz Kamen . Êzmân Eroğlu Ha...