UÇURUM

KÖR OLUNAN GERÇEKLER

NOT: BÖLÜMLER ARASINDAKİ FARKLILIKLAR BÖLÜMLERİ DÜZENLEMEMDEN KAYNAKLIDIR!

'Meriç' Gediz'in seslenmesiyle göğüs kafesimde hissettiğim garip, sıkıntı veren hisle sert bir soluk vererek durdum 'Ne var' diye yükseldim ona dönerken. Ani yükselişim karşısında afallayıp duraksadığında kendime lanet okuyarak tırnaklarımı avcuma bastırdım 'Özür dilerim, canım yarım' kollarını omuzlarımdan vücuduma dolayarak beni kendine çektiğinde kollarımı beline dolayarak kafamı göğsüne yaslayıp kardeş kokusunun beni sakinleştirmesini bekledim 'Beni bırakıp nereye gidiyorsun' burnumdan soluyarak sırtına şaplak attım 'Aptal, ben seni bırakıp gider miyim?' kafamı geriye atarak yüzüne baktım 'Sadece yalnız kalıp sakinleşmek istiyorum' gözlerini büyüterek gözlerime baktı 'Seni sakinleştirdiğimi söylemiştin' beni anlamasını umarak göz temasımızı kesmeden başımı yana yatırdığımda sesli bir nefes alarak dudaklarını birbirine bastırdı 

'Sadece yanında olmak istiyorum' 

'Sadece biraz yalnız kalıp sakinleşmek istiyorum' 

'Küçüğüm... bu halinin sebebinin ben olduğunu biliyorum' alt dudağını yalayarak duraksadığında gözlerimi kaçırdım 'Sen babamın gelmeyişine değil babamın gelmeyişinin beni üzmesine öfkelisin' ağırca başımı salladığımda kollarını tekrar bana doladığında içimdeki garip hüzünle kollarımı ona sıkıca dolayarak kafamı göğsüne yaslayıp sıcacık hissettiren kokusunu içime çektim 'Özür dilerim' diye fısıldadı yüzünü boynuma gömüp 'Özür dilerim canım yarım, doğum günlerimizde ağlamana sebep olduğum için özür dilerim, bu kadar geç anladığım için özür dilerim' sırtını sıvazlarken dudaklarımı sağ göpsüne bastırdım 'Şşşş... tamam...' kollarını daha da sıkılaştırıp saçlarıma derin bir öpücük bırakıp geriledi ve yüzümü avuçladı 'Bu, doğum günümüzde son ağlayışımız' dedi söz vermemi ister gibi gözlerimin içine derince bakarken 'Bu doğum günümüzde son ağlayışımız' dediğimde beni kendine çekip kollarını bana sardı 'Biz bize yeteriz' kollarımı sıkıca ona doladım 'Biz bize yeteriz' diye fısıldadım iyi hissetmek için kollarımı ona daha da sararken 'Doğum günümüz kutlu olsun canım yarım' parmak uçlarımda yükselip alnımı alnına tokuşturdum 'Doğum günümüz kutlu olsun canım yarım'

İlk canım yarım kayboldu, sonra kokusu, en son sesi!

Yüzü gözümün önüne gelsin diye zihnimde yüzünü birleştirmeye çalışırken titreyen gözlerimi birbirine daha da bastırdım, kokusunu hissedebilmek için titrek bir nefes aldım, sesini duymak için zihnimi yokladım. 

Gözlerime sanki bıçak saplandı, akan kan ciğerlerime asit yağmuru gibi yağdı, zihnimdeki gürültüye kan yağmurunun sesi de eklendi. 

Benim yarım olan, canım ikizim!

Biz seninle 39 hafta üç gün aynı karnı, 8 yıl boyunca aynı yatağı, 17 yıl boyunca aynı odayı paylatık. 

Hiç mi kazınmamış yüzün, sesin zihnime; hiç mi sinmemiş kokun ciğerlerime!

                                  🦋

Sitenin bahçesinden çıkıp ben, Gediz ve Açelya'nın her zaman oturduğumuz parka gitmek için köşeyi döndüğümde ağacın dibinde gördüğüm yüzle afallayarak sersemlemiş gibi duraksadım. Her zaman oturduğumuz ağacın dibinde oturan siyahlara bürünmüş tanıdığım bir simayı görmemle içime dolan heyecanla koşarak oraya ilerlerken parkın içine girdiğimde 'Kemal' diye bağırdığımda kafasını kaldırması bir oldu göz göze geldiğimizde içimdeki o heyecanın söndüğünü hissederek yine de emin olamadığımdan titreyen, yavaş adımlarla yanına yaklaşırken yüzünü net bir şekilde tamamen gördüğümde duvara sert bir şekilde çarpmış gibi yalpalayarak durdum.