M'pregnant

1.2K 78 13
                                    

Yoongi, Jimin'le tuvaletten döndüğünde tek kelime etmesine izin vermeden doktora götürmüştük. Kısa bir süre sonra odadan çıkan Jimin, bize mutluluğunu gizleyemez bir şekilde, alt dudağını ısırarak bakmaya başladığında ağzından çıkacak kelime için sabırsızlıkla bekliyorduk ve

"Hamileyim!"

Taehyung "Ne!?" Diye bağırırken ben bir şey diyememiştim sonuçta eşiydi yani zaten ne diyebilirdim ki. Yoongi hyung ise dokunsak yere düşüp bayılacak gibi duyduklarına inanamıyordu. Taehyung bir anda

"Baba oluyorumm!!!!!"

Diye bağırmaya başladığında. Yoongi hyung kendine gelerek ona döndü ve öyle bir sinirli şekilde cevap verdi ki yerimde sıçramıştım.

"Çüş! Yok daha neler!? Siktir lan ordan!"

"Amca baba yarısıdır bu yüzden baba da sayılırım hyung sus da keyfini çıkarayım"

Yoongi hyung elini burun kemerine koyup sıktığında, sevinci yeni aklına gelmiş gibi

"Baba oluyorum amına koyim!!! Baba oluyorum lan!!!! Jiminnn!!! Sevgilim! Eşim! Hayatım! Meleğim!"

Bir anda Jimin'i kucağıma alıp döndürmeye ve öpmeye başlamıştı Yoongi hyung. Onlara gülümseyerek bakarken Taehyung beni kendine çevirip dudağımdan öpmüştü. Hyungun önünde öptüğü için kızmış, utanmış ve şaşırmış olsamda bu onun umrunda bile değildi. Gece geç saatlere gelirken oradan ayrılıp evlere dağılmıştık. Taehyung beni evime getirdiğinde, onu içeri davet ettim. O da itiraz etmeden arabadan benden önce inip kapımda beklemeye başladı. Daha bir kaç gün önce gelip kapımı açıyordu bu çocuk? Gülümseyerek arabadan indim.

"Dışarısı soğuk ne kadar yavaşsın sevgilim!?"

"Daha sonbahara bile gelmedik!? Ayrıca senin utanman arlanman yok mu hiç?"

"Hmm bir düşüneyim... Yokmuş"

"Etrafta yeterince haberim dolanıyor daha fazla maskara olmak istemiyorum"

"Bunlara alışman gerek, daha sevgili olduğumuzu öğrenmediler bile!"

"Açıklamak zorunda mıyız? Hem ya Yoongi hyunglar kızarsa?"

"Onlar bay Kwon gibi değiller benim miniğim. Bizim şirkette herkes herkesle olabilir istediği cinsiyetle istediği kişiyle. Kimse de bir şey diyemez, demez. Dışardaki piçler dışında"

Son dediğine gülüp açtığım kapıdan içeri girdim. İçerisi dışarıdaki hafif soğuğa göre daha sıcaktı. Taehyung'da hemen ardımdan girince L koltuğun uzun tarafina yayıldı.

"Sen sevgili olunca daha bir odunlaştın sanki? Geri mi ayrılsak?"

"Daha neler!"

Verdiği tepkisine sesli bir şekilde güldüğümde,

"Seni ilk defa bu kadar içten gülerken görüyorum"

"Bana içten bir şekilde güleceğim hiçbir şey yapmadığın için olabilir mi?"

"Doğru, altımda zevkten titremek dışında hiç gülümsetmedim seni"

Dediği şeyle elimdeki anahtari ona doğru fırlattım. Anahtardan kaçtığı sırada koşarak yanıma geldi ve ellerini belime koydu.

"Seni, gerçekten seviyorum Jungkook. Bedenin için değil, sen olduğun için. Bedeninin de fena olduğunu söyleyemem ama doğrusu"

"Sen beni sevdiğine emin misin? Sabah uyandığımda baş ucumdaki parayı alıp gecesinde tekrar başkalarıyla düzüşecek erkeklere benzemem ben!"

"Bunu söyleyen kişinin ilki olmak enfes bir şey doğrusu"

"Beni sınıyorsun Kim Taehyung!"

"Beni baştan çıkart istiyorum Jeon Jungkook!"

Erotik çıkan sesiyle teklifini kabul ederek ona seksi bir gülüş sundum. Ve kulağına eğilip,

"Seni baştan uyarayım. Benim için yalvaracaksın Tae"

Diyerek fısıldadım ve küçük bir öpücük bıraktım favorilerinin oraya. Yutkunmuştu. Bir elim omzunda iken etrafında yavaşça bir tur attım. Sonra tekrar önünde durup bakışlarımı önce dudaklarına sonra gözlerine çıkardım. Fakat onun gözleri benim dudaklarımdaydı hâlâ. Sanki onu öpücekmiş gibi başımı eğip dudaklarımı yaklaştırdım ve o, öpmek için dudaklarını öne hareket ettirdiği sırada geri çekildim. Hareketime karşın kollarını hızla belime sardı.

"Beni kışkırtıp gidebileceğini mi sanıyorsun?"

"Hah kim demiş! Daha yeni başlıyoruz"

Ellerimi göğsünden aşağı doğru indirirken gözlerimi gözlerinden çekmiyordum. Penisine ulaştığımda hafifçe sıktım. Ağzından küçük bir inleme kazandığımda, güldüm..

Nothing Like Us •|taekook|•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin