1.7

3.3K 415 99
                                    

İşten çıktığım zaman arabamı tekel bayiinin önünde durdurarak içeriye girdiğimde gözüm biralar ve şarapların olduğu rafa takılmış, kasa tarafında duran adama selam vererek raflara doğru ilerlemiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İşten çıktığım zaman arabamı tekel bayiinin önünde durdurarak içeriye girdiğimde gözüm biralar ve şarapların olduğu rafa takılmış, kasa tarafında duran adama selam vererek raflara doğru ilerlemiştim. Yuki, zamanında içki içtiğini söylese de buna pek ihtimal vermiyordum. Bu yüzden yumuşak içimli şeylere bakmak istemiştim.

Elime aldığım biralarla birlikte şarap da ekleyerek kuruyemişlere yöneldiğimde karışık çerez, fındık ve kaju alarak kasaya geçmiştim. Aldıklarımın parasını ödeyerek yeniden arabama döndükten sonra artık tamamen eve doğru yola çıktığımda akşamı düşünüyordum.

Yuki kafayı bulur muydu, sarhoşken nasıl olurdu, sarhoş olabilir miydi? Bir sürü soru kafamda cirit atıyordu.

Arabamı siteye sokmamın ardından park ederek indiğimde binaya girerek asansörü çağırmıştım. Beni evde hevesle beklediğine emindim çünkü sabah bile dilinde içme konusu varken beni uyandırmış, darlayarak işe yollamıştı.

Kapının önüne gelmemle kapıyı açtığımda burnuma gelen kokular yüzünden şaşırmıştım. O kadar güzel kokular vardı ki evin içinde, aç olmayan karnım acıkmıştı resmen.

"Sibel abla, şimdi bu poğaçaları kabartan şey maya denilen bakteri mi? Ama bakteri zarar vermez mi?"

İçerden şaşkın şaşkın konuşan Yuki'yi duymamla duraksadığımda Sibel ablanın mink kıkırtısını duymuştum.

"İlahi oğlum, bakteri illa zararlı olacak diye bir şey yok. Bu bakteri de dost bakterilerden işte."

Sibel ablanın sesini duyarken bilgisayarımın başında oturan Emir'i de görerek komşularımızın bizde olduğunu anlamıştım.

"Baha, hoş geldin!"

Yuki bir anda yanıma gelip kollarını bana sararken gözlerim hemen arkada kalan ve gülümseyen kadına kaymıştı.

"Hoş geldin, Baha."

Onun da beni selamlamasıyla Yuki bana sarılmayı bırakmayarak çenesini göğsüme dayamış, kafasını geriye attığı gibi gözlerime odaklanmıştı.

"Kapı çaldığında ben poğaça yapmak istemiştim ama sen bana mutfağı yasakladığın için kararsızdım. Sonra Emir'i gördüm, Sibel abla sana teşekkür etmek için kek yapmış! Ondan yardım istedim ben de."

Hızlı hızlı konuşarak gözlerini iri iri açtığında karşımda resmen minik bir çocuk var gibiydi.

"Kızdın mı?"

Bana daha da yaklaşıp fazlasıyla kısık bir şekilde fısıldadığında öncelikle hafifçe gülmüş ardından da kafamı iki yana sallamıştım.

Sibel ablaya güveniyordum ve bu güvenim karşılıklıyken evime girmesini sorun yapmamıştım. Cevabımı vermemle Yuki'nin suratındaki endişe yok olup kocaman gülümsediğinde yeniden kafasını göğsüme yaslayarak kıkırdamıştı.

YUKİ (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin