006

176 21 28
                                    

10 Mart 20**
Amerika Birleşik Devletleri,

Sensörlü kapıların açılması ile her zaman ki gibi takım elbisesi ile bilinen Bay Birleşmiş Milletler içeriye girdi. Ayakkabısının topuğun dan çıkan her ses bu büyük ve teknolojik olarak gelişmiş odada yankılanıyordu. Masa üzerinde çalışan insanlar odaklanmış onun gelişini bile fark etmemişti. Gözlerini bu büyük yerde gezdirirken sonunda aradığı şeyi bulmuştu.

Üzerini silkeleye silkeleye Bay Dünya Sağlık Örgütü'nün yanına gelmeyi başarmıştı. Beyaz doktor önlüğü ile ortamda en dikkat çeken kişilerden biriydi, tabii dört kollu olduğunu saymazsak- yanında kendisinden yaklaşık 10 cm kadar kısa olan İspanyolca konuşan, esmer tenli birisi vardı. Büyük ihtimalle burada staja başlayan elemanlardan biriydi..

Bay Dünya Sağlık Örgütü yani DSÖ adamın omuzuna tıbbı eldiven giymiş sağ ellerinden birisi ile vurarak onu gönderdi. Daha sonra ise arkasında duran Bay BM'ye döndü. Döner dönmez naziklik olsun diye gülümseyen yüzü düşmüş ve gözlerinde ki parlama daha da inmişti.

"BM?"

"Sana da merhaba Sağlık,"

"E-postalarıma yaklaşık 1 Ay 3 Gün sonra cevap vermen gözlerimi yaşarttı-" diyerek sol ellerinden birisi ile gözlerinde ki sahte göz yaşını sildi.

Bay BM ise gözlerini pörtletti. Harbiden de o kadar çok mu olmuştu?- Sağlık'ın takıntıları yüzünden ensesinde ecel terleri dökülmeye başlamıştı bile..

"Ş-şey kusura bakma, biliyorsun ne de olsa meşgul birisiyim." Lanet olsun! Neden kekelemişti ki-

"Biliyorum, zaten bu yüzden müsait bir anda gelmeni istemiştim. 1 Ay sonra gelmeni değil."

"Biliyorum Sağlık, kusura bakma. Sadece geçen ayın sonlarından bu zamana kadar çok şey oldu ki-"

"Galiba konumuz bu olan 'Şey-ler' olacak. Sana bir şey göstermem gerekli." dedi. Rahat tavrı ve hastanede kokan B vitamini kokusu ile insanı rahatlatan ama rahatlatmayan bir koku veriyordu. Keskin bakışları, dört kolu ve eldivenleri ile her sizi öldürüp cesedinize istediğini yapabilir gibi bir görünümü vardı. Tabii ön yargılı olmamak gerekir, göründüğünden daha zeki...

Bay BM, bir an 'Why Me?' diyerek kendine acımıştı- o bunları kaldırabilecek miydi? Tabii bunu kendisine sonra da yoktu- ühü-

Bay DSÖ, arkasında ki Bay BM'yi beklemeden tekrar bu büyül bilgisayar odasının çıkışına ilerledi, ve sensörlü kapıdan geçti.

Bu ikili sessiz koridorda beraber yürüyordular..

"Bu göreceğin şey belki de çok büyük şeylere yol açabilir.."

"Ne yani yoksa yeni bir salgın vakası daha mı oldu? Yoksa yine uyuşturucu ve kara borsa hakkında mı?" diyerek alaya aldı Bay BM.

"Bunu alaya almayı kes BM, bu şey ciddi ve eğer birisi bunu öğrenirse çok büyük şeyler olabilir.." diyerek asansörün önünde durarak bulunduğu kata çağırdı.. Bay BM onun yanında durup hareketlerini izliyordu.

"Gerçekten şu anda zaten bu kadar 'Ciddi' bir şey ile baş edebileceğimi düşünüyorum.. zaten şu sıralar hem Rus-Ukranya davası, Ermeni-Azerbaycan, İran'da ki ayaklanmalar ve şu şimdi de Amerika'da ki protestolar.." sustu ve bir iç çekti.

"Sağlık sektöründe olduğum için savaşlar beni savaş alanında olmadığım sürece alanımda değildir. Beni ilgilendirmez. Ancak bu şey şu meşhur Amerika Protestoları konusunu geçer.." diyerek kapıları açılan için boş asansöre girdi. Bay BM'de onu takip ederek asansör kabinin kapılarını kapatacak düğmeye basarak kapıların kapanmasını sağladı.

ILUÇJ || Countryhumans Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin