Luna Black // White Carnation (DÜZENLENECEK)

꧁Patronus꧂

İyi okumalar...

☾ ☾ ☾ ☾ ☾ ☾

"Hermione!" dedim, hızla Diego'dan ayrılırken. "Zaman Döndürücü - geçmişe gitmeliyiz - Sirius! Sirius'u kurtarmalıyız! Flitwick'in ofisinde!"

"Sakin olun lütfen, Miss Black," dedi Profesör Dumbledore, tatlı tatlı. Yatağıma yaklaştı. Adamın yarım ay şeklindeki gözlüklerinin arkasındaki elektrik mavisi, insanı delip geçen gözlerinde, bir ifade vardı çözemediğim. Sanki, gizlediği bir şeyler vardı. Benden sakladığı bir şey vardı.

"Biz de tam olarak aynı şeyden bahsediyorduk."

Herkesin yüzünde belirgin bir şaşkınlık ifadesi vardı. Söylediklerinin bir kelimesini bile duymamıştım ki! Nasıl bilebilirdim ki bunları? Ama Dumbledore şaşırmamıştı, hayır... gözlerinde en ufak bir hayret bile yoktu... Bir şeyler biliyordu...

Merlin...

Profesör Dumbledore, o garip kadının kim olduğunu biliyor demekti bu!

Vay, ciddi misin? Bunu çözmen tahminimden daha uzun sürdü.

Bu ses zihnimde yankılanmıştı. Hayır, iç sesim değildi.

Benim işte! Senin şu lanet olası lanetin! Cidden, annen seni över dururdu. Bu mu o müthiş zekan?

Marietta... Beni mi övmüştü?

Marietta?..

"Sanırım ne yapmanız gerektiğini anladınız," dedi Profesör Dumbledore.

Ah, şu bunak yok mu...

Müdürün çatık kaşları bana döndü. Yutkundum, düşüncelerimi duyabiliyor muydu?

Şu anda bile mi, Victoria? Bu ses müdüre aitti.

Zaman çizgisinin sonuna kadar, Albus.

Tamam... Şimdi işler garipleşmeye başladı.

☾ ☾ ☾

Ben, Harry ve Hermione geçmişteydik. Diego'yu da getirmek istemiştim ama kabul etmemişti. Şimdi ise üçümüz ve hipogrif Şahgaga, karanlığın bastığı Hogwarts arazisinde oturmuş, kimsenin bizi göremeyeceği bir yere saklanmış, geçmişteki bizin tünelden çıkmasını bekliyorduk.

"Harry, anlamadığım bir şey var..." dedi Hermione. "Ruh Emiciler niye Sirius'u almadılar? Geldiklerini hatırlıyorum, sanırım orada bayıldım... öyle çoktular ki..."

Ruh Emiciler mi?

Demiştim.

İçimi bir dehşet kapladı. Bu da demekti ki... Onun söyledikleri gerçekti. Nasıl bir varlık geleceği bu kadar ayrıntılı bilebilirdi ki? Acaba bir kahindi ve zihnimde olduğundan onun gücünden mi faydalanıyordum?..

Beynim erimek üzereydi.

Titremeyi bırak, Yara Kafa garip garip sana bakıyor.

"Luna? İyi misin sen?"

Telaşla başımı salladım. "Evet, üşüdüm sadece."

Harry umursamazca omuz silkti ve konuşmasına devam etti. "Ruh Emiciler'in gitmesini sağladığına göre, tek bir şey olabilir. Gerçek bir Patronus. Güçlü bir Patronus."

"Kim yaptı peki?"

Harry sessiz kaldı ve düşüncelere daldı.

Hermione merakla "Neye benzediğini görmedin mi?" diye sordu. "Öğretmenlerden biri miydi?"