Wine

1.4K 101 31
                                    

Jungkook'tan..

Gecenin bir saati uyanmış dolaptan bir şarap kapıp kış bahçeme geçmiştim. Kafam karışıktı. Düzgün düşünemiyordum. Taehyung'un iltifatları ne kadar çok hoşuma gitsede, bu doğru muydu? Ne kadar doğruydu? Başını bile hatırlamadığım o gece. Kafamın içindeki iki farklı Jungkook kavga ediyordu. Birisi onunla birşeyler denememi söylerken, diğeri asla öyle bir hâtaya düşmemem gerektiğini söylüyordu. Emin değildim. Daha önce hiç bir erkekle yakınlığımda böyle hissetmediydim. Neden Taehyung'u görünce, bana gülümseyince, bana temas edince içimde bir şeyler oluyordu?

Dalıp gitmişken birden müzik çalmaya başladı ve barın ordan bardakların şıngırtısı ardından da görüş açıma hoseok girdi. Ne arıyordu burada?

"Naber? Ne kara kara düşünüyorsun yine? Ve niye ayaktasın?"

"Biraz yavaş konuş be kardeşim. Keyfim ve kahyası ayakta durmak istiyor bende öyle yapıyorum"

Tabiki de ona Taehyung'un beni becerdiği için kalçamda oluşan ağrıdan dolayı oturamadığımı söylemeyecektim.

"Ayrıca sen nasıl geldin?"

Elindeki benim evimin ikinci anahtarı olan anahtarlığı gösterdi. Doğru ya eskiden girdiğim depresyonlarda evden çıkmadığımda endişelendiği için kendi kolayca girip çıkabilsin diye ona da yaptırmıştık. Yanımdaki şarap şişesini alıp bardağına doldurdu.

"Hayret sen şarap içer miydin? Uzun zamandır içtiğini görmedim"

"Bir anda şarap perileri geldi işte"

Anladığını belli eder şekilde kafa salladığında kadehinden bir yudum aldı.

"Hoseok, bir erkekle olmak nasıl bir duygu?"

Bir yudum içtiği şarabı neredeyse yüzüme püskürtürken sorduğum soruyla öksürüklere boğuldu. Ne oldu şimdi? Ne dedim ki ben? Yavaş yavaş kendine geldiğinde,

"İçine ne kaçtı? Benim tanıdığım Jungkook'a benzemiyorsun hem şarap içmeler falan söyle arkadaşıma naptın!?"

"Hoseok saçmalıyorsun altı üstü merak ettiğim için bir soru sordum ya, ne büyüttün bu kadar!"

"Medya'da homo olarak gösterilen Jeon Jungkook aslında gay mi?"

"Daha fazla kafa ütüleyeceksen ben yatmaya çıkıyorum"

"Tamam tamam demedim bişi. Yani şimdi kardeşim bu soruyu ne konuda sorduğuna bağlı biraz? Sevgili olma konusundaysa çok farklı, yattığın kişiyle çok farklı-"

"Yattığın kişi nasıl oluyor onu anlat?"

"Aa özelime saygı!"

"İlk pornonu beraber izledik kardeşim şimdi anlat hadi"

"Onu da bana zorla izlettiydin zaten pislik! Neyse anlatıyorum o zaman. Ama sonra bana neden bu konu üstünde durduğunu söyleyeceksin!"

Gözlerimi devirip devam etmesi için gözlerimi ona doğru diktim.

"Öncelikle kişiliğine bağlı. Şahsen ben powerbottomum yani üstte de olabiliyorum altta da. Ki bana sorarsan altta olmak çok daha hoşuma gidiyor. Neyse eğer senden üstün gelen birini bulursan bil ki sen ukesindir şayet aynı zamanda yatakta sende ona sözünü geçirebiliyorsan aynı zamanda semesindir de ve bu seni powerbottom yapar. Bunun dışında duygular önemlidir. Eğer tek gecelikse iki kişide o anki ihtiyaçlarıyla ilgilenir ve boşaldıklarında ikisinden birisi çekip gider genelde. Şayet bunun bir diğer yanı da var, eğer tek geceliksen ve uyandığında seme hala yanındaysa seninle ilgilenmek ister. İstiyordur daha doğrusu. Geceki davranışları ve sert tavrının yani sıra gündüz olduğunda ağrın veya acın olursa yardım etmeye çalışır. Adeta bir bebek gibi bakılırsın, şey yani ben uke olduğum zamanlarda böyle olurdu. Neyse dediğim gibi uyandığında seme ordaysa sana ilgi gösteriyorsa o geceki seks sadece boşalmadan ibaret değildir. Bil ki seviyordur ya da hoşlanıyordur. Hah unutmadan bunun başka bir yanı daha var eminim şimdi bana 'ne kadar çok yanı var bunun be' diyerek söveceksin ama umrumda değil devam ediyorum. Hani dediydim ya tek gecelikse bittiğinde bir taraf gider diye genelde ukenin hâli olmadığı için seme gider fakat senenin evindeysen de aynı şekilde sabah yanindaysa seviyordur ama sevmiyorsa zaten sabah sen uyanmadan çoktan evden gitmiş olur. İşte bu kadar! Daha çok var da bir anda kafanı karıştırmak istemedim"

"Siktir!"

Nothing Like Us •|taekook|•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin