30. Bölüm [Düello] 2. Kısım

1.5K 210 11
                                    

Hagmar, ördüğü büyüyü çaresizce bozarken bakışlarıyla son bir kez yalvardı Aris'e. Eğer karşılık vermezse daha çok hırpalanacaktı.

Izavo, bedenini tekrar hareket ettirebilmenin verdiği rahatlamayla derin bir nefes alırken büyücüye sert bir bakış atmayı da ihmal etmedi. Hemen sonra dikkatini ayağa henüz kalkmış olan Aris'e verdi. Kralın emriyle yeni bir hamle yapmaya yelteniyordu ki Aris etrafını mavi bir ışıkla saran kalkan büyüsü ördü. Kalkan büyülerinin ne denli güçlü oldukları etrafa yaydıkları renge göre belli olurdu. Buz Kalkanı olarak da bilinen Aris'in ördüğü mavi renkli kalkan bunun basit düzeyde bir kalkan olduğunu gösteriyordu. Kadim Lisan'a hakim olan birinin karşısında kolayca bozulabilirdi ancak Izavo'nun Kadim Lisan'dan anladığı yoktu. O, yumrukların ve bıçakların lisanını konuşuyordu. Bu yüzden Aris'in ördüğü kalkan, enerjisi tükenmediği sürece Izavo karşısında yeterliydi.

Kral Aldhamir, Aris'in yeteneklerini ilk kez sergilemesine gözle görülür bir ilgi gösterirken Izavo da kalkanı delip geçmeye ve Aris'e ulaşmaya çalıştı ancak başaramadı. Savurduğu yumruklar adeta görünmez bir duvara çarpmıştı. Canı yanmamıştı çünkü Aris'in ördüğü kalkan büyüsü yalnızca kişiyi dış tehditlere karşı koruyan bir örüydü. Yeşim Kalkanı olarak da bilinen yeşil renkli kalkan büyüsü, Aris'in ördüğünün daha güçlü haliydi ve o da yalnızca kişinin kendisini koruyan türde bir kalkandı. Guilamor, Aris'i Baş Büyücü Averon'dan korumaya çalışırken Yeşim Kalkanı örmüştü çünkü Baş Büyücü Averon'a zarar vermek değil, yalnızca Aris'i korumak istemişti.

Kırmızı, altın sarısı ve beyaz kalkan büyüleri ise en güçlü olanlardı ve hem kişiyi dışarıdaki tehdide karşı koruyor hem de kalkana zarar vermeye çalışan olursa fiziksel olarak acı çekiyordu. Beyaz kalkan büyüsü, Işık Kalkan'ı olarak da bilinirdi ve tüm kalkan büyüleri içerisinde en güçlü olandı. Öyle ki, kalkanı delip geçmeye çalışan olursa yanıp küle dönebilirdi. Ne var ki Işık Kalkanı oluşturmak çok büyük bir güç ve enerji istiyordu. Bu yüzden şimdiye dek büyücüler yalnızca Güneş Kalkanı olarak da bilinen sarı renkli kalkan büyüsüne kadar çıkabilmişlerdi.

Izavo ilk defa bir kalkan büyüsü gördüğünden kalkanı yırtabileceği düşüncesiyle yerdeki bıçaklarına uzandı ve pozisyon alıp saldırdı. Hamlesi her ne kadar kusursuz olsa da kalkan karşısında etkisiz kaldı. Ne var ki Aris, çektiği fiziksel ve zihinsel açıdan dolayı enerjisini kontrollü harcayamıyordu ve kalkan büyüsü gittikçe zayıflıyordu. Böyle giderse dağılıp yok olacaktı. Nitekim öyle de oldu. Kısa süre sonra Aris'in enerjisi tükendi ve kalkan büyüsü dağıldı. Izavo kalkanın dağıldığını görünce zafer kazanmış bir edayla gülümseyip Aris'in üzerine atak yaptı ve Aris tam zamanında dönerek bu hamleden kıl payı kurtuldu.

Aris, Izavo'nun artık kendisini daha ciddiye aldığını fark edince kendisini korumak için büyü kullanmaya devam etmesi gerektiğinden emin oldu. Tüm gücünü toplayıp zihnini odakladı ve tıpkı ustasının öğrettiği gibi ateşi hissetmeye çalıştı. Zihninde ve bedeninde. Ateş gibi güçlü ve baskın bir elementi tasavvur etmek kolaydı. Aris'in kontrol edebildiği ilk elementti ateş. Ateşin Izavo'nun bıçağı tutan ellerini cayır cayır yaktığını düşündü. Bunu zihninde tasavvur etti ve tüm benliğiyle ateşi çağırdı. Hemen sonra, Izavo hiç ummadığı bir acıyla yüzünü buruşturup bıçakları yere fırlattı. Elleri yanmıştı.

Aris'in aklı kendi bileğindeki yanığa gitti. Kendi büyüsü Gölge'ninki kadar tesirli olmamıştı. Izavo'nun ellerinde oluşan yanıklar Aris'inkine göre çok daha hafifti ancak yine de acı veriyordu.

Kral Aldhamir, en güçlü savaşçısının bıçaklarını yere atmasına ve yüzünü acıyla buruşturmasına neden olduğu için Aris'in yeteneğinden etkilenmişti. Yine de Kral Aldhamir doyumsuzluğun sınırında bir adamdı ve daha fazlasını görmek istiyordu. Mahurra'nın Torgen'e yıkım getireceğini söylediği bu çocuğun yaşamasına izin verecekse onu kullanabileceğinden emin olmalıydı.

BİR ZAMANLARIN KRALLIĞI: Bereket ÇağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin