My Omega

Bölüm 25

Louis:

"Okulda olan olayı duydunuz mu?"

Leo'nun arkadaşı dedikodu olduğuna aşırı emin olduğum bir heyecanla yanımıza gelmişti.

"Bak Lola şuan Louis'leyim sonra anlatmaya ne dersin?"

"Olmaz! Bu çok tuhaftı. Biz kantinden çıkıp erkek lavabosundan tarafa doğru yürüyorduk. Baktık orda kalabalık var. Hiç durmadan koştum oraya malum dedikodu beklemez."

Istemememize rağmen anlatmasını geçtim o olayı yeniden yaşıyor gibi davranması daha tuhaftı. Tatlı bir kızdı ama kesinlikle çok konuşuyordu.

"Bir çocuk içerde kriz geçiriyordu ve kapıyı üstüne kilitlemişti sesi çok kötü geliyordu sanki ruhu çıkıyor gibiydi."

"Burda abarttın sanki?"

"Hayır Louis ciddiyim. Orda olan çoğu kişi çok korkmuştu. Sonra arkadaşı onunla konuşmaya çalıştı bayağı bir süre onu duymadı ama duyduğunda kapıyı açtı. Açtığında çok kötü durumdaydı. Kıpkırmızı olmuş ayakta duramıyor ve ne yaşadığını anlamıyor gibiydi."

"Neden kriz geçirmiş peki?"

"Bilmem."

Leo'nun merak ettiği şeydense benim merak ettiğim şeyin daha önemli olduğunu düşünüyordum bu yüzden bir soru da ben sordum.

"Kim olduğunu öğrenebildin mi bari?"

"Ah evet sizin bölümden bir çocuk adı Harry'miş Harry Styles."

Ne? Iyi de neden? Benim yüzümden olmamıştır. Yani değil mi?

"Çocuk çok yakışıklıydı ama işte kad-"

Daha fazla Lola'nın anladıklarını dinleyemedim onlar konuşurken ayaklanıp hızla okula girdim arkamdan bağırmalarına kulak asmadım.

Okulun her bir köşesini dolaşsam da onları bulamadım. Içimdeki ses beni bırakmıyor aksine ateşe atıyordu.

Okulda olmadıklarını anladığımda bende okulda daha fazla duramadım hızlı adımlarla kendimi eve attım.

Annemin sorularını duymazdan gelip kendimi odaya kapattım. Harry'i istemiyordum bunu kalbini kırmadan söylemeye çalışmıştım ama asla kabul etmiyordu.

Artık onunla uğraşmak istemiyordum. Benim duygularımı önemsemeyen birsinin duygularını ben de önemsememeliydim ama şuan durum bundan çok uzaktı.

Odanın bana dar geldiğini anladığımda en iyisinin Harry'le konuşmak ve bunu kökten bitirmek olduğunu anlamıştım.

Anneme görünmeden koşarak evden çıktım. Harry'nin Liam'larda kaldığını biliyordum. Önce oraya gidip baksam iyi olur diye düşünerek adımlarımı oraya attım.

Kapının önünde durduğumda işlerin düşündüğümden zor olacağını anlamıştım. Yine de burdan geri dönemezdim. Bir kez daha düşünmeden kapıyı çaldım.