35. Bölüm

1.7K 188 143
                                    

Mutfakta yıl başı için kurabiye yapıyordum. İki gün sonra yeni yıla girecektik ve bu yüzden herkese kurabiye yapmaya karar vermiştim. Bu yeni yılı büyük istekler üzerine benim evimde kutlayacaktık bu yüzden hazırlıklar yapıyordum.

Arkamdan yavaşça gelip belime sarılan beden ile kafamı oraya çevirdim.

"Bebeğim, boş ver artık yorulma. Kaç gündür mutfaktan çıkmıyorsun. Biraz oturalım hadi."

"Olmaz Hyunnie, evime ben çağırdım diyebilirim. Özensiz olmak istemiyorum."

"İyi de bir tanem, ben sen yorul diye mi buna izin verdim?"

"Yorulmadım benn.."

Diyerek kurabiye tepsisini fırına vermiştim. O sırada Hyunjin gelip beni kucağına almıştı. Küçük bir çığlık bırakıp kirli ellerim ile omuzlarına tutunmuştum.

"Hih..! Üstünü kirlettim. Ne diye alıyorsun ki beni kucağına?"

Bir şey demeden mutfaktan çıkmıştık. O sırada bir hizmetliye kalanları tamamlaması için emir vermişti.

"Üstümün kirlenmesine bakma sen. Giyecek kıyafet yok sanki."

"Hamur yağlı çıkmazsa ne yapacağız?"

Durup yüzünü yüzüme yaklaştırıp burunlarımızı sürtündürmüştü.

"Meleğim, sana bir şey olmadığını söyledim boş ver sen beni. Hadi ellerini yıka da sana sımsıkı sarılayım."

Yanımızdaki lavaboya bakıp kucağından indim. Suyu açıp ellerimi yıkarken bana baktığını hissediyordum. Hızlıca ellerimi yıkayıp ona döndüm.

"Güzelce yıkadın mı?"

"Evet."

Yaklaşıp beni kucağına alacağın da kaçmıştım.

"Yah, neden kaçtın şimdi?"

"Öylesine!"

Diyerek koşmaya başlamıştım. O da arkamda koşuyordu. Hızlıca merdivenleri çıkmaya başladım. Bir ara ayağım takılacak ve düşecek gibi olmuştum ama düşmemiştim.

Hızlıca odaya girip yatağa zıpladım. O da hızlıca yanıma gelmişti.

"Yah! Bırak beni! Haha!"

Kahkalarım odada yankılanırken beni kucağına alıp döndürmüştü.

"Demek kaçıyorsun benden hm?"

"Hm hm, kaçıyorum senden yakala beni."

"Öyle mi?"

"Öyle."

Beni yatağa yatırıp üzerime çıkmıştı.

"Oyun oynamak istiyorsan oynarız."

Diyerek tikim olduğunu bildiği yerden beni gıdıklamaya başlamıştı.

"Ah! Hyunjin haha! Bırak tamam!"

Yatakta gülmekten kıvranırken o ise bana acımayıp daha fazla gıdıklıyordu.

"Ne kadar yaramaz oldun sen böyle?"

Zar zor ondan kaçmayı başarmıştım. Oda da birbirimizi kovalamaya başlamıştık. 21 yaşında olsam da bir çocuk gibi gülüp kaçıyordum ondan.

"Ya iyi de! Senin boyun benden uzun olduğu için bacaklarında uzun!"

"Ne olmuş uzunsam?"

"Senin bir adımın benim on adımım! Haksızlık!"

Money Daddy/HyunLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin