1.1

690 139 25
                                    

Müdür ben onu insan ve vampir karmaşası içinden geçirirken yine sözüne uyarak tepkisiz kaldı.

Karşılaştığım birkaç kişiye selam vermek zorundaydım. Vampirler uzun bir aradan sonra yanımda ilk defa birini görüyorlardı. Bu yüzden iyi bir meyve seçmeye çalışır gibi Müdürün etini sıkıştırıp çektiler. Ona her açıdan dokunup teninin kokusuna puan verdiler.

Daha fazla sabrını sınamak istemedigim için onu dokunan ellerden kurtarıp yuvanın derinlerine götürdüm. Tonlarca açık kapının ardından sevişen çiftlerin ve grupların arasından geçip daha sessiz kalan derin odalara indik.

Cebimdeki anahtarı sokup kapıyı açtım ve içeri girmesi için ittim. Ben kapıyı bile kilitleyemeden vücudumu kendine çevirdi ve bana yumruk attı. Yüzüm yana düştü sağlam vuruyordu. İnsan olsam burnum çoktan kırılmıştı.

"Ne sikim dönüyor böyle? Beni nereye getirdin?!" O kadar yüksek sesle bağırmıştı ki yüzümü buruşturdum. İyi ki kimsenin duyamayacağı kadar derindeydik.

"Uzun uğraşlarım sonucu sizi kurbanların seçildiği yuvalardan birine getirdim ve karşılığı bu mu?" Yüzündeki tiksintiyle boynunu sildi.

"Alınıyorum ama... ağzım o kadarda kötü kokuyor olamaz."

"Ben..." O kadar büyük bir öfke içindeydi ki zar zor konuşuyordu. "Ben seni gebertmeden açıklama yapmaya başlasın iyi olur. Beni ne çeşit bir fuhuş evine getirdin böyle.

"Burada gördüğün her şey rıza dahilinde olur Jisung-ssi." Vampirler aslında cinsellik bakımından oldukça işlevsiz ve kısır canlılardı. "İnsan kardeşleriniz buraya kendi istekleriyle geliyor. İki tarafta eğlence için burada."

"Daha açık konuş." diye üsteledi. "Birkaç damla insan kanı vampirler için uyuşturucu gibidir ve bizi tüm akşam ayakta tutar. Şimdi anladınız mı?" Yüzü kızardı bu da beni keyiflendirdiği için üsteledim.

"Siz insanlar özellikle bu yüzyılda daha bir garipsiniz. Vampirlerle yatmak için kaç kişi sıraya giriyor duysanız şaşırırsınız." Siniri hala yerliyerindeydi ama bana bakmayı bırakmıştı.

"Eğer içiniz rahatlayacaksa kendi bölgemde böyle bir olayın yaşanmasına izin vermiyorum ama her yeri kontrol edemem." Sırf bu yüzden bölgem Dindarlar olarak adlandırılıyordu. Oysa kimsenin sevişmesine karıştığım falan yoktu. Damarları tok olan bir vampir istediği çoğu şeyi yapabilme yeteneğine sahipti. Bunun hayvan kanı olması bir şeyi değiştirmiyordu.

"Hiçbir şeyi merak etmiyorum. Sadece ne yapacağımı söyle. Bu akşam biri ölmezse iyi olur yoksa kendini nezarette bulursun."

Ona kısaca robotu oynaması gerektiği rolünden bahsettim. Tespit ettiğim üzere kurbanların yarısından çoğu buradan seçilmişti. Kızların hepsinin uzaktan yakından fantastik canlılara özellikle vampirlere karşı bir tutkuları vardı. Bu da basitçe belli vaatlerle kandırıldıkları anlamına geliyordu.

"İstediğim şey ben kurbanı tespit ederken tetikte beklemen. Vampirleri ya da vampiri yakalamaya çalışacağım ama o sırada insanla ilgilenmek sana düşüyor."

Geldiğimiz gibi geri yukarı çıktık ve dediklerimi dinleyerek eskisinden de donuk bir hale büründü. Sanırım bir şeyleri açıklamam ona daha iyi gelmişti.

Etrafı görebileceğimiz uzak bir köşeye oturduk. Kare şeklindeki küçük dans pisti ağzına kadar doluydu. Başınızı çevirdiğiniz her yerde sevişen vampir çiftler ya da insanlar vardı. Burası vaat ettiği üzere oldukça karma bir yuva alanıydı.

"Şuradaki oğlanı görüyor musun?" Eğilip kulağına doğru konuştum. "Kafanı çevirmeden gözlerinle bak... hayır o değil. Bar tezgahının sağ tarafında olan." Etrafı iki kadın üç erkek vampirle her yerden sarmalamış olan oğlan büyük bir hazla başını geriye atmış dudakları aralanmıştı.

Modern Çağ Vampiri ✔️ (Minsung)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin