Baha, kendi halinde yaşayan başarılı bir yöneticiydi. Hayatı ise bir gece ansızın karşısına çıkan kedi ile tamamen değişmişti.
Yuki, Japonca "kar" anlamında gelir. Diğer anlamlarından birisi ise "umut etmek için bir neden" olarak karşımıza çıkar.
E...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm tamamen smut şeklinde, kitap ilerleyişine göre gerekli olan bir yer burası... Dilerim olmuştur.
❗❗❗❗❗❗
Dudaklarını açlıkla öptüğüm sevgilim aynı şekilde bana karşılık verirken kısa sürede çıplak kalan bedenlerimizin bile farkında değildik. Son günlerde aramızda oluşan bu cinsel çekimin Yuki'nin kızgınlığıyla birlikte artık patlarken ikimiz de geleceği ya da hamlelerimizi gram düşünmüyorduk.
Dudaklarımın arasından gezinerek ıslak izler bırakan dili kavrayarak emmemle Yuki'den ince bir inleme çıktığında ellerimi beline sararak kavramış ve onu çekerek kendime yaslamıştım.
Yatakta sırt üstü uzanmasına rağmen her hareketime kolaylıkla uyum sağlarken bacağının birisini kaldırıp belime doğru uzatmasıyla penislerimiz sürtünmüş ve ikimizin de derin inlemesi tüm ortamı doldurmuştu.
Aletlerimizin böylesine hırçın bir anda temas etmesi ve duyduğum minik inlemeyle birlikte ondan bana geçen tutku her tarafımı yakarken ellerimi beline sararak onu kendime yeniden bastırmıştım.
Bu hareketimle Yuki'nin ağzı açılmış ve kafasını arkaya atarak biraz öncekine göre daha yüksek bir sesle inlemişti. Kanımda dolaşan sıcaklık kasıklarıma inerek beni ele geçirirken yutkunarak kendimi biraz geri çektiğimde gözlerini açan sevgilimin siyah hareleriyle karşılaşmıştım.
"Sen akıllara zararsın."
Kendimi hafif geri çekerek Yuki'ye yaslandığımda gözlerinden geçen tutkuyu saniye saniye görüyordum. Ama aynı zamanda suratında hin bir gülüş de vardı.
"Yaramaz kedi."
Kendimi ileriye doğru sürmemle sertleştiğini hissettiğim aletim sanki Yuki'nin deliğine girer gibi ilerlediğinde Yuki gözlerini yeniden kapatmış ve kafasını geriye doğru atarak inlemişti. Elleri tutunacak bir yer aramak ister gibi omuzlarıma yerleşirken zevkle kasılan ve titreyen bedenini hissetmek benim için bir cennetti.
Yuki'yi altımda çok fazla sıkıştırdığımı hissederek geri çekilmemle gözleri bana odaklandığında belime sardığı bacağı ile beni kendisine çekerek alt dudağını ağzının içine yuvarlamıştı.
Ben onu düşündükçe o benim aklıma zarar hareketler yapıyordu.
Nefes nefese kalarak suratına baktığım sırada inlemesi kulaklarıma dolarken elimi kalçasına atıp iki lobu da sertçe sıkıştırdığımda kafasını arkaya atıp gözlerini sıkıca yummuştu. Benden bu derece etkilenmesi hoşuma giderken yeniden kafasını düzeltip gözlerime bakmasıyla tebessüm etmiştim.
"Senin için her şeyi yaparım, biliyorsun değil mi?"
Kendini rahat hissetmesi için kurduğum cümleme karşı gülümseyip kafasını salladığında alnına çarparak yayılan saç tutamlarını elimle geriye doğru itip açıkta kalan tenine ıslak bir öpücük bırakmıştım.