26. Bölüm ⭐Gece Gece⭐

61 41 24
                                    

Yeni bölüm geldiii. Bugün nasılsınız ballarım. Umarım iyisinizdir, size tatlış bir kıskançlık bölümü bırakıyorum. Beğenmeyi ve fikirlerinizi yazmayı unutmayın. Sizleri seviyorum. İyi okumalar ❤🍓

Gece Gece

"Doğum günün kutlu olsun prensesimiz."

Bu ses annemin sesiydi ve benim doğum günümü kutluyordu.

"Çok yakında görüşeceğiz, merak etme."

"Güçlerin açığa çıkmaya başladı, endişelenme. İstersen kontrol edebilirsin. Sen çok güçlü bir kadın olacaksın."

Sözleri bana cesaret veriyordu, hala yaşadıklarını ve beni beklediklerini anlatıyordu. Annemin benimle telepatik bağ gibi bir iletişim şekli vardı. Pastamı keserken bir yandan fotoğraflar çekiliyorduk. Biraz fazla düşünce alemine dalmış olacağım ki Ivory kolumdan tutup beni ayağa kaldırdı. Axel son ses müzik açmıştı. Sanırım kendimi müziğin akışına bırakma ve eğlenme zamanıydı.

...

Çılgın danslarımız ve çikolatalı, çilekli pastamız bitince nihayet oturup konuşmaya fırsatımız olmuştu. Annem çoktan misafir odasına gidip uyumuştu. Gece 01.20 olduğu için müziği kapatmıştık. Doğum günüm için hazırladıkları planı pasta yerken anlatmışlardı. Sabah kapının önünde olan araba dahil dönme dolap bile planlıydı ve ben bunu sadece garip bulmuştum. Doğum günümü Ivory ve Kelvin biliyordu. Ben nasıl olduysa unutmuştum.

"Tüm gün boyunca bunu biliyordunuz ve bana çaktırmadan bu planı mı hazırladınız. Gerçekten size inanamıyorum. Lunaparka gitmeyi de önceden planladınız yani... Doğum günüm olduğunu ben bile unutmuştum. " Axel ciddi görünmeye çalışarak araya girdi. Ciddi görünüp sonra stand up gösterisi yapmakta üstüne yoktu.

"Harika arkadaşlarız değil mi? Bizim kıymetimizi bilmelisin Amber, başka kim bizim gibi uzaylı bir ateş perisiyle arkadaş olurdu... Neyse ki biz de pek normal sayılmayız." Bak bu konuda haklısın işte. Benimle arkadaş olan deliler olduğunuz için teşekkür ederim. Zaten ancak bana benzeyen birileriyle arkadaş olabilirdim.

"Ya uf şaka yapma, tam ciddi ciddi konuşma yapacak diyorum hemen işi dalgaya vuruyorsun Axel." bakışlarımı Axel'dan çekip Kelvin'e çevirdim. Düşüncelere dalmış gibiydi ya da aklıyla savaşıyordu. Yüz ifadesi için birden fazla betimleme yapabilirdim. Sanki geçmişteki bir anısı aklına takılmışta oradan çıkamıyormuş hissiyatı yaratıyordu. Başı öne eğik, gözünü bir noktaya sabitlemişti.

"Kelvin ne düşünüyorsun? Bugün fazla sessizdin sanki. Her şey yolunda mı?" diye soruverdim. Soruma tabiiki de iyi olduğunu söyleyerek cevap vereceğini biliyordum ama sormadan edemedim işte. Bir şeyler olduğu aşikardı.

"Ben iyiyim, sadece biraz başım ağrıyor. Eve gitsem iyi olacak... Geliyor musun Axel?" bana baş ağrısından başka bir şeyler de var gibi geliyordu. Kelvin üzerindeki durgunluğu Axel'da fark edince cevap verdi.

"Peki öyleyse, kızlar bugünlük bizden bu kadar. Yarın başka bir gösteriyle karşınızda olacağız. Doğum günün tekrar kutlu olsun Amber." Kelvin için endişelenmiştim. Axel'a "Teşekkür ederim." dedikten sonra, montunu giyen Kelvin'e bakarken sessizce mırıldandım.

"Kelvin'e dikkat et. İyi görünmüyor."

Onaylar biçimde başını salladı. Kelvin gerçekten garip duruyordu. Başı dönüyormuş ya da görmemesi gereken bir şey görmüşte şoka girmiş gibi davranıyordu. Dengesini sağlayamadığı belliydi, duvara tutunuyordu.

"Gidelim mi artık? "

"Kelvin çok kötüysen boşuna çıkmayın bu gece burada kalın, iyi görünmüyorsun." diyerek şansını denedi Ivory.

⭐Kepler⭐ TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin