Başlangıç: 05.01.2023
Bitiş: 23.06.2023
~
Rüya ve Oğuzun mesafe aşkı.
Bir insan hiç aralarında binlerce kilometre olan birisini sevebilir mi?
Ben sevdim.
~
Ben Rüya sıkıcı bir hayatı olan sıradan bir kızdım ama Oğuzla tanışana kadar.
Oğuzla tanış...
Bugün Oğuzla sevgililik yıl dönümüm, güzel giyinmeliyim. Bugün moralimi hiç kimse bozamaz, annemde dahil.
Merdivenlerden aşağıya yavaş yavaş indim. Kahvaltı masasında Annem ve Araf vardı, babam yoktu oh neyseki diye geçirdim içimden.
Ama babam masada olmasa bile babamın yerine Annem vardı, Annem mükemmel bir moral bozucuydu babama gerek kalmıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Rüyanın üstündeki kıyafet.)
Kahvaltı masasına indiğimde Arafa gülümsedim ama o bana sanki sevdiği birini öldürmüşüm gibi öfkeli bakıyordu. Soluma dönerek anneme baktım onada gülümsedim ama o beni hiç umursamadan önüne döndü. İçimden sabır çekerek sakince sandalyeyi bana doğru çekip oturdum.
Bardağımın boş olduğunu görerek ayağa kalkıp çaydanlıktaki çayı bardağıma doldurdum. Annemlerin çayı vardı ama bana koymamışlardı hep böyle yapardı Annem, soğumasın diye değildi. Babam geç gelse bile çayı hep doluydu ama benimki boştu, bu dediklerim size buna neden üzülüyorsun, çok gereksiz dedirtmiş olabilir, dışarıdan öyle görünüyor bu gayet normal. Şımarık kızlardan değilim sadece ailem bana evlatlık gibi davranıyordu, sanki kendi çocukları değilmişim gibi davranıyorlardı.
Hiç ilgi görmemiştim onlardan. Geri oturduğumda Araf hala bana birini öldürmüşüm gibi nefretle bakıyordu. Bu huzursuzluktan bıkarak derin bir nefes aldım.
"Ee Anne nasılsın?"
"Sen doğmasan daha iyiydim."
Bu sözün ağırlığıyla bardağımı sertçe masaya vurarak hızlıca odama çıktım. Odamın kapısını sertçe çarparak ağlamamak için kendimi zor tuttum.
Hayır bugüne kadar güçlü kaldın, artık Oğuz için güçlü duracaksın Rüya. Pes etmek yok...
Kendimi sonunda toparlamıştım, olayın üstünden uzun bir zaman geçmişti. Bugün Oğuzla yıl dönümümüz olduğu için şık birşeyler bakıyordum dolabımdan.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sonunda bulabilmiştim. Üstümdeki beyaz croplu takımımı çıkararak seçtiğim elbiseyle platform topuklu ayakkabımı giydim.
10 dakika sonra
Elbisemi giymiştim ve ellerime baktığımda ellerim heyecandan titriyordu.
Görüntülü arama kısmına bastım. Zaten biz öncedende çok görüntülü konuşmuştuk. Ama inede bugün özel bir gündü, çok heyecanlıydım.
Telefonu yanmayan mumumun önüne koydum, telefon açısını ayarladım ve ayakta açmasını bekledim.
Telefon 6 saniye çaldıktan sonra ekranımda Oğuz vardı. Kahverengi kıvırcık saçları, üstünde şık birşeyler bana doğru bakıyordu ama farkında olmadan kameraya kafasını sokmuştu. Herhalde uzanıyordu. Çok komik duruyordu. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum.
"Bir dakika bekler misin Oğuz?" dedim heyecanla.
"Tabiiki Rüya beklerim." dedi ama kameraya yüzü yakın olduğu için komiğime gidiyordu. Odadan ağzımı elime götürerek çıktım ve odanın kapısını dikkatlice kapatarak koridorun bir köşesine gidip gülmeye başladım.
Oğuzun kameraya yakın yüzü gözümün önüne geliyordu. Allahım o neydi öyle? Of, gülmekten ağlayacağım!
Gülmemi durdurmaya çalıştım ve bir süre sonra sakinleştim, gülmekten karnım ağrımıştı. Mutfağa gidip bugün için özel aldığım pastayı dolaptan çıkardım ve 1 yazılı mum süsünüde koydum.
Ay çok güzel oldu! Oğuzda çok beğenicek kesin dedim heyecanlı ve mutlu bir ses tonuyla. 1 yazılı mum süslü pastamı dikkatlice odama doğru götürdüm ve kapının önünde derin bir nefes alarak içeri girdim.
Rüya daha kamera açısında değilsin, sakin ol! dedi iç sesim. Sen sanki sakin olabilirsin bu durumda. diyip gözlerimi devirdim.
Kamera açısına yavaş yavaş girerek Oğuza doğru heyecanlı şekilde gülümseyerek baktım. Oğuz o an donup kalmıştı.
"Oğuz!" diye seslendim.
"Oğuz!" diye seslendim bir kez daha.
Oğuz tepkisizce donup kalmıştı kamerada.
"Oğuz!!!" diye bağırdığımda neyse ki evde annemler yok diye şükrettim, yoksa kıyameti koparırlardı!
Oğuz kendine gelerek şaşkınca konuşmaya başladı.
"Böyle bir sürpriz beklemiyordum Rüya."
Biranda kalbim hızlı hızlı atmaya başladı pastayı masama bırakıp endişeli bir ses tonuyla konuşmaya başladım.
"Neden ki, yoksa sürprizimi mi beğenmedin Oğuz?"
"Yok yok hayır, çok beğendim sadece biranda olunca heyecanlandım."
Pastayı elime geri alarak
"Tamam neyse ozaman, hadi üfle!"
Oğuz bana şaşkın şaşkın baktı.
"Neyi üfliyim Rüya?"
"Mumları!"
"Mum yok ki Güzelim." diye sırıttı.
"Hayır mum var!"
"Güzelim sende baksana mum felan yok, sadece 1 yazılı bir süs var."
O an aklıma mum koymadığım gelince rezil olmuşcasına yavaş yavaş pastaya doğru kafamı indirdim. Mumlar yoktu tabii ya! Ne mumu Rüya, sen mum mu koydun sanki?
2 saniyeliğine gözlerimi kapattım ve hemen açtım.
Mahcup olmuş bir ses tonuyla konuşmaya başladım.
"Ehm şey ya ben mum koymadığımı unutmuşumda."
Oğuz biranda güldü.
"Olsun Rüyam olur öyle şeyler."
Bende gülmeye başladım.
İnşallah hep beraber güleriz, umarım bu işin sonu kötü olmaz...
