Ne olacaktı?
Bu gece ne olacaktı?
"Tanrım kafayı yiyeceğim."dediğimde Taehyung elini omzuma koydu. "Ne olabilir ki? Ne yapabilir bu adam?"
Her ihtimal geçiyordu aklımdan ama sanki birşey eksik kalıyordu hep, tüm keyfimi bozmuştu zevzek.
Düğün devam ederken diğerleri yanımıza geldi, Taehyung kısa bir özet geçtikten sonra onlar da seçenek sunmaya başlamıştı.
Nefesim sıkışmaya başlayınca sigara içeceğimi söyleyip dışarı çıktım, sakin ortamları daha çok seviyordum.
Bir sigara yaktım ve etrafı izlemeye başladım, bir yandan da bu gece neler olabileceğini düşünüyordum ve hep birşeyler eksik kalıyordu.
Telefonumu açıp saate baktığımda 23.48 olduğunu gördüm, gece yarısına pek birşey kalmamıştı. Telefonu bırakacakken ekranda hastanenin numarası belirdi, hızlıca cevapladım.
"B-bay Jeon, Lidya'nın durumu bir anda kötüleşti. Gelseniz iyi olur."
"Ne, nasıl kötüleşti? Hani herşey yolundaydı."
"Bilmiyorum efendim, bir anda kalbi durdu. Vücuda uyum sağladığını sanıyorduk, şimdi ameliyata alıyoruz."
"Tamam geliyorum."dedim ve telefonu kapatıp motoruma koştum. Hızlıca binip gaza yüklendim ve hastaneye sürdüm.
♧
Ameliyathanenin önüne oturduğumda dışarı hemşire çıktı. "Durumu nasıl?"diye sorduğumda hemşire gülümsedi.
"Ameliyat hâlâ devam ediyor, bir cevap vermem zor şuan için." Kafamı salladığımda uzaklaştı. Bir süre duvara bakıp durduğumda telefonum çalmaya başladı.
Kimseyle konuşmak, görüşmek istemiyordum. Bu yüzden umursamadım gelen telefonları, muhtemelen Taehyung yokluğumu fark edip beni aramaya başlamıştı.
Kafamı arkaya yasladığımda her zaman ki gibi anılar bana işkence etmeye başlamıştı. Şu dünyadaki tek varlığım olan Lidya defalarca ölümün kıyısından dönmüştü.
Tanrı bana acı çektirmek için herşeyi yapıyordu sanırım. Önce beni hayata bağlayacak bir sebep bırakmıyor sonrasında da o sebebi en acı şekilde bana veriyordu.
Her daim hazırdım bu dünyadan göçüp gideceğine ama olmazdı, iyileşmenin kıyısındayken her şeyi atlatmışken ölemezdi.
İyi olacak mıydı, bunu yapabilecek kadar güçlü müydü?
Telefonum susmuştu, bende beni arayanlar da yorulmuştu. Kapatmak için aldığım sırada ekrana Taehyung'un numarası düştü.
Onunda haberi olsun, yanımda olsun istedim. Bu yüzden açtım telefonunu. "Tanrım neredesin sen?! Yoksun hiçbir yerde, belaya mı bulaştın, ne oldu?!"
Sorduğu tek bir soruya cevap verdim. "Hastanedeyim."dediğimde sesi daha da endişeli gelmeye başladı.
"Kaza falan mı yaptın? İyi misin?"
"Lidya kötüleşti, yanına geldim."dediğimde nefesini verdi.
"Durumu nasılmış?" Sesi artık sakin geliyordu.
"Bilmiyorum, ameliyatta."
"Yanına gelmemi ister misin güzelim, hm?" O kadar masumca sormuştu ki...
"Gel, sana ihtiyacım var." Telefon kapandığında yanıma bıraktım ve gözlerimi kapattım. Neden Lidya bir anda kötüleşmişti ki? Herşey iyiye giderken neden daha kötü olmuştu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vegas'ın Gölgesi {Taekook}
FanfictionÜlkenin, hatta dünyanın her yerinde aranan Zero birgün V adında bir seri katille işbirliği yapar. Bu kitabın tüm hakları @hayatsizme hesabına aittir.