My Omega

Bölüm 20

Kurdum sakinleşmişti. Içimdeki ses biraz olsun kesildiğinde daha huzurluydum Louis'in yaptığı asla yenilir yutulur şeyler değildi.

Ona canımı emanet edecek kadar güvenirken onun bana azıcık bile güvenmemesi ironiydi. Ki canımı emanet etseydim de çok sahip çıkacak gibi davranmıyordu bu da işin ayrı bir ironisiydi herhalde.

Kurt formundan insan formuna geçip biraz da insan yanımın sakinleşmesini bekledim.

Bir süre daha oturdum daha fazla oturursam birilerinin gelme olasılığı vardı ve ben birinin karşısına çırılçıplak çıkmak istemiyordum.

Ağaçların arasından kimseye görünmeden koşarak eve gittim sanırım ilk defa sürüden uzak bir evim var diye seviniyordum.

Eve girip hızla kısa bir duş aldım altıma boxer geçirip yatağa atladım böyle uyumayı seviyordum ve uzun zamandır ne böyle uyumak ne de sakin bir gece geçirmek yaşadıklarım arasında yoktu.

Mark istediği kadar kazandığını düşünebilirdi ama bu olayı aydınlatmadan bana durmak yoktu.

Louis de evinde olduğuna göre bu gün rahat bir uyku çekebilirdim.

"Harry?"

Ahh mükemmel beyin gücüyle benimle konuşmak çok mantıklı nereye gidersem gideyim ruh eşim değişmediği sürece Louis'in kelimeleri beynimde yankılanacaktı.

"Uyanık olduğunu biliyorum benimle konuşur musun?"

"Bilemezsin."

"Evet bilemezdim ama şimdi cevap verdiğine göre uyanıksın."

"Heyy!"

"Senin gibi davrandım gördün mü ne kadar gıcıksın?"

"Bana tatlılık yapma Lou."

"Haklısın ben o an mantıklı düşünemedim seni dinlemem gerekiyordu özür dilerim. Eğer anlatmak istersen dinlerim."

Sesi her ne kadar kırgın gelse de şu an ona böylesine büyük bir şeyi söyleyerek ona kötülükten başka hiçbir şey yapmazdım.

"Hayır şuan anlatmayacağım sadece şunu bil beni üzdüğüne pişman olacaksın."

"Pişmanım zaten Harry onun için senden özür diliyorum ya."

"Yaa Louis seni yemem gerek ama sana tirip de atmalıyım. "

"Uff bu kadar çabuk da affetmeseydin az süründürürsün diye düşünmüştüm."

Onun da benim gibi modu değişmişti her ne yaşarsak yaşayalım onun buruk sesine asla dayanamıyordum ve şu an bu sorun çözülmüştü.

"Ben kimim ki seni süründüreyim vitam! Ayrıca yarın gelip bu konuyu halledeceğim tamam mı? "

"Tamam o zaman iyi geceler sana. "

"Sana da güzel rüyalar gör."

"Hayret rüyanda bizi gör demedin."