Vegas'ın Gölgesi {Taekook}

IV |Minik Can

"Merhaba değerli konuklar." Kim Namjoon sahneye çıkmıştı. "Bugün burada toplanmanızın nedeni, şirketimiz için bir hissedar bulmaktır. Bu gece hisseleri satacağım kişi, tüm işlerime ortak olacaktır. %49'luk hisseyi 200 bin won'dan satışa çıkarıyorum."

Etraftaki insanlar ellerindekileri kaldırmaya başlamıştı. "250 bin."dedi Kim Namjoon.

Ne kadar yükseleceklerini merak ediyordum.

Elimdeki kağıdı kaldırdım. "350 bin."

"400 bin."

"450 bin."

Yüksek bir miktar kaldırmam gerekiyordu, V'nin de bana karıştığı yoktu zaten. İstediğim kadar eğlenebilirim. "600 bin."

Salonda bir sessizlik oldu başta, sonra biri daha kaldırdı kartonu. "650 bin."

"750 bin." Yaptım o cüzi miktarı. Az önce kaldıran adam bana sinirle bakıyordu. "Buradan çıkınca şu adamı ikimizden biri öldürsün he."dedim V'ye. Baktığım yere baktı.

"Çıkınca bakarız, devam et sen. Gayet iyi gidiyorsun."

Alaycı bir şekilde gülümsedim. "Sertleşelim mi biraz?"dedim ve miktarı 800 bin yapan adama gülümsedim.

"1 Milyon!"

Şuan rakibim olan adam renkten renge giriyordu, ona gülümsedim ve el salladım. Çok eğlenceli bir oyundu. "Satıyorum, satıyorum, sat-tım."

İşte bu kadar. Hisseler bizimdi.

Hızlıca V'ye sarıldım, bilerek yapmıştım çünkü herkesin gözü bizdeydi. O da bana sarıldı sıkıca ama kötü hissediyordum.

O çekilmeden geri çekilmedim ve biraz öyle durduk. Gözlerim dolmaya başlamıştı yine, kötü hissettiğimi fark edince geri çekildi.

♧

Salondan ayrılmış, Vegas'ın malikanesine dönmüştük. "Kim Namjoon bizi Paris'de ki şirketine davet etti."demişti V.

"Hisseleri orada verecek size, sizden istediğim birkaç dosya var. Oradayken kopyasını bana getireceksiniz."

"Tamamdır."dedi V.

"Gidene kadar."dedi ve iki dosya bıraktı önümüze Vegas. Birini aldım ve incelemeye başladım.

"Bu adam benim."dedim ve dosyayı kaldırdım. Kafasıyla beni onayladı V. "Kaçtım ben."dedim ve evden çıktım plan yapmak için.

Buraya motorumla geldiğim müzik açamayacaktım, keyifsiz bir şekilde motora oturdum ve hızla eve sürmeye başladım.

Cinayeti yarın işleyecektim, sabah erkenden Lidya'yı görmem gerekiyordu.

♧

Lidya'yı görmeye giderken sürekli bol şeyler giyiyordum ve dikkat çekmeyecek bir arabayla gidiyordum.

Lidya'nın odasına girecektim ki hemşire beni durdurdu. "Bay Jeon, bir doktor geldi ve Lidya'yı ameliyat edebileceğini söyledi. Tayinini bu hastaneye aldırmış."

"Nerde şu anda?"diye sorduğumda ilerlemeye başladı.

Peşinden ilerledigimde ofis gibi bir yere girdik. Elindeki tahlil sonuçlarına bakan bir adam vardı karşımda.

Kahverengi saçları ve muhtemelen ilerlemiş yaşına göre genç bir yüzü vardı. "Efendim, Bay Jeon."

"Tamam çıkabilirsin."dedi adam ve elindeki dosyayı bırakıp bana baktı. "Merhaba Zero, nasılsın?"

Zero mu? Bu adam Zero'yu nereden biliyordu?

"Amacın ne?"diye sordum. Gülümsemişti.

"Amacım kardeşini kurtarmak."dediğinde bu sefer gülen bendim.