B.B.

4.Bölüm "Yeni Kurban"

     Büşra, Roza'nın mesajıyla göl kenarına gitmişti. Arkasında bir ses duydu. Hemen arkasını döndü. Ağaçların orada gördüğü simsiyah, bir gölgeyi anımsatan insan siluetini gördü. "Sonunda geldin." dedi Büşra.
"Evet, geldim. Yanıma gelsene." dedi siluet. Büşra'nın takıntısı onu ele geçirmiş, mantıklı düşünmesini engelliyordu. Sesin geldiği ağaca doğru gitti. Yanında göremeyince ağacın arkasına baktı.
"Hadi ama neredesin? Saklambaç mı oynayacağız?" dedi Büşra.
"Buradayım, tam arkanda." diye bir ses duydu arkasından. Gülümseyerek "Sonunda!" diyerek arkasını döndü.                
     Gördüğü kişiyle şoka uğramıştı. Geri adım atacağı sırada suratına yediği darbeyle kendini yerde buldu.
"Hoşgeldin" dedi. Yüzündeki sırıtış asla sönmüyordu. Büşra yanağında hissettiği derin acıyla yerde sızlanıyordu. Hissettiği ıslaklığın ne olduğuna bakmak için elini yanağına götürdü. Yanağında derin bir kesik vardı ve kanıyordu. Acıdan ağlıyordu. "Beni kandırdı. BENİ KANDIRDI! Aptal kız!" diye bağırmaya başladı.
"Bu kadar kolay kanabileceğini düşünmemiştim. Resmen kendi isteğinle bana geldin. Aptal Kız." dedi.
"Sen kimsin bana aptal diyorsun?" dediğinde gülme sesi duydu. Önündeki kişiye baktı. "Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Hem bir saniye sen, sen osun ben seni tanıyorum. Neden bana vurdun? Yardım etsene!" dedi sinirle Büşra.
"Sana yardım edeceğimi düşünmen fazlasıyla komik." dedi gülerek.
"Ne boş boş konuşuyorsun? Yardım etsene!" diye bağırdı Büşra.
"Peki" dedi ona cevap olarak. Sol elini Büşraya uzattı. Büşra elini tuttu. Büşra ayağa kalkarken bir anda elini bırakıp kolundan Büşrayı yakaladı.
"Ne yapıyorsun?" diye sordu Büşra. Bi anda sağ elindeki baltayla Omuz kısmından Büşra'nın konunu kesti. Büşra tekrardan yere düşüm acıyla bağırmaya başladı. elinde kesilmiş kolla gülüyor, Büşra'nın acı çekişini izliyordu. Ardından elindeki baltayı Büşra'nın karnına geçirdi. Birkaç kez karnına ve göğüsüne baltayı geçirdikten sonra öldüğünden emin oldu. Cebinden çıkardığı küçük bıçakla yere eğildi. Büşranın kesik olmayan yanağına "B" harfini kazıdı.
Elindeki bıçağı kapatarak ceine geri koydu. Ayağı kalkıp elindeki kolu sallayarak Büşra'ya el salladı. Elinde kolla tam gidecek ki aklına bir şey gelmiş, olduğu yerde durup Büşra'nın cesedine döndü.
"Aaa, bir saniye bir şey unuttum." dedi ve cebinden bir zarf çıkardı. Zarfın içinden çıkardığı saç telini rasgele bir yere koydu. Ardından Sağ eline baltayı tekrar aldı ve elindeki kolun bilek kısmından eli kesti. Kestiği eli alıp Büşra'nın üzerine attı. "Bundan bende var. sende kalsın." dedi ve elindeki kolu plastik bir torbaya koyup oradan uzaklaştı.

Islık çalarak ormanın girişine doğru gidiyordu. Saat gece üçe geliyordu. Göl ormanın girişine fazla uzaktı. Sonunda ormanın girişine ulaştığında onu orda bekleyen simsiyah giyinimli uzun boylu kişiye elini havaya kaldırarak selam verdi.
Girişteki kişide aynı hareket yaptı. Sonunda yanına gelince cebinden Roza'nın telefonunu çıkardı. "Yaklaşık bir saat oyalan sonra onu tekrar aldğın yere bırak." diye emir verdi. Önğndeki kişi başını aşağı yukarı sallayarak elindeki telefonu aldı ve oradan uzaklaştı. O ise ormana tekrar gitmiş elindeki poşeyler ıslık çala çala gidiyordu.

...

Roza'dan

Yine bir kabustan uyanmıştım. 3 haftadır her gün kabuslarla uyanıyordum. Uyku düzenim tamamen bozulmuştu. Saate bakmak için komidinde telefonumu aradım. Bulamayınca evde unuttuğunu hatırladım. dışarı bakınca havanın azar azar aydınlandığını fark ettim. Saat yaklaşık sabah dörttü ya da dördü geçiyordu.
Toprakla evlerimiz yanyana olduğundan onun odası benim odam direkt gözüküyordu. Dün gece olanları hatırlamıştım. Bu yüzden ister istemez odamın camına baktım. Açıktı. Ben dün kapamamış mıydım? bir kaç saniye sonra camda yine o silueti gördüm. Bu sefer daha netti. simsiyah giyinimli biriydi. Boyu uzundu. sadece bundan ibaretti. Eğer he rkimse evde olmadığımı biliyordu. Yoksa böyle rahat eve girip çıkamazdı.
Toprak'ı uyandırmak için yer yatağının olduğu yere döndüm. Toprak'ın olmadığını fark ettim.
Neredeydi? Güneş yeni yeni doğuyordu. Bu saatte neredeydi?
Aklımdaki sorular asla bitmiyordu. Onu aramak için odadan çıktım. Önce üst katta aradım. Bulamayınca Alt kata inmeye karar verdim. Merdivenin oraya gittiğimde aşağıdan gelen seslerle irkildim. Az önce evimden çıkan biri vardı, Toprak kayıptı ve aşağıdan sesler geliyordu.