12. Bölüm

12.8K 704 91
                                    

Hoş geldiniz kuzular,

Aslında bölümü dün yayınlayacaktın ama yine elimde olmaya sebeplerden dolayı maalesef bitiremediğim için yayınlayamadım. Bu yüzden hepinizin özür diliyorum gözünüzde sözünü tutmayan yazar konumuna düşmek istemiyorum dediğim gibi zorunlu durumlar oldukça sözümü tutamıyorum maalesef onun dışında sözümü mutlaka tutarım.

Bu bölüm oy sınırı 230 arkadaşlar. Tekrar söylüyorum oy sınırları sadece bölümü daha erken yayınlamanı sağlıyor. Eğer oy sınırını geçerseniz hemen yazıp bölüm atıyorum yani bir iki gün aksatma olur belki o da işim olursa. Ama oy sınırı geçmezse birazcık geç atıyorum yani kendi işlerimi bitirip öyle yazıyorum.

Keyifli okumalar. 🌸

●●●

Kendini zorla dışarıya atan adam sabır çekerek evden uzaklaşmak için hızla yürümeye başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kendini zorla dışarıya atan adam sabır çekerek evden uzaklaşmak için hızla yürümeye başladı. Uzak durmak istedikçe Asya'ya yakın olmak zaten bir kapan gibiyken kadın ona yaklaştıkça kapan kilitleniyor ve kendine kaçacak yer bulamıyordu. Hızla atan kalbini, etkilenen bedenini sakinleştirmek için derin derin nefesler alan adam biraz daha ilerleyip üzerindeki kıyafetleri bir çırpıda çıkarıp kendini nehrin suyuna attı.

Biraz yüzüp biraz çevreyi dolaştıktan sonra istemsizce aklına Asya geldi. Hiç çıktığı yoktu ama şimdi bir de merak etmişti. Nasıl hissetmişti karısı? Üzülmüş müydü? Gerçi o üzülünce bile gülüyordu ama yeşil gözleri soruyordu üzgünken. Çok kimse görmüyordu bunu ama o görmüştü. Eli saçlarına giderken düşüncelerle geldiği eve doğru baktı. "Allah'ım sabır ver." Diyerek içeri girdi. Mutfağı geçip kendi yattığı odaya girince Asya'nın kendisini fark etmeden pencereden baktığını görünce geri gitmek için arkasını döndü. Şimdi içinden ona sarılıp tüm derdini unutturmak onu güldürmek isterdi ama gel gör ki bırak güldürmeyi kadının hüznünün sebebi bile kendisiydi.

"Ablamlar bu akşam gidecekler. Beni köye götürür müsün? Ablamların evinde kalırız olmaz mı? Vallahi dışarı çıkmayacağını kimseyi görmem de."

Sessizce dinleyen Cemal ardını dönmedi. "Hazırlan gidelim." Diyen kocasıyla mutluluktan içi kıpır kıpır olan kadın kocasının gidip gitmediğini bakmadan uyuduğu odaya koşup çıkardığı kıyafetlerini bohçaya yerleştirdi. Ardından yerde duran gelinliği baktı. Kiralamışlardı bu gelinliği bu yüzden özenle katlayıp babasının üzerine koymuş iki eliyle bohçasını tutup dışarıya çıkmıştı. Atı at arabasına bağlayan Cemal'i yanından geçip bohçasını at arabasına yerleştiren kız bir güzel kurulup bağdaş kurarak oturmuştu.

Ona yan yan bakan Cemal ise atın açılmayacağından emin oldu. "Bu kadar gitmeye meraklıysan babanın evine götüreyim temelli kurtul."

Adamın söylediğiyle canı sıkılan kızın kaşları çatılmak için zorlansada gülümseyen kız bunu saklayabilmişti. "Çok geç artık kocam bu saatten sonra beni dul bırakamazsın. He oldu da bıraktın kapına sivri taşla dayanırım haberin olsun."

Gönül YangınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin